Güncelleme Tarihi:
Milli Savunma Bakanlığınca (MSB), son bir ay içinde yurt içinde ve dışında yürütülen operasyonlarda 80 teröristin etkisiz hale getirildiği, Fetullahçı Terör Örgütü (FETÖ) ile mücadele kapsamında 15 Temmuz 2016'dan bugüne kadar 19 bin 203 personelin Türk Silahlı Kuvvetlerinden (TSK) ihraç edildiği bildirildi.
Milli Savunma Bakanlığı, düzenli olarak yaptığı basın bilgilendirme toplantısına yönelik bir ilki gerçekleştirdi.
Koronavirüsle mücadele tedbirleri kapsamında karargah ve birliklerin ziyaretçi girişlerine kapatılması nedeniyle toplantının görüntüleri, Bakanlık tarafından basın kuruluşlarıyla paylaşıldı.
MSB Basın ve Halkla İlişkiler Müşavirliği Plan, Koordinasyon ve Analiz Şube Müdürü Albay Olcay Denizer tarafından yapılan bilgilendirmede, TSK'nın kutsal vatan topraklarının güvenlik ve bütünlüğü ile 83 milyonun huzur ve güvenliğini her türlü tehdit ve tehlikeye karşı korumaya devam ettiği belirtildi.
Milli Savunma Bakanlığının, koronavirüs (Kovid-19) salgınına yönelik diğer kurumlarla koordineli olarak ciddi ve güçlü tedbirler aldığını ifade eden Denizer, Bakanlık bünyesinde planlama, koordinasyon ve yönetim fonksiyonlarını icra etmek üzere 24 saat esasına göre çalışan "Covid -19 Mücadele Merkezinin (COMMER)" kurulduğunu hatırlattı.
Koronavirüs salgınından özellikle harekat bölgesindekiler başta olmak üzere tüm personelin etkilenmemesi için her türlü tedbirin alındığını bildiren Denizer, şunları söyledi:
"Birlik ve kurumlarımızda sosyal hareketliliğin azaltılmasına ve sosyal mesafenin her kademede mümkün mertebe uzatılmasına gayret gösterilmekte, personelin sağlık durumu ve vücut ısısı yakından takip edilerek koruyucu eldiven/maske ve elbise kullanımı sağlanmakta, yaşam alanları ve araçlar düzenli olarak dezenfekte edilmektedir. Mevcut tedbirlere ilave olarak kronik hastalığı olan ve risk grubundaki personele idari izin verilmiş, kamu hizmetlerini aksatmayacak şekilde, ihtiyacı karşılayacak kadar asgari sayıda personelin bulundurulması esas alınmış, tüm garnizon dışı atama ve görevlendirme faaliyetleri durdurulmuş, yurt dışı geçici görevler ertelenmiş, görev dönüşleri uzatılmış, tüm tatbikatlarla yabancı ülke askeri gemilerinin liman ziyaretleri, tören, konferans, toplantı gibi geniş katılımlı faaliyetler ertelenmiş ya da iptal edilmiş, kabul-toplanma merkezlerinde personel değişiminde temas en alt seviyeye indirilmiştir.
Erbaş ve erlerin birliklere katılma süreçlerinde yapılan sağlık muayenelerinde bir semptom olmasa bile, 14 gün süreyle daha önce katılmış diğer personelle temas sağlamayacak şekilde ayrı bir yerde izole edilerek tedbiren gözetim altına alınması için gerekli tedbirler alınmıştır. Katılış muayenesinde belirti tespit edilenler ise il sağlık müdürlükleriyle koordine edilerek hastaneye sevk edilmekte, durumları takip edilmektedir."
