Tarikat vakfı devleti dolandırdı
Güncelleme Tarihi:
Gülden AYDIN
Oluşturulma Tarihi: Temmuz 31, 2001 01:34
Darende İlahiyat Fakültesi, önce 2001 ÖSS kılavuzundan çıkarıldı, ardından YÖK’ün hazırladığı bir rapora dayanılarak kapatıldı. Raporda, fakültenin Nakşibendi tarikatının elinde olduğu, tarikatın vakfı aracılığıyla bağış toplandığı, bağışların fakülte yerine vakfa aktarıldığı belirtiliyordu.
Darende'ye gidip raporda yer alan bilgileri araştırdık. Darende halkı, bu bilgilerin hiçbirine itiraz etmedi. Ancak kendileriyle ilgili raporda iddia edilen ‘‘Başı açık gezen kadınlara kötü gözle bakılıyor. İlçeye dinci gazetelerin dışında hiçbir gazete sokulmuyor’’ ibarelerine isyan ediyor. İşte Darende'de fakülte kapattıran tarikat vakfı gerçeği.
12 bin nüfuslu ve şehir merkezine 120 kilometre uzaklıktaki Darende, ilk fakülteli ilçe. Fakülte, 1993 yılında DYP-SHP koalisyonu döneminde açıldı. ‘‘Ben Darende milletvekiliyim’’ diyen Turgut Özal Cumhurbaşkanı, Süleyman Demirel Başbakan, Köksal Toptan da Milli Eğitim Bakanı'ydı. Bu torpilli ilçeye fakülte açılacaktı açılmasına ama çok temel bir sorun vardı: Fakülte binası yoktu! İnönü Üniversitesi Rektörü Prof. Mehmet Yücesoy, YÖK Başkanlığı'na 17 Şubat 1993 tarih ve 02/296/520-940 sayılı bir yazı göndererek fakültenin açılmasını sağladı. Prof. Yücesoy, gönderdiği yazıda ‘‘Eğitim-öğretim amacı ile 5 katlı üç bloklu bina, lojman ve Dekanlık binası olarak 3 katlı binalar üniversitemize devredilmiştir. (Bağış)’’ diyordu. Bu garanti yazısından sonra fakülte öğretim yılına başladı ve 2001 öğretim yılı sonunda kapatılmasına kadar gelişen olayların da başlangıcı oldu. Yücesoy'un ‘‘Bağış’’ aldığı fakülte binaları, Nakşi tarikatının vakfı olan ‘‘Es-Seyyid Osman Hulusi Efendi Vakfı’’na aitti, üstelik binalar Yücesoy'un söylediği gibi ne bağışlanmıştı ne de devredilmişti. Ama tarikat şeyhinin yeğeni Tacettin Ateş'i Fakülte Genel Sekreteri yapmıştı.
BAĞIŞ FALAN YOK
Es-Seyyid Osman Hulusi Efendi Vakfı Genel Müdürü ve şeyhin damadı İsmail Palakoğlu, bir bağışın sözkonusu olmadığını söylüyor. ‘‘21 Eylül 1992'de yapılan protokolle YÖK adına İnönü Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mehmet Yücesoy binaları teslim almış. Teslim eden de vakfımızın Başkanı Hamid Hamidettin Ateş. Protokol, şartlı bir tahdit. Kesinlikle bir bağış ifademiz olmadı. İnönü Üniversitesi'ne bağlı İlahiyat Fakültesi binası olarak kullanılması şartı var. Hatta başka bir eğitim kurumu için dahi kullanılamaz ibaresi var. Bu çerçevede bina teslim edildi, öğretim başladı’’ diyor.
