Turgay Ä°PEK / DHA
OluÅŸturulma Tarihi: Mart 05, 2008 00:00
Çayla doldurulan viski ve bira şişelerinden plastik bardaklarla içki içip sarhoş olan ve adına "Ermeni" denen birtakım adamlar önce camiyi yakıyor, ezan okuyan imamı asıyor.
AŞKALE'NİN DÜŞMAN İŞGALİNDEN KURTULUŞU BÖYLE KUTLANDI
Ardından da kırık kılıç ve süngülerle kundaktaki bebekleri, hamur açan kadınları katlediyor. SoÄŸuk ve korkudan titreyen öğrenciler ise çığlık çığlığa seyrediyor. Bunun adı da "AÅŸkale’nin Düşman Ä°ÅŸgalinden KurtuluÅŸ Töreni" oluyor.      Â
ERZURUM’un Aşkale İlçesi’nin işgalden kurtuluşunun 90. yıldönümü törenlerinde yine istenmeyen görüntüler ortaya çıktı. Kaymakam Zeyit Şener’in başkanlığındaki komisyonun hazırladığı kurtuluş programını büyük ölçüde belediye organize etti. Ermeni çetecileri belediye işçileri temsil etti. Soğukta bir yandan üşüyen öğrencilerin ve çocukların korkarak izlediği törenlerde sarhoş Ermeniler’in kırık kılıçlar ve süngülerle katliamı sahnelemesi hoş karşılanmadı.
ÇIĞLIKLARLA Tören alanının ortasına koydukları masada, çayla doldurdukları viski, bira şişelerinden plastik bardaklara koyarak içen temsili Ermeniler, komutanlarının çağrısı üzerine Türkler’e yönelik katliam eylemlerine girişti. Temsili olarak camiyi yakan çeteler, ilçede berberlik yapan ve imam rolünü üstlenen başı sarıklı Murat Billur’u ezan okurken yakaladı. İmam, Ermeniler tarafından meydana kurulan darağacında asıldı. Daha sonra bir aileye yönelik saldırı düzenleyen Ermeniler, hamur açan kadını ve kayınpederini süngüleyerek öldürdü. İlköğretim öğrencilerinin yakından ve şaşkınlıkla izlediği bu sahne sırasında kundağa sarılı, beşikte uyuyan oyuncak bebek kılıçlandı. Öğrencilerin çığlık atarak izlediği gösteriler, daha sonra Türk Milis Kuvvetleri’ni canlandıran Aşkale Lisesi öğrencilerinin ilçeye gelerek Ermeni çetecilerini öldürmesiyle son buldu. Kurtuluşun canlandırılmasının ardından İstiklal Marşı eşliğinde göndere bayrak çekildi.
5 BİN ŞEHİT Kurtuluş törenlerinde konuşan Aşkale Belediye Başkanı AKP’li Ahmet Yaptırmış, Ermeniler’in sadece Aşkale İlçesi’nde 5 bin kişiyi şehit ettiğini hatırlatarak şunları söyledi: "Bu insanlık dışı vahşette yanık kokuları, 20 kilometre ötedeki köylerde hissedilmiştir. Hamile kadınların karnındaki yavrular çıkarılıp annesinin gözü önünde katledilmiştir. Katliamı, temsili olarak yeni nesillerin görmesi için her yıl tekrarlıyoruz. İnsanlık tarihinde en utanılacak vahşetlerin yaşandığı çağımızda kurtuluş günlerinin önemi daha iyi anlaşılmalı ve daha iyi bilinmelidir. Milli ve manevi heyecanlarımızın canlı tutulması o günlerin yeniden hatırlanması bizlere şerefli bir gelecek için ışık tutacaktır. Bugün ASALA’nın devamı olan Ermeni terör örgütü PKK’nın kökünü kazımak için uyguladıkları politikalardan dolayı Başbakana ve göz bebeğimiz olan Türk Silahlı Kuvvetleri’mize şehit torunları adına şükranlarımızı arzediyorum."
İçkiyi içiyor imamı asıyor
Tören alanına içki sofrasını kuran Ermeniler, komutanlarının çağrısı üzerine önce camiyi yakıyor. Ardından da ilçede berberlik yapan ve temsili olarak imam rolünü üstlenen Murat Billur’u döve döve meydanda kurulan darağacına asıyor.