TERHİS İŞLEMLERİ SIRASINDA UYGULANAN ÖNLEMLER
Albay Denizer, koronavirüs salgınına yönelik tedbirler kapsamında yükümlü erbaş/er, yedek subay ve astsubayların terhis işlemlerindeki uygulamalara da değinerek, şöyle konuştu:
"Terhis veya terhis maiyetinde kışlalardan ayrılacağı tarihten 14 gün önce birinci ayrıntılı ayrılış muayenesi yapılmakta, semptom görülmeyenler, diğer yükümlüler ile temas sağlamayacak şekilde son 14 gününü gözlem altında geçirmektedir. Bu sürecin sonunda kışladan ayrılacakları gün ikinci ayrıntılı ayrılış muayeneleri yapılarak semptom görülmemesi halinde kışladan ayrılmalarına izin verilmektedir. Semptom gözlenmeyen tüm yükümlülerin terhis işlemleri yasal ayrılış tarihlerinde gerçekleştirilmektedir. Semptom gözlenenlerin ise il sağlık müdürlükleri ile koordineli olarak 112 vasıtası ile hastaneye sevk edilmesi, sonrasında birlik komutanlıklarınca takibinin yapılması için gerekli düzenlemeler yapılmıştır.
Terhis olan/terhis maiyetinde izne ayrılan yükümlülerin şehirlerarası seyahatleri için mülki amirler ile koordineli olarak gerekli tedbirler alınmaktadır."
Bunların yanı sıra birliklerdeki yemekhanelerde yoğunluğun azaltılması, personel arasındaki temasın asgariye indirilmesi için her türlü tedbirin alındığını, yatma ve ortak kullanım alanlarının seyreltilerek yeniden planlandığını belirten Denizer, personelin kalabalık ortamlarda bulunmaması için gerekli düzenlemelerin yapıldığını, ortak kullanılan yer ve araçların dezenfekte edildiğini söyledi.
KORUYUCU SAĞLIK MALZEMESİ ÜRETİMİ
Hudut birliklerindeki önlemleri de aktaran Denizer, "Suriye harekat bölgelerinde görevli birliklerimizde ilk andan itibaren harekat alanlarına giriş ve çıkışların asgari ordu komutanının müsaadesi ile yapılmasına yönelik düzenleme yapılmış, böylece zorunlu olmadıkça personel ve birlik hareketleri asgari seviyeye indirilmiştir." dedi.
Alınan diğer önlemlere ilişkin de bilgi veren Denizer, salgınla mücadele kapsamında Bakanlığın milli imkan ve kabiliyetleri kullanılarak çeşitli tipte maske, tulum ve hijyenik malzeme üretimine hız kazandırdığını anlattı.
Bu kapsamda Dikimevi Müdürlüklerince haftada 1 milyon maske, 5 bin tulum, İlaç Fabrikası Müdürlüğünce haftada 5 bin litre alkol bazlı dezenfektan, Makina ve Kimya Endüstrisi Kurumunca haftada çeşitli tipte 2,5 milyon maske, 100 bin tulum üretildiği bilgisini veren Denizer, "Üretimin olabildiğince yükseltilerek sadece Silahlı Kuvvetlerimizin değil, aynı zamanda halkımızın ihtiyaçlarının da karşılanması, imkanlar ölçüsünde dost/müttefik ülkelerin taleplerine de yardımcı olunması hedeflenmektedir." diye konuştu.
Bakanlığın tüm teşkilatıyla salgın riskine karşı teyakkuz halinde olduğunu vurgulayan Denizer, "Bu mücadelede temel ilkemiz uygulamakta olduğumuz tedbirlerin, yurt içi ve yurt dışı harekatlarımızı, hudutlarımızın güvenliğini ve Türk Silahlı Kuvvetlerinin diğer faaliyetlerini etkilemeyecek şekilde hayata geçirilmesidir. Salgınla savaşan tüm sağlık personelimize şükranlarımızı sunuyor, vatandaşlarımızın mücadeleye evde kalarak destek olmalarını bekliyoruz." ifadelerini kullandı.