Nakşi tarikatının belediyenin arazilerini 10 yıllığına kiralayıp yaptırdığı ve üniversitenin kullandığı binalar, iki hafta önce boşaltıldı. Binaların gelecekte ne olacağı meçhul. İnönü Üniversitesi, yasal yollara başvurarak binaların üniversiteye teslim edilmesini isteyecek. Şimdiki Rektör Prof. Dr. Fatih Hilmioğlu, ‘‘Bu binalar devredilmediği sürece, üniversitemizin Darende'de bir eğitim biriminin olması mümkün değildir. Bu şekilde bir eğitim kurumundan yoksun olmak hem Darende'de eğitim hayatını sekteye uğratacak hem de Darende yıllık 400-500 milyar lira civarında bir iktisadi katkıdan mahrum olacaktır’’ diyor.
Vakıf Genel Müdürü Palakoğlu ise konuyla ilgili olarak şunları söylüyor: ‘‘Gelen öğrenciler ve personel mağdur olmasın diye her türlü gayreti gösterdik. Belediyenin tahsis ettiği arsa üzerine yurt ve 44 daireli blok yaptık. Devletin bundan 9 yıl sonra vazgeçmesi bizim bileceğimiz bir şey değil. Bizim zorumuzla binalarımızı almadılar ki. Şeyh Hulusi Efendimiz'in yeğeni bizzat dönemin rektörü tarafından fakülte genel sekreteri yapıldı.’’
DEKANLIK MARKET OLDU
İnönü Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Fatih Hilmioğlu, vakfın ‘‘Fakülteye bina yaptıracağız’’ vaadiyle Darendeliler'den, Malatyalılar'dan bugüne kadar tahmini 3-5 trilyon bağış topladığını, yaptırılan binaların da üniversiteye devredilmediğini söylüyor. Rektörün iddasını destekleyen bir belge de Türkiye İş Bankası İnşaat ve Emlak Müdürlüğü'nde. 1992 yılında İş Bankası Darende şubesi kapanıyor. ‘‘Bodrum, zemin, galeri ve iki normal kattan oluşan bina’’ satışa çıkarılıyor. ‘‘İlahiyat Fakültesi'ne Dekanlık hizmet binası ihtiyacı olarak’’ Seyit Osman Hulusi Efendi Vakfı, 910 milyonluk alım teklifinde bulunuyor. 4 Ocak 1993'te en yüksek teklifi veren vakfa satış kararı alınıyor. Ancak ne hikmetse dekanlık için diye alınan bina, başka bir şekilde kullanılıyor: Somuncu Baba Süpermarketi!
İnönü Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Fatih Hilmioğlu
Dönemin rektörü YÖK’ü yanılttı
Darende İlahiyat Fakültesi, 11.7.1992 tarih 21281 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren ve 2809 sayılı kanunun 30. maddesinde değişiklik yapan 3837 sayılı kanunla kurulmuştur. Kuruluş aşamasında bina eksikliği ortaya çıkmış, Es-Seyyid Osman Hulusi Efendi Vakfı, Darendeli veya diğer Malatyalılar'dan ‘‘İlahiyat Fakültesi'ne eğitim binası, öğretim üyelerine lojman, dekanlık binası ve öğrencilere yurt yapıyoruz’’ diye para toplamışlardır. 17 Şubat 1993 tarihinde zamanın rektörü Mehmet Yücesoy imzasıyla YÖK Başkanlığı'na yazılan yazıda bu binaların üniversitemize bağışlandığı bildirmiştir. Rektör YÖK'ü yanıltmıştır.
Bu vakfın kurucusu Osman Hulusi Efendi adındaki şahıs sağlığında eğitim kurumları için gerçekten önemli yardımlarda bulunmuş, birçok okul yaptırmış ve devlete devretmiştir. Tabii ki bu şahıs bu okulları yaptırırken hem kendi imkanlarını hem de vatandaşların imkanlarını kullanmıştır. Kendisinden sonra bu vakfın başına geçenler ilahiyat fakültesine çeşitli binalar yaptırmak amacıyla halktan para toplamışlardır. Ancak bu binaları üniversitemize devretmemişlerdir, kendi zimmetlerinde kalmıştır. Zaten dini yönden genel olarak duyarlı olan toplumumuzun bu duyguları istismar edilerek iktisadi rant sağlanmıştır. Bunun son yıllarda halk arasında hortumlama diye bilinen olaylardan da hiçbir farkı yoktur. Binalar üniversitemizindir ve derhal devredilecektir. Bizim adımıza para toplanıp kendilerine yakın buldukları öğretim elemanlarına lojmanı kiraya vermişlerdir. Benim adıma para toplayıp lojman yapıyorsun, sonra da öğretim üyelerimden para alıyorsun. Darende'yi kutsal Kum kenti haline getirmek istiyorlar.
