Güncelleme Tarihi:
TBMM Başkanı Şentop, katıldığı televizyon programında infaz düzenlemesine yönelik eleştirilere ilişkin soruya cevap verdi. Hukuki düzenlemelerin hukuki ve siyasi olmak üzere iki boyutunun bulunduğunu söyleyen Şentop, "Siyasi boyutuyla şunu kastediyorum. Bütün hukuki düzenlemeler esasen bir takım hukuk politikalarına dayanmaktadır. Ceza hukukuyla ilgili düzenlemeler de ceza ile ilgili politikalara dayanmaktadır. Siyasi bir tercihtir sonuç itibarıyla. İnfazla ilgili yapılacak düzenlemeler, birçok akademisyen, hukukçu arkadaşlarımızın da söylediği gibi onların söyledikleri de birbiriyle tamamen çakışan hususlar da değil, onlar arasında da görüş farklılıkları var. 'Şöyle olsaydı iyi olurdu' diğeri, 'Böyle olsaydı iyi olurdu' diyor. Bunun hukuken bir boyutu var. O hukuki çerçeveye riayet edilerek yapılmalı ama onun dışında, 'Kimler dahil olmalıdır bu infazla ilgili indirimlere, kimler dahil olmamalıdır' bu sonuçta siyasi tercihtir. Siyasetin bir tercihi, parti tercihi anlamında söylemiyorum. Türkiye'nin bugünkü şartları içinde yapılmış olan bir tercihtir. Bir bakış açısına dayanmaktadır elbette. Başka açılardan bakarsanız o zaman farklı sonuçlara varabilirsiniz” dedi.
‘HUKUKİ TEMEL ÖNEMLİ’
Türkiye’nin bugün kendi sınırları içinde terör örgütü PKK’ya ve dışarıda uzantılarına karşı mücadele sürdürdüğünü kaydeden Meclis Başkanı Şentop, DHKP-C ve FETÖ ile de mücadelenin sürdüğünü belirterek, şunları kaydetti:
“Bu şartlar altında Türkiye’nin terör örgütleriyle yürütülen mücadeleyi akamete uğratacak veya zayıflatacak veya esnetecek bir takım adımlar atmasını, adımlar atılmasına yol açacak tercihlerde bulunmasını ben de şahsen doğru bulmuyorum. Bu bakımdan Anayasal düzene suçlar bağlamında ifade edilen suçlarla ilgi düzenleme içinde bir hükme yer verilmemesi, bunun istisna tutulması önemlidir. Bu tartışmalar faydalıdır, verimlidir mutlaka yapılmalıdır. Ama bu bir matematik değildir, 'iki kere iki dörttür' diyerek gerek hukuki metin olarak mutabık kalacağı, ‘kimler girecek’, ‘kimler dışında kalacak’ diye mutabık kalacağı bir durum söz konusu değildir. Sonuç itibarıyla hukuki temel önemlidir. Bununla ilgili sorun var mı, yok mu; buna bakmak lazım. Ama sonuçta kararı parlamento, bir tercih olarak ortaya koymaktadır. Tartışmaları verimli buluyorum, ama Meclis'imizin vermiş olduğu bir karar var, bu kararı da isabetli buluyorum.”