Güncelleme Tarihi:
İNSAN 250 yıl öncesini tasavvur edince, Osmanlı sefiri ve heyetinin ne kadar zor şartlarda ve dar bir dünya içinde yaşadıklarını düşünüyor. Ama araştırdıkça, aslında hiç de öyle olmadığını, tam tersine çok renkli bir sefaret dönemi geçirdiklerini görüyoruz. Tabi ki 250 yıl öncesinin yaşam şartları, yönetim biçimleri, siyaseti ve protokolü farklı. Ancak, Elçi Ahmed Resmi Efendi’nin yürüttüğü çalışmaların bugünün büyükelçilik çalışmalarından hiç de farklı olmadığı ortaya çıkıyor. Neden mi? Çünkü Elçi Ahmed Resmi Efendi, Berlin’de kendisine tahsis edilen saraya tıkanıp kalmamış ve sadece kralla görüşmemiş. Tam tersine davetlere katıldığı, misafir ağırladığı kısacası Berlin’de hayatın içinde olduğunu bizzat kendisi anlatıyor.
MASKELİ BALOLAR
Ahmed Resmi Efendi’nin, davet edildiği maskeli baloya katıldığını öğreniyoruz. Osmanlı elçisi, Prusya Kralı Büyük Friedrich’in Potsdam’da verdiği av partisinin konuğu da olmuş. Kralın davetlisi olarak, kendisine ayrılan özel bir locada birkaç kez komedya izlediğini de bizzat kendisi anlatıyor. Elçi, Berlin’de kendisine tahsis edilen sarayda Prusya’nın önde gelenlerini kabul edip Prusya sarayı eşrafının verdiği ev davetlerine de katılmış. Berlin’deki okulları, fabrikaları ve 1700 yılında kurulan Prusya Bilimler Akademisini de ziyaret ettiğini İstanbul’a döndükten sonra kaleme aldığı Sefaretnamesi’nde bizzat kendisi dile getiriyor. Onun dışında o dönemde çıkan Berlin gazeteleri ile Kral Büyük Friedrich’in yazdığı mektuplar da elçinin çalışmaları hakkında bilgi veriyor.
BİLİMSEL ÇALIŞMALAR
Avrupa’daki Osmanlı sefirleriyle ilgili bilimsel çalışmalar oldukça sınırlı. 18. yüzyıl Osmanlı-Prusya ilişkileri hakkında tarihçi Prof. Dr. Kemal Beydilli, 1984 ve 1985 yıllarında Büyük Friedrich ve Osmanlılar ile 1790 Osmanlı-Prusya İttifakı adlarıyla iki önemli kitap yazdı. Onun yanı sıra, ABD’li araştırmacı Virginia Aksan’ın Ahmed Resmi Efendi’nin hayatı, eserleri ve düşünceleri hakkında hazırladığı bir çalışması var. Ancak en yeni ve detaylı çalışmaları da Berlin’de yaşayan akademisyen Abdullah Güllüoğlu yürütüyor. Abdullah Güllüoğlu, Berlin Hür Üniversitesi’nde 17. ve 18.yüzyıllarda, Viyana ve Berlin’e gelen Osmanlı elçileri ve sefaretnameleri adlı doktora tezini yazıyor. Viyana arşivlerinde detaylı bir araştırma yürüten Güllüoğlu, şimdi de Berlin’deki arşiv çalışmaları üzerine yoğunlaşmış.
NEDEN GÖNDERİLDİ?
Osmanlı’nın Prusya’ya elçi göndermesi siyasi bir strateji gereği. Abdullah Güllüoğlu, elçi gönderilmesinin nedenini şöyle açıklıyor: “Prusya tahtına 1740 yılında çıkan II. Friedrich ilk olarak Avusturya’nın Şilezya vilayetini işgal etti. Tarih kitaplarına Yedi Yıl Savaşları (1756-1763) olarak geçen savaşın arifesine gelindiğinde Avusturya, Fransa, Rusya ve İsveç’ten oluşan ittifaka karşı yalnız kalan Prusya, dönemin önemli güçlerinden biri olan Osmanlı Devletiyle ittifak yapma gayreti içerisindeydi. Bu nedenle Karl Adolf von Rexin adındaki elçisini 1755’te İstanbul’a gönderdi. Rexin 1766 yılına kadar İstanbul’da kaldı ama Kralın arzuladığı ittifak yerine 1761’de Osmanlı ile Prusya arasında sadece bir dostluk ve ticaret anlaşmasının imzalanmasını sağlayabildi. Prusya ile bir ittifaka olumlu bakan Sultan III. Mustafa, daha önce Viyana’da görev alan Ahmed Resmi Efendi’yi Berlin’e elçi olarak gönderme kararı aldı. Prusya Kralı’nın bir imparatorluk iddiası olamadığı için, Ahmed Resmi Efendi, dönemin birçok Almanca kaynaklarının aksine büyük elçi değil sadece orta elçi sıfatıyla Berlin’e gönderilmişti. Asıl ve gizli tutulan görevi Prusya Kralı’nın Osmanlı Devleti’yle bir ittifak yapma niyetinin devam edip etmediğini öğrenmekti.”
Girit’te doğdu İstanbul’da okudu
AHMET bin İbrahim olarak dünyaya gelen Ahmed Resmi Efendi’nin kesin doğum tarihi bilinmiyor. Girit’in Resmo kasabasında dünyaya geldi. 1694 ya da 1695 yılında doğduğu tahmin ediliyor. Çocukluk ve gençlik dönemiyle ilgili fazla bilgi yok. Ancak 1730’lu yıllarda İstanbul’a gitmiş. Buradaki eğitiminden sonra 1738 yılında dönemin önde gelen şahsiyetlerinden olan Reisülküttab Mustafa Efendi’nin kızıyla evlenmiş. Ahmed Resmi Efendi’nin, devlet idaresinde, Avrupa ile ilişkilerin geliştirilmesinden yana olan reformcular ve entelektüel çevreye yakın olduğu biliniyor. İlk resmi görevine 1747’de bir tür vergi uzmanı olarak başlar. Başvezirin yakın danışmanlarından olan kayınpederinin ölümünden sonra ilk edebi eserini kaleme alır. Ve saray çevrelerinde isminden söz ettiren Ahmed Resmi Efendi, Sultan üçüncü Mustafa’nın tahta geçmesinden sonra, 1757 yılında Viyana’ya elçi olarak gönderilir. 1758 yılında İstanbul’a geri dönen Ahmed Resmi Efendi, 1763 yılında da Berlin’e sefir olarak gider.
YARIN: BERLİN NOTLARI