Bakan Çelik'ten, Kanadoğlu'na tepki

Güncelleme Tarihi:

Bakan Çelikten, Kanadoğluna tepki
Oluşturulma Tarihi: Ocak 26, 2008 14:273dk okuma

YARGITAY Onursal Cumhuriyet Başsavcısı Sabih Kanadoğlu'nun, “Türkiye'de türban sorunu yaşanmıyor. Sorun, dinin siyasete alet edilmesi. En büyük sorun ise kişi diktasına doğru gidilmesi” sözlerini değerlendiren Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik, “Bazı çevreler, Türkiye'nin gündemine türban sorununu oturtarak, milletin kafasını bulandırıp, korku pompalıyor” dedi.

Bursa'da, AKP Merkez Yıldırım İlçe Teşkilatı tarafından düzenlenen kahvaltılı toplantıya katılan Bakan Çelik, gazetecilerin sorularını yanıtladı. Bir gazetecinin, Yargıtay Onursal Cumhuriyet Başsavcısı Sabih Kanadoğlu'nun dün Adana'daki bir toplantıda söylediği, “Türkiye'de türban sorunu yaşanmıyor. Sorun, dinin siyasete alet edilmesi. En büyük sorun ise kişi diktasına doğru gidilmesidir” sözlerini hatırlatması üzerine Bakan Çelik, “Herkesin konuşmasından memnuniyet duyuyorum. Herkes görüşünü açık bir şekilde söylemeli. Ancak siyasetin, hükümetin, AKP'’nin yargıya müdahale gibi bir niyeti ne bugün ne dün ne de gelecekte olacaktır. Dün de yoktu, bugün de yok, gelecekte de olmayacak” diye konuştu.

KORKU POMPALIYORLAR
Türkiye'de vatandaşları mutsuz eden alanlar, karanlık noktalar bulunduğunu belirten Bakan Çelik, bunların aydınlatılması ve şeffaf bir şekilde tartışılmasının, çözüm yolundaki gayretlerin sisteme ve yargıya müdahale olarak algılanmasının çok yanlış olacağını vurguladı. Hükümet olarak icraatlarını, düşünceleri açık bir şekilde kamuoyu ile paylaştıklarının altını çizen Bakan Çelik, “Bizim kafamızın önünü, arkasını yıllardır tartışıyorlar. Kafamızın ne önünde, ne arkasında, ne de yanında farklı bir düşünce hiç olmadı. Neye inandıysak, onu bütün saflığımız ve samimiyetimizle paylaştık. Bazı çevreler, Türkiye'nin gündemine türban sorununu oturtarak, milletin kafasını bulandırıp, korku pompalıyor” dedi.

‘TÜRBAN SORUNU YASAL DEĞİL, İDARİ BİR PROBLEMDİR’
Bakan Çelik, türban meselesinin yasal bir dayanaktan kaynaklanmadığını belirterek, “Bu problem, yasal bir dayanaktan değil, idari problemlerden kaynaklanıyor. Bu bittiğinde, kimseyi rahatsız edecek bir ortam çıkmayacak. Eğer bazılarının dediği gibi istismarcılar varsa, o istismarcıların da ortadan kalkacağı düşüncesindeyiz. Bu sorunu başka yerlere çekmek, laik, demokrat, sosyal bir hukuk devleti için, bunu bir rövanş, sistemle bir mücadele noktasına dönüştürmeyi, hiçbir yere sığdırmak mümkün değil” diye konuştu.

Hazırlanan Sosyal Güvenlik Yasası ile ilgili bilgiler veren Bakan Çelik, yasanın 15 gün içerisinde TBMM Genel Kurulu’na getirileceğini açıkladı. Yasanın büyük bir devrim niteliğindeki parametreleri içerdiğine dikkat çeken Bakan Çelik, Türkiye'nin gelecek yüz yılını ilgilendiren bir yasal düzenleme olduğunu söyledi.

Yasal düzenleme ile ilgili tartışmaların önümüzdeki günlerde abartılarak yapılacağını beklediklerini vurgulayan Çelik, “Bu mevcut sistem artık gitmiyor. Ama bazıları ucuz siyasi sloganlarla bu düzenlemeyi eleştiriyorlar. Neye ve ne amaçla itiraz ediyorsun? Çok sağlıklı argümanlarla, bilimsel bir temele dayanmadan yapılan itirazlarla karşı karşıya kalıyoruz” dedi.

Yapılacak yasal düzenlemeyle hastanede yatan hastalardan yüzde 1 oranında alınacak katkı payı konusuna da değinen Bakan Çelik, “Efendim yatan hastalardan yüzde 1 katkı payı alacağız diye eleştiriyorlar. Biz de doktorlara sorduk. ‘Bir hasta hastanede yatarsa, ortalama gideri ne tutar’ diye. Doktorlar ise ortalama bin ya da en fazla 2 bin YTL tutar’ dedi. Bu bin YTL’nin yüzde 1’i nedir? 10 lira vereceksiniz katkı payı olarak. Amacımız, vatandaştan sosyal güvenlik sistemine bir maddi katkı değil. Biz her kesilen faturalara vatandaş sahip çıksın istiyoruz. ‘Nasıl olsa herşeyi devlet ödüyor’ mantığı içinde kimsenin olmasını istemiyoruz. Yani kendi cebinden çıkan paraya hassasiyet gösteren bir vatandaşın, devlet ödüyor anlayışında olmamasını istiyoruz, ‘34 milyonun sağlık harcamalarını devlet karşılasın’ denmesin. Bu devlet 34 milyonun sağlık harcamalarını nereye kadar karşılasın? Hastanın hastane masrafı 200 bin YTL bile olsa, en fazla ödeyeceği miktar 180 YTL. Ancak öyle bir anlayış sergileniyor ki, bir hasta hastanede yattığında, o vatandaşı soyup soğana çevirecek bir uygulama geliyormuş gibi lanse ediliyor” dedi.

‘10 MİLYON 700 BİN KAYIT DIŞI ÇALIŞAN, UTANÇ TABLOSUDUR’
Yeni düzenleme yapılan çalışmalardan birinin de istihdam paketi olduğunu vurgulayan Bakan Çelik, bu düzenlemeyle işverenin üzerindeki yükü hafifleterek, kayıt dışı çalışan sorununu ortadan kaldırmak olduğunu kaydetti. Bakan Çelik konuyla ilgili şunları söyledi:

“10 milyon 700 bin kayıt dışı çalışan, Türkiye için utanç tablosudur. Bunun ortadan kalkması için bir çok tedbirin yanı sıra ağır cezai müeyyidelerde getirdik. İşveren bundan sonra hapis cezasını da görecek. Ama ne zaman? İşverenin yüklerini hafiflettikten, prim borçlarını indirdikten, zorunlu istihdamı büyük ölçüde üzerinden kaldırdıktan sonra. İşverenin önünü açtıktan sonra diyeceğiz ki ‘Arkadaş, kayıt dışı çalışma dönemin bitmiştir. Her şey kayıt altına olacak’ Bu düzenlemeyle 3 çalışan bir emekliye bakar duruma gelecek.”
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!