Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan İstiklal Marşı çıkışı

Güncelleme Tarihi:

Oluşturulma Tarihi: Mart 14, 2018 14:55

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "İstiklal Marşımızın anlamını dilimizle birlikte kalbimizle de okuduğumuzda anlayabiliyoruz. En büyük üzüntüm, bu emsalsiz marşın hakiki manasını yüreklere nakşedecek bir bestenin yapılamamış, bulunamamış olmasıdır. O besteyle güftenin birbirini tamamlaması çok önemli. Tabii ki burada da bestekârlara görev düşüyor. Güfte var ama maalesef istenilen beste yok. Temenni ederiz ki o da çıkar, inşallah bir gün o da olur" dedi.

Haberin Devamı

ERDOĞAN, Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'nde düzenlenen 46. Muhtarlar Toplantısı'nda, Adana, Balıkesir, Bolu, Bursa, Çankırı, Çorum, Erzincan, Kahramanmaraş, Kastamonu, Konya, Samsun, Sinop, Sivas, Yozgat ve Zonguldak'tan gelen muhtarlara hitap etti.

İstiklal Marşı'nın kabulünün yıldönümünün 12 Mart'ta kutlandığını hatırlatan Erdoğan, İstiklal Marşı'nın şairi Mehmet Âkif Ersoy ile bu marşa hayat veren şehitlere, gazilere ve kahramanlara Allah'tan rahmet diledi. Erdoğan, Mehmet Âkif Ersoy'un, yaşanılan hadiseleri mısralara döküşündeki sıra ve ahengin, Türk milletinin hangi safhalardan geçerek bugünlere geldiğinin en açık ifadesi olduğunu söyledi.

Âkif'in, 1912'de Balkan Savaşı sırasında yazdığı "Cenk Marşı" adlı şiirinde, gençleri vatan savunması için askere gitmeye teşvik ettiğini aktaran Erdoğan, şiirin, "Ey sürüden arkaya kalmış yiğit. Arkadaşın gitti, yetiş sen de git. Bak ne diyor ceddi şehidin işit. Durma git evladım uğurlar ola" dizelerini okudu.

Haberin Devamı

Erdoğan, daha sonra Çanakkale Zaferi'nin haberini arkadaşlarıyla birlikte Medine müdafisi Fahreddin Paşa'ya destek olmak için gittikleri Arabistan çöllerinde alan Âkif'in, "Çanakkale Şehitlerine" adlı şiirinden, "Sen ki İslam'ı kuşatmış boğuyorken hüsran, O demir çemberi göğsünde kırıp parçaladın, Sen ki ruhunla beraber gezer ecramı adın. Sen ki asara gömülsen taşacaksın heyhat. Sana gelmez bu ufuklar, seni almaz bu cihat. Ey şehit oğlu şehit, isteme benden makber. Sana aguşunu açmış duruyor Peygamber" dizelerini hatırlattı.

'İSTİKLAL MARŞIMIZIN ANLAMINI VE ÖNEMİNİ ÇOCUKLARIMIZA İYİ ÖĞRETMELİYİZ'

Milletin, Çanakkale'de düşmana tarihinin en büyük hezimetini yaşattığını ancak mücadelenin bitmediğini belirten Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Âkif, İslam'ı ve Türk milletini Anadolu'nun o çoraklaşmış topraklarına gömmek isteyenlere karşı başlattığımız İstiklal Harbi'ni de yakından takip ediyordu. Büyük Millet Meclisi, İstiklal Harbimizi ebedileştirecek bir marş için arayışa girdiğinde bu görev ısrarla ve özel olarak Âkif'e verildi. Şu anda müze olarak milletimize hizmet veren Ankara Hamamönü'ndeki Taceddin Dergâhı'na kapanan Âkif, dünyadan ilişkisini keserek adeta münzevi bir hayat içerisinde sabırsızlıkla beklenen şiirini 10 gün içinde bitirir. 12 Mart 1921 tarihinde Mecliste coşkuyla her mısrası alkışlarla kesilerek, gözyaşları içinde kabul edilen bu marş öyle sıradan bir şiir, sıradan bir metin değildir."

Haberin Devamı

Marşın "Korkma" dizelerinin ilham kaynağının, Hazreti Muhammed'in Hira Dağı'nda örümcek ağlarıyla örülen ve müşriklerin bu nedenle girmediği mağarada Hz. Ebubekir'e söylediği "Korkma ya Ebubekir, Allah bizim beraberdir" sözü olduğunu dile getiren Erdoğan, marşın anlamını ve önemini çocuklara iyi öğretmek gerektiğine dikkati çekti.

'EN BÜYÜK ÜZÜNTÜM...'

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Azerbaycanlı şair Bahtiyar Vahapzade'nin, "100'den fazla ülkenin bağımsızlık marşını inceledim, güfte ve bestesini araştırdım. Hiçbirini Türkiye'nin İstiklal Marşı kadar etkili görmedim" sözünü hatırlattı.

Erdoğan, şunları kaydetti:

"Gerçekten de İstiklal Marşımızın anlamını dilimizle birlikte kalbimizle de okuduğumuzda anlayabiliyoruz. En büyük üzüntüm, bu emsalsiz marşın hakiki manasını yüreklere nakşedecek bir bestenin yapılamamış, bulunamamış olmasıdır. O besteyle güftenin birbirini tamamlaması çok önemli. Tabii ki burada da bestekÂrlara görev düşüyor. Güfte var ama maalesef istenilen beste yok. Temenni ederiz ki o da çıkar, inşallah bir gün o da olur. Tabii hayıflanacak daha başka meselelerimiz de var. Mesela 34 yıllık terörle mücadele dönemimizi şöyle hakkıyla ifade edecek bir şiirimiz, bir marşımız da yok. Geçen arkadaşlarıma onu söyledim, şu anda Fırat Kalkanı, Afrin, biz bununla ilgili, adeta bir İstiklal Marşı gibi demeyeyim ama oraya belki tırmanamazlar, yetişemezler, hiç olmazsa bir Mehter Marşı gibi bir marşı da yazamazlar mı? Bunu hazırlasınlar. Evde torunum bile maşallah Mehter Marşı ile yürüyor. Askerimizi de Mehter Marşı ile ayrıca yürütür gibi yeni marşlarla yürütelim. Aynı şekilde 15 Temmuz gibi büyük bir destanı Akif'in, Çanakkale ve İstiklal mısraları kıvamında anlatacak bir şiirimiz, bir marşımız da mevcut değil. Demek ki şiirlerini sadece lafzıyla değil yüreğiyle de yazan şairlerimize çok önemli görevler düşüyor. Bu vesileyle yaşadığı her dönemde milletimizin hissiyatını, eşsiz bir şekilde dile getiren Mehmet Akif Ersoy'a bir kez daha Allah'tan rahmet diliyorum."

BAKMADAN GEÇME!