Eğitim ve kültür seviyesiyle ilgili
Prof. Dr. Yavuz Aslan (Atatürk Üniversitesi Fen - Edebiyat Fakültesi Tarih Bölümü Öğretim Üyesi) Böyle kutlamalar daha çok eğitim ve kültür seviyesiyle ilgili. Bayramların, kutlama törenlerinin yeniden gözden geçirilmesi gerekir. Bayramlar, artık halkın bayramı olmalı. Halk o coşkuyu yaşamalı, içinde duymalı. Resmiyet içinde yapılan bayramlardan halk birşey hissetmiyor. Ben bile tarihçi olarak bayramları yaşayamıyorum. Bayramlar, protokolun seyretmesi ve beğenmesi için yapılmaz. Cumhuriyeti oluşturan bayramları halkın benimseyeceği bayramlara dönüştürmek gerekir.
Sakınca görmemiştim izleyince beğenmedim
Zeyit Şener (Aşkale Kaymakamı) Komisyon başkanı bendim ama törenler belediyenin koordinatörlüğünde yapıldı. Göreve 19 Ekim’de başladım. Komisyonda her yıl düzenlenen bir tören akışının bulunduğunu belirttiler. Tekrarında bir sakınca görmedim. Ama törenleri izlediğimde Ermeni çetecilerinin sergilediği oyunu beğenmedim. Birinin elinde süngü diğerinin silah, rastgele ateş edip insanları katlediyorlar. Hoş olmayan durumlar. Önümüzdeki yıl Erzurum’da Ermeni’siz kutlanan törenlerin aynısını yapacağız.
Dink’i bu zihniyet öldürdü
Alanur Özalp
(Psikolog) Çocukların yakılması, insanların gözünün oyulması, kadınların ırzına geçilmesi gibi sahnelerin kesinlikle olmaması lazım. Bu çocuk ve ergen psikolojisini alt üst ediyor. Gençlerle ilgili bir sürü kötü olay yaşadık. Hrant Dink ve Rahip Santoro cinayetlerinde gençlerin çok kötü bir şekilde kullanıldıklarını gördük. Neden öldürdün diye sorduklarında "Türklere düşmanlık yapmış, git öldür dediler gittim öldürdüm" dedi. Bu tip olayların acısını ve Türklerin üzerindeki barbar Türkler ifadesini üzerimizden atmak isterken bu tür olaylara sebebiyet verilmemeli.
Ya uygulamaya çalışır ya da depresyona girer
Serdar Alparslan (Çocuk ve Ergen Psikiyatrı) Korku filmlerinde ya da televizyonda buna benzer sahneler izledikleri zaman gece korkuları başlayabilir. Korku nedeniyle yalnız başına dışarı çıkamama, anneye aşırı bağlanma olur. Çocuklar bazen okula da gidemezler güvensizlik hissi oluşur. Cenaze törenlerine de götürmemek lazım. Bu tip şeylerde çocuk algılaması tam olarak gelişmediği için kendisine yapılacak gibi algılar. Arkadaş ilişkileri bozulabilir. Evden çıkmamaya, yalnız kalamamaya yol açar. Depresyon da başlayabilir. Bir kısmı korkuyla geçiştirir ama eğilimli çocuklarda şiddete başvurma nedeni de olabilir. Arkadaşlarına, ailesine bunları uygulamaya çalışabilir.
Yakışmıyor, tarih böyle anlatılmaz
Erzurum’da 12 Mart günü yapılan kurtuluş törenlerinde Ermeni çetelerine 2000 yılından bu yana yer vermediklerini belirten Büyükşehir Belediyesi’nin MHP’li eski Başkanı Mahmut Uykusuz, şunları söyledi: "1999 yılında seçildim. 2000’de Ermeni çetelerinin gösterisini kaldırdık. Şekille bu işler olmaz. Gelecek nesile tarihi bu şekilde anlatamayız. Medeniyeti başlatan, Avrupa’ya, dünyaya taşıyanların evlatlarına böyle törenler düzenlemek yakışmıyor. Şık değil. Kurtuluş törenlerinde bunun yerine folklor gösterisi yapılmalı, şiirler okunmalı. Değişik etkinlikler düzenlenmeli. Birilerinin önünde durup kan akıtmanın, yakıp yıkmanın zamanı artık geçmiştir."