Güncelleme Tarihi:
İlaç israfının önlenebilmesi için akılcı ilaç uygulamasına geçen Sağlık Bakanlığı da ilaç kapaklarının değiştirilmesinden, tıp kongrelerine oturum eklenmesine kadar devrim niteliğinde kararlar aldı.
Sağlık Bakanlığı İlaç ve Eczacılık Genel Müdürlüğü Akılcı İlaç Kullanımı Şube Müdürü Dr. Burçak Deniz Dedeoğlu, yaptığı açıklamada, gereksiz ilaç kullanımının hem insan sağlığına zararlı olduğunu hem de devlete ciddi oranlarda maddi zarar verdiğini söyledi.
Türkiye'de yıllık ilaç harcamasının yaklaşık 15,2 milyar lirayı bulduğunu ve bunun sağlığa ayrılan payın yüzde 40'ına denk geldiğini ifade eden Dedeoğlu, “Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) verilerine göre, ilaçların yaklaşık yüzde 50'si yanlış ya da gereksiz kullanılıyor ya da kutusu bile açılmadan çöpe atılıyor. Dolayısıyla kişilerin tedaviye ulaşma oranları da yaklaşık yüzde 50 civarında. Bu oranlar, Türkiye için de geçerli” dedi.
Dedeoğlu, gereksiz ve yanlış ilaç kullanımının önlenebilmesi için akılcı ilaç politikalarının hayata geçirilmesi gerektiğini vurgulayarak, gereksiz ilaç kullanımının ve ilaç israfının tüm dünyada önemli bir sorun olduğunu belirtti. Akılcı ilaç kullanımını, “kişilerin bireysel bulgularına ve kişisel özelliklerine uygun olan ilacın, uygun sürede ve uygun dozda kullanılabilmesini sağlayabilmek” olarak tanımlayan Dedeoğlu, dünyada akılcı ilaç kullanımının ilk defa 1985 yılında Dünya Sağlık Örgütünce tarafından tanımlandığını, Türkiye'de de yaklaşık 15 yıl önce akılcı ilaç uygulamalarına başlanıldığını söyledi.
İLKÖĞRETİMDE DERS OLARAK ANLATILMASI TALEP EDİLİYOR
Türkiye'de yaklaşık bir yıl önce de akılcı ilaç kullanımı konusunda kurumsallaşma sürecinin başladığını belirten Dedeoğlu, bu kapsamda İlaç ve Eczacılık Genel Müdürlüğü bünyesinde “Akılcı İlaç Kullanımı Şubesi” kurulduğunu anlattı.
Sağlık Bakanlığı olarak yanlış ve gereksiz ilaç kullanımının önüne geçmek için devrim niteliğinde kararlar aldıklarını belirten Dedeoğlu, bunun için öncelikle bilinçli bireyler yetişmesi ve farkındalığın artırılması gerektiğine işaret etti. Dedeoğlu, hekimler başta olmak üzere sağlık personelinin akılcı ilaç kullanımında yeterli bilgi ve donanımla mezun olduklarını ve mesleğe başladıklarını dile getirerek, “Yaşanılan sorun, bilgisizlikten değil, bilgileri pratikte uygulayamamaktan kaynaklanıyor” diye konuştu.
Farkındalığın kazanılmasında ilköğretimin çok önemli olduğunu ifade eden Dedeoğlu, “doğru ilaç kullanımının ilköğretimde ders olarak anlatılmasını istediklerini”, bunun için Milli Eğitim Bakanlığı ile görüştüklerini söyledi. Dedeoğlu, Bakanlığın müfredatlarını incelediklerinde bu konuyla ilgili önemli başlıklar bulunduğunu, ancak konunun daha ayrıntılı bir şekilde işlenmesini arzu ettiklerini belirtti.
