CİHAN
Oluşturulma Tarihi: Ocak 16, 2008 15:562dk okuma
Hakkında ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası ile dava açılan PKK'nın kaçırdığı 8 asker arasında yer alan Er Ramazan Yüce'nin avukatı Dinçel Aslan, delillerin karartılması ve güvenlik zafiyetinden dolayı, Tabur Komutanı Yarbay Onur Dirik ve bazı komutanların tutuklanması istemi ile suç duyurusunda bulunacağını söyledi.
Er Yüce'nin avukatı Dinçel
Aslan, müvekkilinin kendisine yönelik olarak basında çıkan haberlerdeki suçlamaların yersiz olduğunu dile getirdiğini belirterek, daha çok askeriye içersindeki güvenlik ve disiplin zafiyetinin olduğunu aktardığını söyledi.
Aslan, "Müvekkilim dosya içersinde yer alan Uzman Çavuş Halil Kılıçman'ın telsiz tercümesi ile ilgili ifadelerinin yanlış olduğunu söyledi. Telsiz konuşmalarını gün olarak değil tarih olarak tercüme ettiğini, eğer herhangi bir yanlışlık yapılmış ise bu yanlışlığın Halil Kılıçman'a ait olduğunu aktardı. Bir çok hakim tepelerde askerlerin bulunmadığını, 2 mevzinin boş olduğunu açık bir şekilde dile getirdi" dedi.
Avukat Aslan, delillerin tam olarak toplanmadığını savunarak, delillerin karartıldığını ileri sürdü.
Aslan, "Bu konuda başta Yarbay Onur Dirik olmak üzere birkaç rütbelinin tutuklanması gerekirdi. Asıl tutuklanması gerekenlerin bu askerlerin olmayacağını düşünüyoruz. Delillerin karartılması ve güvenlik zafiyetinden dolayı Yarbay Onur Dirik ve bazı rütbeliler hakkında tutuklanma istemi ile askeri savcılığa suç duyurusunda bulunacağız" şeklinde konuştu.
Müvekkilinin çatışma başladığı sırada dinlenme çadırında olduğunu ve kendisi ile birlikte bulunan 23 askerin çoğunun kaçtığını iddia eden Aslan, müvekkilinin kaçmayarak çatıştığını savundu.
Dağlıca baskınında ciddi bir güvenlik zafiyetinin olduğunu düşündüklerini ileri süren Aslan, "Bu kaygılarımızı dosyadaki tanık ve şüphelilerin ifadelerinden anlıyoruz. Çatışma öncesinde termal kameradan örgüt mensuplarının görüntüleri alınmış ve telsiz konuşmaları takip edilmiş. Yine çatışma başladıktan 4 saat sonra helikopter çatışma bölgesine gelmiş. Helikopterlerin gelişiyle çatışma büyük oranda sona ermiş. Eğer Çağdaş Üsteğmen'in helikopter talebi zamanında yerine gelmiş olsaydı bu zayiat verilmemiş olacaktı" dedi.
'Er Yüce, ülkesini sevdiği için geri döndü'
Avukat Aslan, müvekkilinin örgüt elemanları ile yapılan samimi konuşmaları tamamen Kürtçe bilmesinden kaynaklandığını ifade ederek, şunları söyledi: "Bu sebeple örgüt elemanları ile rahat konuşmuştur. Yasadışı örgüt elemanları müvekkilime kampta bulunduğu sırada birkaç alternatif sunmuştur. İsterse Avrupa'ya gönderilebileceği veya örgütte kalabileceği belirtilmesine rağmen kendisi vatanını ve ülkesini sevdiğini belirterek ülkesine dönmüştür"