Güncelleme Tarihi:
CHP yönetiminin, olağanüstü kurultaya kapıları kapatmasının ardından İnce ekibi imza toplamaya başladı. İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu’nun değişim çağrısı ise tartışmayı alevlendirdi. Kılıçdaroğlu ile buluştuğu akşam yemeğinde “Genel başkanlığı bana bırakın” önerisi getiren ve “Ben imza toplamayacağım ama hayır derse, örgüt kendisi çözecektir bu işi” diyen İnce’ye parti yönetimi olumsuz yanıt verdi. Bunun üzerine İnce’yi destekleyen parti delegeleri, olağanüstü kurultayın toplanması ve İnce’nin genel başkan adayı olması için imza toplamaya başladı. İnce’yi destekleyen delegelerin, ‘kurultay delegesi olarak bir an önce olağanüstü kurultayın toplanması ve İnce’nin genel başkan adayı olarak önerildiğine’ ilişkin ıslak imzalı taahhüt topladığı belirtildi. Bu taahütlerin, CHP tüzüğüne göre olağanüstü kurultay toplanması için yeterli olan delege sayısının salt çoğunluğu aşması halinde İnce’ye gönderileceği ve İnce’nin imzaları aldıktan sonra Kılıçdaroğlu’na bir kez daha çekilmesi yönünde çağrı yapacağı ifade edildi. Kılıçdaroğlu’nun bu öneriyi reddetmesi halinde İnce’nin imzaları notere ve Genel Merkez’e sunarak olağanüstü kurultay için düğmeye basacağı kaydedildi. İnce’ye ilk imza Sakarya ve Konya örgütünden geldi.
KOCAOĞLU DEVREDE
Tüm bu tartışmalar sürerken İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Kocaoğlu’ndan ‘değişim’ çağrısı geldi. Kocaoğlu yaptığı açıklamada, “24 Haziran seçimleri, CHP’de acil bir değişimi zorunlu hale getirmiştir. Kamuoyu ve parti tabanının talebi de bu doğrultudadır. Söz konusu değişimin Sayın Genel Başkanımızın öncülüğünde gerçekleşmesi, partimize büyük güç katacaktır” dedi. CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Bülent Tezcan ise örgüt tabanında olağanüstü kurultay yerine yerel seçim hazırlığı yapılması yönünde eğilim olduğunu belirtti. İnce’nin açıklamasına da tepki gösteren Tezcan “Şık değil, siyaseten doğru bir talep de değil. Bunu ben başarılıyım sen başarısızsın diye söylüyorsa, o Sayın Genel Başkan’ın başarısıdır. Bizim yaklaşımımız, bu bir kolektif başarıdır. Kaldı ki yüzde 22 nasıl iktidar olamamışsa yüzde 30 da olamamıştır. Bu sonucun parti iç değerlendirmesini sağlıklı bir ortamda yapacağız. Ama bunu iç iktidar yarışı atmosferinde yaparsanız objektif değerlendirme şansını kaçırırsınız” dedi.