23 TIP FAKÜLTESİNDE AKILCI İLAÇ KULLANIMINA YÖNELİK PROGRAMLAR VAR
Tıp ve eczacılık fakülteleri ve hemşirelik yüksek okullarıyla akılcı ilaç kullanımını yönünde ayrıntılı ve pratiğe yönelik dersler verilmesi için görüşmeler yaptıklarını da anlatan Dedeoğlu, 23 tıp fakültesinde akılcı ilaç kullanımı konusunda programlarlar yürütüldüğünü söyledi.
Dedeoğlu, bu sayının daha da artmasını istediklerini, bunun için YÖK ve Milli Eğitim Bakanlığı ile temas içinde olduklarını bildirdi.
TIBBİ KONGRELERDE ZORUNLU OTURUM OLACAK
Yıl içinde çok sayıda tıp kongresi düzenlendiğini belirten Dedeoğlu, birçok kişiye ulaşma şansı bulunabildiğinden Tanıtım Yönetmeliği çerçevesinde tıp kongrelerinde ve toplantılarda akılcı ilaç kullanımına ilişkin oturum yapılması zorunluluğu getirildiğini dile getirdi. Dedeoğlu, “Oturumlarda kongre konusuyla bağlantılı olarak akılcı ilaç kullanımı daha ayrıntılı değerlendirilecek” dedi.
Halka, sağlık çalışanlarına ve eczacılara yönelik bilgilendirme kampanyası başlattıklarını anlatan Dedeoğlu, hastanelere asılmak üzere “İlacın ne eksik ne fazla” sloganıyla afişler ve broşürler hazırlandığını söyledi.
İLAÇTA GÜVENLİ KAPAK UYGULAMASI
Dedeoğlu, ilaç kutularına yönelik de bir çalışma yapıldığını ve “Güvenli Kapak Uygulaması” adı altında proje yürüttüklerini anlattı.
Bununla özellikle küçük çocukların ilaç kutularını kolay açmasını önlemeyi amaçladıklarını belirten Dedeoğlu, “Bas-çevir şeklindeki kapakları, çocuklar açmayı pek beceremiyor. Biz, özellikle telepatik indeksi dar dediğimiz az dozlarda bile zehirleyici etki gösterecek ilaçların bu kapaklı kutulara konmasını istedik. Sektörden de çok olumlu yanıtlar alındı. Şu anda bir zorunluluk ve katı yaptırımlarımız yok, gönüllülük esas” dedi.
HASTANELERDE AKILCI İLAÇ KULLANIMI EKİPLERİ OLACAK
Dedeoğlu, hastanelerin kalite standartlarının belirlenmesinde de akılcı ilaç uygulamalarının önemli bir faktör olduğunu ifade ederek, şöyle devam etti:
“Yakın zamanda Hastane Kalite Standartlarına akılcı ilaç kullanımıyla ilgili 2 madde eklendi. Hastanelerde bu konuyla ilgili bazı faaliyetlerin yapılması gerekiyor. Bu maddeler, hastanelerde yine akılcı ilaç kullanımı ekipleri bulunmasını esas alıyor. Çok yere ulaşılabilmesi için fazla sayıda temsilcinin bulunması gerekiyor.
İl Sağlık Müdürlüklerinde akılcı ilaç kullanımı temsilcimiz olduğu gibi şimdi de hastanelerde akılcı ilaç kullanımı ekipleri olacak. Bu kişiler, özellikle sağlık personeli, hasta ve hasta yakınlarında ilaç kullanımı konusunda
farkındalık oluşturacak eğitimlerinin verilmesi yönünde sorumluluk
yüklenecekler.”
GEREKSİZ İLAÇ KULLANIMINDA ANTİBİYOTİKLER İLK SIRADA
Türkiye'nin en önemli sorununun gereksiz ve yanlış “antibiyotik” kullanımı olduğuna dikkati çeken Dedeoğlu, hekim tarafından verilmedikçe, bir başkasının önerisiyle antibiyotik kullanılmaması gerektiğini vurguladı. Dedeoğlu, “Ağrı kesici amaçlı bile kullananlar olabiliyor. Ama unutulmamalı ki antibiyotiğin gereksiz kullanımı, direnç gelişmesine neden olabiliyor” dedi.