Güncelleme Tarihi:
CHP Genel Başkanı Baykal, CNN Türk'te katıldığı canlı yayında, Türk Silahlı Kuvvetleri'nin (TSK) Irak'ın kuzeyine yönelik sınır ötesi kara harekatı ve ardından yaşanan tartışmalara yönelik soruları yanıtlarken, Irak Cumhurbaşkanı Celal Talabani'nin Türkiye'ye yaptığı ziyarete de değindi.
Bir süreden beri ABD'li bazı üst rütbeli askeri yetkililerin, “Türkiye'nin PKK ile müzakere etmesi gerektiği” yönünde açıklamalar yaptığına dikkati çekerek, “Bütün mesele Türkiye'nin gündemine PKK ile müzakere konusunu taşımaktır. ABD'nin bir oramirali, en önemli yerlerde sorumluluk üstlenmiş bir generali 'Türkiye PKK ile konuşmalıdır' diyecek ve bu Amerikan genel siyaset konseptinin, bölgeye yönelik ana stratejisinin bir parçası olmayacak. Böyle bir şey olabilir mi?” diye sordu.
Baykal, sözlerine şöyle devam etti:
“Bu niye böyle oluyor? Bu olay bir büyük kurgunun, senaryonun, bir büyük tezgahın parçasıdır. Bizim askeri harekatımız bunun bir parçası olarak öngörülmüştür. Ülkedeki tüm yetkililer, herkes neden Bush'la 5 Kasımda ABD'de yapılan görüşmeyi temel aldı. Orada bir kurgu var. Orada kararlaştırılan şu oldu; Türkiye'yi PKK ile bir araya getirmenin aşamaları olarak operasyona izin verelim. Vermezsen mümkün değil. Türkiye Dağlıca baskınını yemiş, yüzlerce evladını şehit vermiş. Bunu yaşamış Türkiye oturup bunlarla müzakere eder mi? Müzakereye nasıl gelir? 'Biraz izin veririz, giderler Irak'ta boşalırlar, intikamlarını alırlar, bir hesaplaşma görürler, tatmin olurlar, rahatlarlar ama işi kökten bitirmelerine de sakın ha izin vermeyin, askeri harekatın PKK'yı tümüyle Kuzey Irak'ta etkisiz kılacak bir noktaya getirmelerine sakın ha izin vermeyin'... Bir yandan 'harekat erken bitsin' derken, bir yandan da 'siyasi çözüm, siyasi çözüm' demeye başladılar. Bunun, bir büyük projenin yani Türkiye'yi masaya götürme planlamasının bir parçası olmadığını bana kim anlatabilir?”
“GÖZDEN KAÇIRILMAMASI GEREKEN SENARYO”
Baykal, ABD Savunma Bakanı Robert Gates'in, Türkiye'deki temasları sırasında “PKK ile görüşme gibi bir izlenim almadığı, kendisine bir paket hakkında bilgi verildiği” yönünde açıklama yaptığının söylenmesi üzerine, şöyle konuştu:
“Yani, 'sondajımı yaptım, bu aşamada Türkler PKK ile karşı karşıya gelmeye hazır değiller. Ama kendi kamuoyularına anlatabilmek için zamana ihtiyaçları var' diyor. Yani sorun işi belli bir siyasi çözüm noktasına getirmek. Öyle anlaşılıyor ki, bizim hükümetin kafasındaki de askeri operasyonu Bush ve Gates'in istediği gibi kısa kesme teklifine direnmek değil de onların kafasındaki siyasi çözümle ilgili anlayışlarını konuşmak, paylaşmak.”
“Bu olayların bir bütün olarak değerlendirilmesi” gerektiğini kaydeden Baykal, şöyle devam etti:
“Amerikalı yetkililer bize askeri harekat izni verirken, askeri harekatı kestirirken, Talabani'nin buraya gelmesini bizden talep ederken ne yaptıklarını biliyorlar. Talabani'nin buraya gelişi, Türkiye'nin Irak'a askeri harekatıyla eş zamanlı. Talabani, bir askeri harekat yapılmasaydı Türkiye'ye çağrılabilir miydi? Herhalde çağrılamazdı. Buraya çağrılması, gelişi, Amerika'nın etkisi altındaki kuruluşların burada birden bire siyasi çözüm etrafında bir faaliyete yönelmiş olması... ABD'de anayasa ile ilgili yapılan çalışmalar, askeri harekatın bitişinin Zebari tarafından ilan edilmiş olması, bütün bunlar bizim burada zannettiğimizin ötesinde.
Türkiye'de 'vay, bizi başkaları mı yönetiyor, böyle mi söylemek istiyorsun' diye alınganlık gösteren çevrelerin gözden kaçırmaması gereken bir senaryonun yürütülmekte olduğunu gösteriyor. Ben, bu senaryoya şaşırmıyorum. Beni rahatsız eden bu tablo karşısında Türkiye'nin milli sorumlulukları, duyarlılıkları gözetecek bir karşı planının olmayışıdır. 'Onlarla tam işbirliği içindeler' ithamını yapmak için gerekli veriye sahip değilim. Ama en azından bunu şaşkınlıkla izlediklerini, bunun pir parçası haline dönüşmekte olduklarını görüyorum. Türkiye rotasını, doğrultusunu kaybetmiş bir manzara içinde, birileri tarafından yönlendiriliyor.”
Türkiye'nin bu gelişmeler karşısında sürüklendiğini savunan Baykal, “Bunu gören bir muhalefet partisi konuşacaktır, herkesi uyaracaktır. 'Böyle büyük bir senaryo var, onun bir parçası haline geliyoruz' diyecektir. Bunu yaptığımız zaman bazı çevreler büyük rahatsızlık içine giriyorlar” diye konuştu.
Baykal, bir soru üzerine, Talabani onuruna bu akşam Çankaya Köşkü'nde verilecek yemeğe katılmayacağını belirterek, “Çankaya'nın protokol yemeklerine zaten katılmıyorum. Buna katılmam hiç söz konusu değil” dedi.