FETÖ soruşturmasında yeni KPSS itirafı

Yörük, savcılık sorgusunda, eğitim ve iş hayatı ile ailesine ilişkin bilgiler verdi, eşinin Erzurum Aziziye Kolejinde öğretmenlik yaptığını ancak şu anda doğum izninde olduğunu anlattı.

İptal edilen 10 Temmuz 2010'daki KPSS'ye girerken ÖSYM'ye adresini verdiği Erzurum'daki evde 4 kişiyle kaldığını söyleyen ancak isimlerini vermek istemeyen Yörük, 2009 yazında stajyer olarak çalıştığı Erzurum FEM Dershanesinden ayrılarak, bekar evinde, Temmuz 2010'daki KPSS'ye hazırlanmaya başladığını söyledi.

Yörük, sınava yaklaşık 10 gün kala Erzurum'daki FEM Dershanesinde felsefe öğretmeni olan, kod ismini hatırlamadığı Samsunlu Muharrem Var'ın, sınava 3-4 gün kala eve geldiğini kaydederek, şu bilgileri verdi:

"Evde tektim. Yanında gri laptop vardı. İçeri girdi, birlikte müsait bir odaya geçtik. Bana, 'Az sonra aramızda kalması gereken bir mevzu olacak.' dedi ve bilgisayarı açtı. Bilgisayar ekranında birtakım sorular vardı. Bana, 'Bu sorulara iyice bak ve cevaplarını aklında tut. Sorular KPSS'de çıkabilir.' dedi. Ben de soruları inceledim. Soruların genel kültür, genel yetenek ve eğitim bilimleri testlerine ait olduğunu anladım. Hatırladığım kadarıyla eğitim bilimleri testinden 60, genel kültür ve genel yetenek testinden de 30-35 civarında soru ve cevabı vardı. Soru ve cevaplar Word sayfası ortamında hazırlanmıştı. Cevap şıkları koyu işaretlenmişti. Yaklaşık 1,5-2 saat civarında sorulara baktım ve ezberledim. Daha sonra Var, bilgisayarı da alarak gitti. Sınav tarihine kadar kendisiyle görüşmedim.  10 Temmuz 2010'da yapılan KPSS'ye Atatürk Üniversitesinde girdim. KPSS'de, Muharrem Var'ın bana evde gösterdiği soruların tamamı çıktı. Ayrıca kendi bildiğim soruları da yaptım."

Yörük, sınav sonucunda eğitim bilimleri testinin 120 sorusunun 105'ini, genel yeteneğin 60 sorusunun 58'ini, genel kültürdeki 60 sorunun da 38'ini doğru yaptığını bildirdi.

Sınavdaki eğitim bilimleri testinin usulsüzlük nedeniyle iptal edildiğini anımsatan Yörük, "Genel yetenek ve genel kültür testi iptal edilmedi. Nedenini bilmiyorum. Halbuki ben, Muharrem Var'ın gösterdiği bilgisayardan genel yetenek ve genel kültür testlerine ait soru ve cevapları da ezberlemiştim." dedi.

"120 SORUDAN 49 DOĞRU YAPTIM"

Yörük, iki ay kadar sonra tekrarlanan eğitim bilimleri testinde ise 120 sorudan 49'unu doğru yaptığını belirtti ancak Var'ın gösterdiği, iptal edilen sınavda çıkan soruları kimseyle paylaşmadığını kaydetti.

Var'ın da soruları kimden aldığını bilmediğini söyleyen Yörük, daha önce çalıştığı ve staj yaptığı FEM Dershanesi, Erzurum Akif Eğitim Şirketi ile Erzurum Aziziye İnşaat Şirketi'nin, Fetullah Gülen cemaatine ait şirket ve dershaneler olduğunu anlattı.

Süleyman Yörük, cep telefonunun, iptal edilen 2010 KPSS'de kendisi gibi 100 ve üzeri doğru yapan şüpheliler arasında bulunan pek çok kişinin cep telefonuyla aynı baz istasyonundan sinyal vermesi nedeniyle bu kişileri tanıyıp tanımadığının sorulması üzerine, sayılan isimlerden aynı dershanede çalıştığı bir öğretmen ve eşini tanıdığını söyledi.

Maddi olarak zor geçindiğini ifade eden Yörük, Fetullah Gülen cemaatine "himmet" adı altında herhangi bir yardımda bulunmadığını, para transferine aracılık etmediğini savundu.

