Güncelleme Tarihi:
MGK, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan başkanlığında Beştepe’de dün toplandı. 6 saat 10 dakika süren kritik toplantıda Suriye sınırında oluşturulacak güvenli bölge, Fırat’ın doğusuna olası operasyon ve Kuzey Irak’ta yürütülen operasyonlar, S-400’ler, ABD’nin F-35 kararı ile Doğu Akdeniz’deki gelişmeler ele alındı. ABD’nin Suriye Özel Temsilcisi James Jeffrey’nin geçen hafta Ankara’da yaptığı temaslar da konuşulan başlıklar arasındaydı. Toplantıda Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar’ın Fırat’ın doğusuna yönelik olası operasyonun detayları hakkında bir sunum yaptığı da öğrenildi.
TERÖRLE MÜCADELEYE DEVAM
MGK’nın ardından yayınlanan 5 maddelik bildiride, “Suriye sınırı boyunca oluşan otorite boşluğunun ülkemize yönelik tehditleri arttırması, bölgenin tüm terör unsurlarından temizleneceği ve tüm gücümüzle bir barış koridorunun inşası için gayret sarf edileceği hususundaki kararlılığımız teyit edilmiştir” denildi. Bildiride şu mesajlar dikkat çekti: “Toplantıda ülkemizin güvenliğini yakından ilgilendiren önemli iç ve dış gelişmeler ele alınarak milli birlik ve beraberliğimiz ile bekamızı tehdit eden PKK/PYD-YPG, DEAŞ ve FETÖ başta olmak üzere bütün terör örgütlerine karşı yurtiçinde ve yurtdışında azim ve kararlılıkla sürdürülen mücadele hakkında kurula bilgi sunulmuş, konu bütün boyutlarıyla müzakere edilmiştir. PKK terör örgütüne karşı Irak’ın kuzeyinde Pençe-1 ve Pençe-2 harekâtlarının başarıyla yürütüldüğü, operasyon yapılan bölgeler tamamen temizlenene kadar terörle mücadele harekâtlarımızın devam edeceği önemle vurgulanmıştır.
İNTERPOL’E ZARAR VERİR
Erbil Başkonsolosluğu’nda görevli bir diplomatımızın şehit olduğu menfur saldırı sert şekilde kınanmış, eylemin arka planının aydınlatılması ve sorumluları hakkında gereğinin yapılması hususundaki çalışmaların sonuna kadar yakından takip edileceği kaydedilmiştir. Çocukları zorla silahlandırarak terör eylemlerine alet eden PKK/PYD-YPG’nin bahse konu suçları uzun süredir işlemekte olduğu bilinmesine rağmen bazı ülkelerce halen müttefik olarak görülerek, eğitim ve teçhizat dahil askeri ve siyasi açıdan desteklenmesinin kabul edilemez olduğu belirtilmiştir. PKK terör örgütünün Suriye uzantısı olan PYD-YPG’nin sözde yöneticileri olmak üzere bazı teröristlerin kırmızı bültenden çıkartılmasının, FETÖ üyesi bazı teröristlerin ise kırmızı bültene alınmamasının küresel ölçekteki terörle mücadeleye ve İnterpol’ün kuruluş gayesine büyük zarar verdiği değerlendirilmiştir.
DOĞU AKDENİZ
Suriye sınırımız boyunca oluşan otorite boşluğunun ülkemize yönelik tehditleri arttırması sebebiyle sınır güvenliğimiz çerçevesinde bölgenin tüm terör unsurlarından temizleneceği ve bütün gücümüzle bir barış koridorunun inşası için gayret sarf edileceği hususundaki kararlılığımız teyit edilmiştir. Türkiye’nin stratejik ortaklık, savunma ve güvenlik işbirliği konusundaki hassasiyet ve beklentileri dile getirilmiş, NATO antlaşması ile ikili anlaşmaların ruhuna uygun olarak ülkemizin uluslararası hukuk ve ahde vefa ilkesi çerçevesinde taahhütlerine ve sorumluluklarına riayet ettiği müttefiklerimizden de aynı hassasiyetin beklendiği ifade edilmiştir. Doğu Akdeniz’deki uluslararası hukuktan kaynaklanan hak ve menfaatlerimizle Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin hak ve menfaatlerinin korunmasına yönelik bölge barışı ve istikrarını esas alan işbirliğinin gelişimine katkıda bulunan kararlı ve ilkeli tutumumuzun sürdürülmesinin hayati önem arz ettiği kaydedilmiştir.”