Güncelleme Tarihi:
Germencik ilçesi Ortaklar Mahallesi'nde, Prof. Dr. Orhan Bingöl başkanlığında Magnesia Antik Kenti'nde süren arkeolojik kazılarda önemli bulgulara ulaşıldı.
Bingöl, Hellenistik-Roma döneminin önemli tapınaklarından Artemis'teki kazılarda 4 kadın, 1 erkek ve cinsiyeti belirlenemeyen bir heykel ortaya çıkardıklarını söyledi.
Heykellerin aynı mekanda bulunduğuna dikkati çeken Bingöl, "Almanların 1891-1893 yılında yaptıkları kazıda bir mekanda 5 heykel bulduklarını biliyoruz. Ondan bir fazlasını bulmuş olduk. Hatta 2016 yılında aynı mekanın başka bir bölümünde bir heykel daha bulmuştuk. Toplamda bir mekanda yedi heykel oluyor. Mekanın niteliği ve işlevi neydi, henüz bilmiyoruz." dedi.
"Hepsi çok iyi korunmuş"
Bingöl, heykellerin çok iyi korunduklarını, bunu oldukça dikkat çekici bulduklarını ifade ederek, "İki tanesi başıyla birlikte korunmuş. İki tanesinin başının korunmama nedeni onların yuvaya oturuyor olması, heykelden ayrı buluntulardı, uygulamalardı. Onları henüz bulamadık. Böylece bu sene daha kazıların bitmesine epey bir süre olmasına karşı bizi çok mutlu eden buluntularla karşılaşmış olduk." diye konuştu.
Antik kentin, heykellerle de öne çıkan bir yapısının olduğunu vurgulayan Bingöl, şunları söyledi:
"İstanbul, İzmir ve Aydın müzelerinde Magnesia'dan çıkmış bu buluntularla birlikte neredeyse 50 kadar heykel olduğunu biliyoruz. Ve bunlar da son olmayacak. Çalıştığımız alanda daha çok heykelin bulunabileceğini bize açıkça gösteriyor. Bundan sonraki günlerde de aynı şekilde yeni buluntularla karşılaşabiliriz."
"Neden yan yana yüz üstü yatar vaziyete yatırılmışlar?"
Bingöl, buluntuların detaylı bir şekilde incelendiğini ifade ederek, şunları kaydetti:
"Hepsi bir mekanda bulundu ama hepsinin o mekana ait olup olmadığını henüz bilmiyoruz. İçlerinden bir tanesi kesin o mekana ait, çünkü kaidesi orada. Yüzükoyun erkek heykeli hariç sırayla yan yana yüz üstü yatar vaziyette bulundu. Bu normal bir devrilme durumu değil gibi görünüyordu. Hala da o kanıdayız. Nasıl, ne zaman, neden oraya böyle yüz üstü yatırıldılar? Amaç neydi? Onu da çözebilmiş değiliz."