FETÖ elebaşı Fetullah Gülen'in akrabası Muhammet Sait Gülen'i 2009'da Erzurum'da FEM Dershanesinde staj yaptığı dönemden tanıdığını anlatan Yörük, "Kod ismini bilmiyorum. Kendisi üniversite son sınıfta okuyordu. FEM Dershanesine öğretmenliği öğrenmek amacıyla geliyordu. Muhammet Sait Gülen ile dershanede bulunan öğrencilere etüt yaptırıyorduk. Gülen'in, Fetullah Gülen'in uzaktan yeğeni olduğunu biliyordum. Kendisi cemaat üyesidir. Kendisiyle 2014'ten beri görüşmüyorum. Genelde dershanede buluşuyorduk ve öğrencilerle ilgileniyorduk. Osmangazi Mahallesi'ndeki bekar evime de davetim üzerine birkaç kez gelmişti. 2010 KPSS sınavına girdiğini biliyorum, bir kamu kurumuna yerleşip yerleşmediğini bilmiyorum." diye konuştu.
İptal edilen 2010 KPSS'de 100 ve üzeri doğru yapan pek çok kişi gibi kendisinin de Özkan Pulihozluoğlu'nun hesabına bin lira havale yaptığı hatırlatılarak, bu kişiyi nereden tanıdığı ve neden para havale ettiği sorulan Yörük, "Bu kişiyi ismen tanıyorum. Ne iş yaptığını bilmiyorum. Kendisiyle ilgili çok fikrim yok. Kendisine bin lirayı neden gönderdiğimi şu an hatırlamıyorum." dedi.

Yörük, bu kişiye para gönderen isimlerden Muhammet Sait Gülen ile Muharrem Var'ı tanıdığını söyledi.

Süleyman Yörük, 2010 KPSS'de sorularının başkalarınca da ele geçirildiğini düşündüğünü belirtti.

Yörük'e, Muhammet Sait Gülen'in ifadesinden kendisiyle ilgili bölümler soruldu. "Tahir" kod adını kullandığı, telefonla evine çağırdığı Gülen'e, Özcan Solmaz isimli kişinin soruları gösterdiği yönündeki beyanlara karşı Yörük, "Tahir" kod adını dershanede öğrencilere ders verdiği dönemde kullandığını, kurumda resmi sıfatı olmadığı için kendi kendine böyle bir isim koyduğunu ileri sürdü.

Yörük, Muhammet Sait Gülen'in de arasında bulunduğu KPSS'de 100 ve üzeri doğru yapan bazı kişilerle gezmek amacıyla Batum'a, Nahçıvan'a ve Suriye'ye gittiklerini anlattı.

FETÖ elebaşı Gülen'i basından tanıdığını, bu cemaate üye olmadığını savunan Yörük, sınav sorularını kendisine Muharrem Var'ın gösterdiğini, aldığı puanla rahatlıkla kamu kurumlarına yerleşebilecekken vicdanen rahatsız olduğundan tercihte bulunmadığını söyledi.

"FETULLAH GÜLEN'İN ARKASINDAN GİDİLMEZ"

Etkin pişmanlık hükümlerinden yararlanmak istediğini belirten Yörük, şunları söyledi:

"Darbe girişimini lanetliyorum. Yüzlerce insanımızı kaybettik. Ben askeriye içerisinde cemaatçi askerler olduğunu bilmiyordum. Erzurum'da ikamet eden, işinde, gücünde bir insanım. Cemaati hayır, fakire hizmet, eğitimde fakir çocuklara yardımcı olan, vatan-millet için çalışan bir yapı olarak biliyordum. Benim gibi eminim ki birçok cemaatçi de bu şekilde biliyordur. Darbe girişimi asla kabul edilemez bir harekettir.

Öğrendiğime göre sokağa çıkan, darbeyi protesto eden halk için Fetullah Gülen, 'Ahmaklar, başarı elde etmiş gibi güledursun, düğün, dernek kursun, o komik durumlarını birer bayram ilan etsinler' şeklinde beyanda bulunmuş. Yine öğrendiğime göre Mısır TV'sine 'Batı, Türkiye'ye müdahale etsin' şeklinde beyanatta bulunmuş. Kesinlikle Fetullah Gülen'in bu yaklaşımını kabul etmiyorum. Böyle düşünen bir insanın arkasından gidilmez."