TERÖRLE MÜCADELE
Rusya Federasyonu ile 5 Mart’ta varılan mutabakat kapsamında İdlib'de güvenli koridorda 15 ve 23 Mart tarihlerinde Türk-Rus birleşik kara devriyesinin icra edildiğini anımsatan Denizer, "Hava şartlarının müsait olması durumuna göre üçüncü devriye koordine edilerek icra edilecektir. Ateşkesin uygulanması ve mutabakat ile üzerinde anlaşılan hususlar Rusya Federasyonu ile koordinasyon içinde yakından takip edilmektedir." dedi.
Barış Pınarı bölgesinde son bir ay içinde sızma girişiminde bulunan 43 PKK/YPG’li teröristin komandolar tarafından etkisiz hale getirildiğini belirten Denizer, 22 Ekim 2019 tarihli Soçi mutabakatı kapsamında Rusya Federasyonu ile müşterek devriyelere devam edildiğini, sonuncu devriyenin 2 Nisan'da gerçekleştirildiğini, bugüne kadar toplam 38 devriye yapıldığını bildirdi.
Tel Rıfat bölgesinden Fırat Kalkanı ve Zeytin Dalı harekat alanlarına PKK/YPG'li teröristler tarafından son bir ayda 70’ten fazla taciz/saldırı gerçekleştirildiğini, meşru müdafaa kapsamında misliyle karşılık verildiğini, Fırat Kalkanı Harekat Bölgesi'ne saldırı girişiminde bulunan 16 teröristin de etkisiz hale getirildiğini ifade eden Denizer, şunları kaydetti:
"Terörle mücadele harekatı kapsamında yurt içinde ve sınır ötesinde aralıksız sürdürülen operasyonlarda son bir ay içerisinde 80 terörist etkisiz hale getirilmiştir. Teröristler tarafından kullanıldığı tespit edilen 52 mevzi, sığınak, mağara ve depo tahrip edilerek kullanılamaz hale getirilmiştir. Operasyonlar sırasında 250 kilogramdan fazla amonyum nitrat, 2,5 kilogram C-4 patlayıcı madde, 92 fünye ile 92 EYP yapımında kullanılacağı değerlendirilen LPG tüpü ele geçirilmiş, 22 EYP tespit edilerek imha edilmiştir. Hudut güvenliği, alınan tedbirler artırılarak hudut birliklerimiz tarafından 7 gün 24 saat esasına göre sağlanmaktadır. Hudut birliklerimize yönelik her türlü taciz ve saldırılara meşru müdafaa çerçevesinde tereddütsüz karşılık verilmektedir. PKK/KCK terör örgütünün finans kaynaklarından kaçakçılık ile mücadeleye yönelik hudut hattında alınan tedbirler ve icra edilen operasyonlar neticesinde son bir ayda 20 binden fazla karton sigara ve 256 cep telefonu ele geçirilmiştir.
Ayrıca, hudut hattında yapılan operasyonda 10 piyade tüfeği/makineli tüfek, 1300’den fazla hafif silah mühimmatı, 12 tanksavar silahı, 19 el bombası ve 14 fünye ele geçirilmiştir. Hudut kontrolleri kapsamında etkin tedbirler alınmaya devam edilmektedir."
Denizer, Türk Silahlı Kuvvetlerinin Ege’de, Doğu Akdeniz’de ülkenin ve Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin hak ve menfaatlerini korumaya, Kıbrıs Adası’nda uluslararası garanti ve ittifak antlaşmaları doğrultusunda barış ve güvenliğin teminatı olmaya devam ettiğini dile getirdi.
Denizer, FETÖ ile mücadeleye ilişkin de şunları söyledi:
"FETÖ ile mücadele ilgili kurumlarla koordineli olarak yeni bilgi, belge ve veriler ışığında kararlılıkla sürdürülmektedir. Bu kapsamda yürütülen soruşturmalar neticesinde 15 Temmuz 2016 tarihinden bugüne kadar toplam 19 bin 203 personel Türk Silahlı Kuvvetlerinden ihraç edilmiştir. 5 bin 35 personel hakkında ise adli ve idari süreç devam etmektedir."