Oluşturulma Tarihi: Mayıs 10, 2008 00:002dk okuma
Kraliçe’nin Türkiye ziyaretiyle ilgili basın toplantısı düzenleyen İngiltere’nin Ankara Büyükelçisi, II. Elizabeth’in protokol kurallarında sanılandan çok daha esnek olduğunu belirtti. Ziyaret için ’çok tarihi’ ifadesini kullanan büyükelçi, "Zaten ’Kraliçe’ filmindeki gibi geri geri yürüyen, muhtemelen düşer" dedi.
İNGİLTERE Büyükelçisi Nick Baird, dün büyükelçilikte, ’Çok tarihi’ ifadesini kullandığı, Kraliçe İkinci Elizabeth’in Türkiye ziyaretiyle ilgili basın toplantısı düzenledi. Ankara, Bursa ve İstanbul’u kapsayacak ziyarete, İngiltere Dışişleri Bakanı David Miliband ve eşinin de katılacağını bildiren Baird, Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün smokin giyeceği haberlerini anımsatan gazetecilere, özetle şunları söyledi:
Kraliçe sanılandan esnektir
"Kraliçe ve Dük, protokol konusunda son derece esnekler. Karşılarında kesinlikle, ’Kraliçe’ filmindeki Tony Blair (İngiltere eski Başbakanı) ve eşi gibi sırt dönmemek için geri geri yürünmüyor. Zaten öyle yürüseler, muhtemelen düşerler. Kraliçe için o kadar da katı ve seri protokol kuralları yok. Bu çok abartılıyor. Ne giyileceği konusu da Kraliçe için önemli değil. Türkiye hükümeti güvenliği en iyi şekilde sağlamaya çok alışık. Güvenlik konusunda hiçbir endişemiz yok." Baird, Kraliçe ile nasıl tokalaşılacağına ilişkin soru üzerine, "Önce Kraliçe elini uzatır ve insanlar sonra elini sıkar. Aslında bunun amacı, insanların elini sıkıp sıkmaması konusunda kararsız kalıp, huzursuz olmalarını istememesi" dedi.
Üç mesaj getirecek
Baird, nasıl hitap edileceği sorusunu da, Kraliçe’ye ’Majesteleri (Your majesty, Mam)’ ve Dük’e Osmanlı İmparatorluğu’nda kullanılan ’Altes (Your royal highness, Sir)’ olarak hitap edilebileceğini söyledi. Baird, şöyle konuştu: "Kraliçe’nin ziyaretinin üç temel hedefi var. Birincisi İngiltere’nin Türkiye’nin Avrupa Birliği (AB) üyeliğine ilişkin güçlü bir destek mesajı vermek. İkincisi, Türkiye ve İngiltere arasındaki ikili ilişkinin ne kadar derin ve geniş olduğunu vurgulamak. Üçüncüsü de Türkiye’nin stratejik öneminin altını çizmek. Türkiye, gerçekten bir Avrupa ülkesi. Avrupa Birliği’nde şu anda zor bir dönem. Ancak AB sürecinde, zorluklara rağmen sonuna kadar gitmelisiniz."