Seyit ERÇİÇEK/İSTANBUL
Oluşturulma Tarihi: Ocak 09, 2008 00:001dk okuma
Kendilerini "derin devlet" ve Yeşil kod adlı Mahmut Yıldırım’ın sağ kolu olarak tanıtan çetenin elebaşısı olduğu iddiasıyla tutuklanan Orhan Aykut, yalan söyleme hastası (mitoman) olduğunu ileri sürdü.
Orhan Aykut "suç işlemek için örgüt kurmak ve bu örgüte üye olmak", "silah bulundurmak" ve "yağma" suçlamalarıyla çıkarıldığı İstanbul 12. Ağır Ceza Mahkemesi’ndeki ifadesinde "Eviminin kirasını dahi verememekteyim. Çete lideri olmam için mal varlığımın çok iyi olması gerekir" dedi. İşadamı Zübeyir Altıntaş’ın suçlamalarını da reddeten Orhan Aykut, şunları söyledi: "Benim yalan söyleme gibi bir huyum ve hastalığım vardır. Bunu herkes bilmektedir. Bir sürü kişiye yalan söyledim. Yaptığım telefon görüşmelerindeki konuşmaların da gerçekle hiçbir ilgisi olmayıp uydurduğum konuşmalardır."
KİMSE DİNLEYEMEZ Diğer tutuklu Mehmet Salih Aydar ise şunları söyledi: "Kendimi Orhan Aykut için yaktım. Sadece arkadaşım bu olaydan yararlansın, itibarı olsun diye onun her söylediğine gerçeği bildiğim halde "doğrudur" dedim. Orhan bana ’Benim telefonumu Pentagon bile dinleyemez, rahat konuş’ dediği için her söylediklerine ’evet’ diyordum. Telefonların dinlendiğini bilseydim yalanlarına ortak olmazdım."
4 TUTUKLAMA KARARI Çetenin çökertildiği Matkap Operasyonu ilgili soruşturmayı yürüten İstanbul Cumhuriyet Savcısı Hikmet Usta, dün, aralarında mahkeme kararı ile adını Bedirhan Esenlik diye değiştiren Zakir Selvi’nin de aralarında bulunduğu 8 kişinin serbest bırakılmasına itiraz etti. Mahkeme itiraz üzerine Zakir Selvi, Hasan Kılınç, Mahmut Kılınç ve Mehmet Mucip Seven hakkında gıyabi tutuklama kararı verdi.