Hoşa gitsin, gitmesin mahkemeye uyarız
Güncelleme Tarihi:
Kasım CİNDEMİR / WASHINGTON
Oluşturulma Tarihi: Haziran 05, 2008 00:002dk okuma
Dışişleri Bakanı Ali Babacan, Anayasa Mahkemesi’nin AKP’nin kapatılmasıyla ilgili kararının "nihai" olacağını, "hoşa gitsin ya da gitmesin" bu karara uyulmasının önemli olduğunu söyledi.
Washington’da bulunan Babacan, Atlantik Konseyi adlı düşünce kuruluşunda, Türk-Amerikan ilişkileri ve Türkiye’nin bölgesindeki faaliyetlerine ilişkin bir konuşma yaptıktan sonra soruları yanıtladı.
İyi dinleyin
Bakan Babacan’a, kısa bir süre önce Brüksel’de "Türkiye’de Müslümanlar’ın da dini özgürlük sorunu var" dediği hatırlatılarak, bu sorunların neler olduğu soruldu. Babacan, iktidara geldiklerinden bu yana demokrasi, temel haklar ve hukukun üstünlüğü alanlarında birçok reform yaptıklarını, bunları "bütün Türk vatandaşları için, din ve etnik kökenlerine bakmadan ve herkes için" yaşama geçirdiklerinin altını çizdi. Babacan, özgürlüklerin geliştirilmesinin yararlarına inadıklarını söyledi ve "Buna devam etmeliyiz" dedi. Özgürlüklerin halk için olduğunun altını çizen Babacan, buna rağmen, kimsenin Türkiye’nin Kopenhag Kriterleri ile yüzde 100 uyum içinde olduğunu söyleyemeyeceğini de belirtti. Bakan Babacan, yüzde 100 uyum içinde olmak için daha uzun bir reformlar listesi bulunduğunu ifade etti. Basın mensubunun, "Siz soruyu cevaplamadınız" demesi üzerine de, Babacan, "Çok dikkatli dinlemen gerekiyor" karşılığını verdi.
Babacan, kapatma davasıyla ilgili olarak da şunları söyledi:
Karar nihai olacak
"Anayasa Mahkemesi’nde bu dava var. Bu meseleyle uğraşırken, kuvvetler ayrımı, yargı bağımsızlığı, yargının güvenilirliği gibi temel ilkeleri korumak önemli. Anayasa Mahkemesi neye karar verirse versin, hoşumuza gitsin ya da gitmesin, bu nihai karar olacak. Uyulması gerek. Hükümet olarak, yönetimdeki parti olarak biz daima kuvvetli bir meşruiyet temelinde hareket ettik. Meşruiyetten bahsettiğim zaman, bu yasal ve uluslararası meşruiyet. Bu, ’uluslararası toplum bunu kabul eder mi’ anlamına geliyor. Ayrıca insanların kalpleri ve akıllarına hitap eden bir meşruiyet. Ne zaman sonuçlanacağını söylemek zor, ancak şunu vurgulamak önemli: Karar nihai olacak ve karara uyulacak."
İyi dinleyin
Bakan Babacan’a, kısa bir süre önce Brüksel’de "Türkiye’de Müslümanlar’ın da dini özgürlük sorunu var" dediği hatırlatılarak, bu sorunların neler olduğu soruldu. Babacan, iktidara geldiklerinden bu yana demokrasi, temel haklar ve hukukun üstünlüğü alanlarında birçok reform yaptıklarını, bunları "bütün Türk vatandaşları için, din ve etnik kökenlerine bakmadan ve herkes için" yaşama geçirdiklerinin altını çizdi. Babacan, özgürlüklerin geliştirilmesinin yararlarına inadıklarını söyledi ve "Buna devam etmeliyiz" dedi. Özgürlüklerin halk için olduğunun altını çizen Babacan, buna rağmen, kimsenin Türkiye’nin Kopenhag Kriterleri ile yüzde 100 uyum içinde olduğunu söyleyemeyeceğini de belirtti. Bakan Babacan, yüzde 100 uyum içinde olmak için daha uzun bir reformlar listesi bulunduğunu ifade etti. Basın mensubunun, "Siz soruyu cevaplamadınız" demesi üzerine de, Babacan, "Çok dikkatli dinlemen gerekiyor" karşılığını verdi.
Babacan, kapatma davasıyla ilgili olarak da şunları söyledi:
Karar nihai olacak
"Anayasa Mahkemesi’nde bu dava var. Bu meseleyle uğraşırken, kuvvetler ayrımı, yargı bağımsızlığı, yargının güvenilirliği gibi temel ilkeleri korumak önemli. Anayasa Mahkemesi neye karar verirse versin, hoşumuza gitsin ya da gitmesin, bu nihai karar olacak. Uyulması gerek. Hükümet olarak, yönetimdeki parti olarak biz daima kuvvetli bir meşruiyet temelinde hareket ettik. Meşruiyetten bahsettiğim zaman, bu yasal ve uluslararası meşruiyet. Bu, ’uluslararası toplum bunu kabul eder mi’ anlamına geliyor. Ayrıca insanların kalpleri ve akıllarına hitap eden bir meşruiyet. Ne zaman sonuçlanacağını söylemek zor, ancak şunu vurgulamak önemli: Karar nihai olacak ve karara uyulacak."