AKP’nin teklifi üniversite için
Güncelleme Tarihi:
Turan YILMAZ - Bülent SARIOĞLU/ANKARA
Oluşturulma Tarihi: Ocak 24, 2008 00:002dk okuma
AKP türbana serbestlik için MHP’ye Anayasa’nın 3 maddesinde değişiklik getiren mini paket önerdi. MHP ile temasları yürüten AKP Grup Başkanvekili Ergin teklifin kamu çalışanları ile ilköğretim ve liseyi kapsamadığını belirterek, "Sadece yükseköğretim noktasında" dedi.
AKP ile MHP arasında başlayan türbana serbestlik arayışı, Anayasa’da 3 maddelik mini değişiklik paketine dönüştü. Türban serbestisinin üniversitelerle sınırlı kalmayacağı, giderek kamu çalışanlarını ve hatta ilköğretim düzeyine kadar ineceği iddialarına karşın AKP Grup Başkanvekili Sadullah Ergin, teklifin kamu çalışanları ile ilköğretim ve liseyi kapsamadığını belirterek, "Değişiklik teklifimiz sadece yükseköğretim noktasındadır" dedi.
AKP’nin türban komisyonu, MHP’ye verilmek üzere hazırladığı paketi AKP Merkez Yürütme Kurulu üyelerine sundu. Başbakan, "Çözüm için elinizden geleni yapın" diyerek, MHP ile temasları sürdürmesi için Grup Başkanvekili Sadullah Ergin’e yetki verdi. Ergin ile MHP yöneticileri arasında dün metin trafiği yaşandı. AKP’nin hazırladığı paket üzerinden gün boyunca telefon görüşmeleri yapıldı. MHP’nin, Anayasa’nın "Kanun önünde eşitlik" başlıklı 10. maddesindeki teklifine karşı AKP, 10. maddenin yanı sıra, "Temel hak ve hürriyetlerin sınırlanması" başlıklı 13. madde ile "Eğitim ve öğrenim hakkı ve ödevi" başlıklı 42. maddeyi kapsayan üç maddelik teklif sundu. AKP’nin paketindeki şifreler şöyle:
10. MADDE MHP’nin teklif ettiği "Her türlü kamu hizmetinin sunulmasında ve bu hizmetlerden yararlanılmasında" ifadesi yeniden düzenlendi. Serbestliğin memurlara uygulanmaması amacıyla "Kamu hizmetlerinde" şeklinde daha genel bir ibare getirildi. AKP’liler, böylece "sadece hizmet alanı" hedefleyen bir serbestlik öngörüldüğünü savunuyor.
13. MADDE Temel hak ve hürriyetlerin sınırlanmasıyla ilgili hükümde yeni bir kriter getirildi. "Mahkeme gerekçelerinin özgürlüklerin sınırlandırılmasına yönelik kullanılamayacağı" ifadesi eklendi. Böylece Anayasa Mahkemesi’nin "ikinci türban kararı" olarak bilinen 1991 kararının geçersiz kılınması amaçlandı. Mahkeme, 1991’de YÖK Yasası’na eklenen "Yürürlükteki kanunlara aykırı olmamak kaydı ile yükseköğretim kurumlarında kılık ve kıyafet serbesttir" ifadesini iptal etmemiş, ancak gerekçedeki yorumuyla türbanı bunun dışında tutmuştu. Hukuk içtihadında "yorumlu ret" olarak anılan bu karar, Danıştay’ın yasak gerekçelerine dayanak oldu.
42. MADDE Üniversitede serbestliği düzenleyen ana hüküm "Eğitim ve öğrenim hakkı ve ödevi" başlıklı bu maddede düzenlendi. 1991’deki yasadan esinlenilerek, Anayasa’ya "Kılık ve kıyafetinden dolayı hiç kimse yükseköğrenim hakkından mahrum bırakılamaz" ifadesi önerildi. AKP komisyonu, alternatifler arasında yer alan "Ceza hukukuna ve genel ahlaka aykırı olmamak şartıyla" ifadesine ise sıcak bakmadı.
BAHÇELİ DOĞRU BULMADI AKP’nin teklifiyle ilgili ilk değerlendirmeyi yapan MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin, teklifte yer alan kılık kıyafet kavramlarının anayasaya girmesini doğru bulmadığı öğrenildi.
AKP’nin türban komisyonu, MHP’ye verilmek üzere hazırladığı paketi AKP Merkez Yürütme Kurulu üyelerine sundu. Başbakan, "Çözüm için elinizden geleni yapın" diyerek, MHP ile temasları sürdürmesi için Grup Başkanvekili Sadullah Ergin’e yetki verdi. Ergin ile MHP yöneticileri arasında dün metin trafiği yaşandı. AKP’nin hazırladığı paket üzerinden gün boyunca telefon görüşmeleri yapıldı. MHP’nin, Anayasa’nın "Kanun önünde eşitlik" başlıklı 10. maddesindeki teklifine karşı AKP, 10. maddenin yanı sıra, "Temel hak ve hürriyetlerin sınırlanması" başlıklı 13. madde ile "Eğitim ve öğrenim hakkı ve ödevi" başlıklı 42. maddeyi kapsayan üç maddelik teklif sundu. AKP’nin paketindeki şifreler şöyle:
10. MADDE MHP’nin teklif ettiği "Her türlü kamu hizmetinin sunulmasında ve bu hizmetlerden yararlanılmasında" ifadesi yeniden düzenlendi. Serbestliğin memurlara uygulanmaması amacıyla "Kamu hizmetlerinde" şeklinde daha genel bir ibare getirildi. AKP’liler, böylece "sadece hizmet alanı" hedefleyen bir serbestlik öngörüldüğünü savunuyor.
13. MADDE Temel hak ve hürriyetlerin sınırlanmasıyla ilgili hükümde yeni bir kriter getirildi. "Mahkeme gerekçelerinin özgürlüklerin sınırlandırılmasına yönelik kullanılamayacağı" ifadesi eklendi. Böylece Anayasa Mahkemesi’nin "ikinci türban kararı" olarak bilinen 1991 kararının geçersiz kılınması amaçlandı. Mahkeme, 1991’de YÖK Yasası’na eklenen "Yürürlükteki kanunlara aykırı olmamak kaydı ile yükseköğretim kurumlarında kılık ve kıyafet serbesttir" ifadesini iptal etmemiş, ancak gerekçedeki yorumuyla türbanı bunun dışında tutmuştu. Hukuk içtihadında "yorumlu ret" olarak anılan bu karar, Danıştay’ın yasak gerekçelerine dayanak oldu.
42. MADDE Üniversitede serbestliği düzenleyen ana hüküm "Eğitim ve öğrenim hakkı ve ödevi" başlıklı bu maddede düzenlendi. 1991’deki yasadan esinlenilerek, Anayasa’ya "Kılık ve kıyafetinden dolayı hiç kimse yükseköğrenim hakkından mahrum bırakılamaz" ifadesi önerildi. AKP komisyonu, alternatifler arasında yer alan "Ceza hukukuna ve genel ahlaka aykırı olmamak şartıyla" ifadesine ise sıcak bakmadı.
BAHÇELİ DOĞRU BULMADI AKP’nin teklifiyle ilgili ilk değerlendirmeyi yapan MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin, teklifte yer alan kılık kıyafet kavramlarının anayasaya girmesini doğru bulmadığı öğrenildi.