12 bin nüfuslu ve şehir merkezine 120 kilometre uzaklıktaki Darende, ilk fakülteli ilçe. Fakülte, 1993 yılında DYP-SHP koalisyonu döneminde açıldı. ‘‘Ben Darende milletvekiliyim’’ diyen Turgut Özal Cumhurbaşkanı, Süleyman Demirel Başbakan, Köksal Toptan da Milli Eğitim Bakanı'ydı. Bu torpilli ilçeye fakülte açılacaktı açılmasına ama çok temel bir sorun vardı: Fakülte binası yoktu! İnönü Üniversitesi Rektörü Prof. Mehmet Yücesoy, YÖK Başkanlığı'na 17 Şubat 1993 tarih ve 02/296/520-940 sayılı bir yazı göndererek fakültenin açılmasını sağladı. Prof. Yücesoy, gönderdiği yazıda ‘‘Eğitim-öğretim amacı ile 5 katlı üç bloklu bina, lojman ve Dekanlık binası olarak 3 katlı binalar üniversitemize devredilmiştir. (Bağış)’’ diyordu. Bu garanti yazısından sonra fakülte öğretim yılına başladı ve 2001 öğretim yılı sonunda kapatılmasına kadar gelişen olayların da başlangıcı oldu. Yücesoy'un ‘‘Bağış’’ aldığı fakülte binaları, Nakşi tarikatının vakfı olan ‘‘Es-Seyyid Osman Hulusi Efendi Vakfı’’na aitti, üstelik binalar Yücesoy'un söylediği gibi ne bağışlanmıştı ne de devredilmişti. Ama tarikat şeyhinin yeğeni Tacettin Ateş'i Fakülte Genel Sekreteri yapmıştı.
BAĞIŞ FALAN YOK
Es-Seyyid Osman Hulusi Efendi Vakfı Genel Müdürü ve şeyhin damadı İsmail Palakoğlu, bir bağışın sözkonusu olmadığını söylüyor. ‘‘21 Eylül 1992'de yapılan protokolle YÖK adına İnönü Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mehmet Yücesoy binaları teslim almış. Teslim eden de vakfımızın Başkanı Hamid Hamidettin Ateş. Protokol, şartlı bir tahdit. Kesinlikle bir bağış ifademiz olmadı. İnönü Üniversitesi'ne bağlı İlahiyat Fakültesi binası olarak kullanılması şartı var. Hatta başka bir eğitim kurumu için dahi kullanılamaz ibaresi var. Bu çerçevede bina teslim edildi, öğretim başladı’’ diyor.
Nakşi tarikatının belediyenin arazilerini 10 yıllığına kiralayıp yaptırdığı ve üniversitenin kullandığı binalar, iki hafta önce boşaltıldı. Binaların gelecekte ne olacağı meçhul. İnönü Üniversitesi, yasal yollara başvurarak binaların üniversiteye teslim edilmesini isteyecek. Şimdiki Rektör Prof. Dr. Fatih Hilmioğlu, ‘‘Bu binalar devredilmediği sürece, üniversitemizin Darende'de bir eğitim biriminin olması mümkün değildir. Bu şekilde bir eğitim kurumundan yoksun olmak hem Darende'de eğitim hayatını sekteye uğratacak hem de Darende yıllık 400-500 milyar lira civarında bir iktisadi katkıdan mahrum olacaktır’’ diyor.
