Güncelleme Tarihi:
GAZİOSMANPAŞA Asliye Ceza Mahkemesi’ne sunulan iddianameye göre olay geçen 25 Nisan’da yaşandı. Fatma Funda Esenç, Bodrum uçağına binmek üzere İstanbul Havalimanı’na geldi. Uçağın bir saat kadar rötar yapması nedeni ile Esenç ile Çelebi Yer Hizmetleri AŞ çalışanı Tuğçe Selvi arasında tartışma yaşandı. Esenç’in, Selvi’ye yönelik sözleri tartışmalara neden olurken konu yargıya taşındı.
Şikâyetçi olduğunu belirten Selvi, yaşanan olaya ilişkin verdiği ifadede şunları söyledi: “Uçağın kalkış saati ile ilgili bilgi vermek üzere yolcuların yanına gittim. Şüpheli bana yönelik ‘Etek giymekle bu işler olmuyor. Uçağa gittiğinde ne yaptığın belli değil. Hala orada, hiçbir şey olmamış gibi bekliyorsunuz. Sizin kazandığınız para haram para. Bunların hepsi çoluğunuzdan çocuğunuzdan çıksın. Koca k…ı büyüteceğine birazcık aklını çalıştır. Bir saat bekledim burada düzgün konuşmayacağım.” Selvi ifadesinin devamında Esenç’in kendisine “Hop-hop temas yok, ben Çingenelerle temas etmiyorum. Sokak süprüntüsü” dediğini anlattı.
TEKME- TOKAT SAVURDU
Esenç ise ifadesinde, yakın bir akrabasının acil ameliyatı nedeni ile Bodrum’a gitmeyi planladığını belirterek “Yolcu alımına başlanmaması üzerine meraklandım ve görevlilere duruma ilişkin soru sordum. Soru yönelttiğim her iki yer görevlisi de alaycı bir üslupla ‘bekleyeceksin, bilmiyoruz bilgi verilmedi’ gibi ifadelerle geçiştirmeye çalıştı. Özellikle müştekinin (Tuğçe Selvi) üslubu nedeni ile kendime hakim olamadım. Müştekiye, görevini yapması gerektiğini nahoş kelimelerle hatırlatmak zorunda kaldım. Benim bu sözlerim üzerine, müşteki bana ‘Seni mahvederim. Ne biçim kadınsın. Sen ne terbiyesiz kadınsın’ dedi ve tartaklamak amacı ile üzerime yürüdü. Tokat ve tekmeler savurdu. Araya giren diğer yolcular bu duruma engel oldu. Uçağın gecikmesi, müştekinin alaycı tavrı ve stres altında olmamdan dolayı nahoş sözcükler kullandım” dedi.
CEZA EVİNDEN MÜDAHİL OLDU
Olaya ilişkin soruşturma devam ederken, İzmir ve Kütahya’da da Esenç hakkında şikâyet başvuruları yapıldı. İzmir’de bulunan Temel Hak ve Adil Fırsatlar İzleme Derneği ile Kütahya Tavşanlı’da ceza evinde bulunan Rüstem Demirci’nin (48) başvuruları da Gaziosmanpaşa Cumhuriyet Başsavcılığı’nın soruşturması ile birleştirildi. Demirci dilekçesinde şu ifadelere yer verdi: “Şüphelinin sarf ettiği ‘Çingenelere temas etmiyorum’ cümlesi ile, bir Roman vatandaş olarak, gururum incindi. Kendimi dışlanmış ve aşağılanmış hissettim.” Bu başvuru üzerine Selvi’nin yanı sıra Demirci’nin ismi de iddianamede şikâyetçi olarak yer aldı.
ÇİNGENELER’İN ONURUNU KIRDI
Savcılık iddianamesinde Esenç’in “… O koca k...ı büyütene kadar biraz aklını çalıştır. Sokak süprüntüsü” sözleri ile hakaret suçu işlediğine işaret edildi. İddianamede, Esenç’in “Hop-hop temas yok, ben Çingenelerle temas etmiyorum” sözleri ile de “Halkı kin ve düşmanlığa tahrik veya aşağılama” suçunu işlediği kaydedildi. İddianamenin devamında “Çingenelerle temas etmiyorum cümlesi ile Çingenelerin temas edilmeyen insanlar oldukları benzetmesi yaptı. Bu cümle Çingene toplumunun onurunu kıracak nitelikte” denildi. Mahkemenin kabul ettiği iddianameye göre Esenç için istenen hapis cezası 9 ay 15 günden 3 yıl 4 ay arasında değişiyor. Davanın ilk duruşması önümüzdeki Ekim ayında görülecek.
SÜRECİ TAKİP EDECEĞİZ
Av. Görkem Gökçe açılan davaya ilişkin yaptığı açıklamada “Olaydan sonra müvekkilimizle birlikte kolluk makamlarına başvurarak ifademizi vermiş ve şikayette bulunmuştuk. Gelinen aşamada soruşturma süreci tamamlandı ve tam olarak bizim şikâyette bulunduğumuz alenen hakaret suçundan sanık hakkında dava açıldı. Bunun dışında dosyamıza bir başka dosya daha birleşmiş bulunmakta. Soruşturma aşamasında Roman asıllı bir vatandaşımız da olay sırasında sanıkça dile getirilen birtakım ifadeler dolayısıyla gururunun incindiği ve aşağılandığını belirterek şikayette bulunmuş. Bu şikayet üzerine halkın bir kesimini din mezhep cinsiyet bölge farklılığına dayanarak aşağılama suçu dolayısıyla da sanık hakkında dava açıldı. Ekimde olan duruşmaya bizzat katılım sağlayacak ve süreci titizlikle takip edeceğiz” dedi.