Vakıf Genel Müdürü Palakoğlu ise konuyla ilgili olarak şunları söylüyor: ‘‘Gelen öğrenciler ve personel mağdur olmasın diye her türlü gayreti gösterdik. Belediyenin tahsis ettiği arsa üzerine yurt ve 44 daireli blok yaptık. Devletin bundan 9 yıl sonra vazgeçmesi bizim bileceğimiz bir şey değil. Bizim zorumuzla binalarımızı almadılar ki. Şeyh Hulusi Efendimiz'in yeğeni bizzat dönemin rektörü tarafından fakülte genel sekreteri yapıldı.’’
DEKANLIK MARKET OLDU
İnönü Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Fatih Hilmioğlu, vakfın ‘‘Fakülteye bina yaptıracağız’’ vaadiyle Darendeliler'den, Malatyalılar'dan bugüne kadar tahmini 3-5 trilyon bağış topladığını, yaptırılan binaların da üniversiteye devredilmediğini söylüyor. Rektörün iddasını destekleyen bir belge de Türkiye İş Bankası İnşaat ve Emlak Müdürlüğü'nde. 1992 yılında İş Bankası Darende şubesi kapanıyor. ‘‘Bodrum, zemin, galeri ve iki normal kattan oluşan bina’’ satışa çıkarılıyor. ‘‘İlahiyat Fakültesi'ne Dekanlık hizmet binası ihtiyacı olarak’’ Seyit Osman Hulusi Efendi Vakfı, 910 milyonluk alım teklifinde bulunuyor. 4 Ocak 1993'te en yüksek teklifi veren vakfa satış kararı alınıyor. Ancak ne hikmetse dekanlık için diye alınan bina, başka bir şekilde kullanılıyor: Somuncu Baba Süpermarketi!
İnönü Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Fatih Hilmioğlu
Dönemin rektörü YÖK’ü yanılttı
Darende İlahiyat Fakültesi, 11.7.1992 tarih 21281 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren ve 2809 sayılı kanunun 30. maddesinde değişiklik yapan 3837 sayılı kanunla kurulmuştur. Kuruluş aşamasında bina eksikliği ortaya çıkmış, Es-Seyyid Osman Hulusi Efendi Vakfı, Darendeli veya diğer Malatyalılar'dan ‘‘İlahiyat Fakültesi'ne eğitim binası, öğretim üyelerine lojman, dekanlık binası ve öğrencilere yurt yapıyoruz’’ diye para toplamışlardır. 17 Şubat 1993 tarihinde zamanın rektörü Mehmet Yücesoy imzasıyla YÖK Başkanlığı'na yazılan yazıda bu binaların üniversitemize bağışlandığı bildirmiştir. Rektör YÖK'ü yanıltmıştır.
Bu vakfın kurucusu Osman Hulusi Efendi adındaki şahıs sağlığında eğitim kurumları için gerçekten önemli yardımlarda bulunmuş, birçok okul yaptırmış ve devlete devretmiştir. Tabii ki bu şahıs bu okulları yaptırırken hem kendi imkanlarını hem de vatandaşların imkanlarını kullanmıştır. Kendisinden sonra bu vakfın başına geçenler ilahiyat fakültesine çeşitli binalar yaptırmak amacıyla halktan para toplamışlardır. Ancak bu binaları üniversitemize devretmemişlerdir, kendi zimmetlerinde kalmıştır. Zaten dini yönden genel olarak duyarlı olan toplumumuzun bu duyguları istismar edilerek iktisadi rant sağlanmıştır. Bunun son yıllarda halk arasında hortumlama diye bilinen olaylardan da hiçbir farkı yoktur. Binalar üniversitemizindir ve derhal devredilecektir. Bizim adımıza para toplanıp kendilerine yakın buldukları öğretim elemanlarına lojmanı kiraya vermişlerdir. Benim adıma para toplayıp lojman yapıyorsun, sonra da öğretim üyelerimden para alıyorsun. Darende'yi kutsal Kum kenti haline getirmek istiyorlar.