Yalçın DOĞAN
Oluşturulma Tarihi: Kasım 16, 2007 09:452dk okuma
KATOLİK Üniversitesinde İslami Bilimler Kürsüsü. Her faniye kolay kolay nasip olacak gibi değil.Geçenlerde tesadüfen bir
Hollanda radyosunu dinlerken ilginç bir
haber-röportajla karşılaşıyorum. Habere göre:
Avustralya’da Ulusal Katolik Üniversitesi Melbourne kampusunda Fethullah Gülen İslami Bilimler Kürsüsü açılıyor.
Haberi açıklayan Avustralya Kültürlerarası Diyalog Merkezi. Haberi dinledikten sonra, anılan merkezin sitesinde haberle ilgili ayrıntıları görüyorum.
KATILIMCI KADRO
Kürsü 23 Kasım’da açılıyor. Açılışı Victoria Valisi yapıyor.
Fethullah Gülen Melbourne’de kürsü açar da, Türkiye’den buna katılım olmaz mı? Katılacak olanların listesi, ulaşabildiğim kadarıyla, şöyle:
AKP milletvekilleri Reha Çamuroğlu, Celal Erbay, Yusuf Ziya İrbec, Vahit Kirişçi, değişik üniversitelerden çoğu ilahiyatçı
Prof. Nazif Gürdoğan, Prof. Ahmet Güç, Prof. Recep Kaymakcan, Prof. Hüseyin Algül, Prof. Abdullah Özbek, Prof. Suat Yıldırım, Prof. Alpaslan Açıkgenç, Prof. Hüseyin Elmalı, Prof. Ali Şerif Tekalan, ayrıca
Prof. Mete Tunçay, Prof. Doğu Ergil, Prof. Eser Karakaş, Yazarlar ve Gazeteciler Vakfı Yayın Yönetmeni
Faruk Tuncer, Sağlık eski Bakanı
Bülent Akarcalı, Yeni Şafak’tan
Fehmi Koru.
Ayrıca, isimlerine ulaşamadığım yirmi kadar işadamı. Liste mükemmel.
Bu vatandaşlarımız açılışa katılacak ve belki de bir panelde konuşacak. Ne konuşacak? Dinler arası diyalog mu,
Fethullah Gülen’in fazileti mi?
SİPERLERDEN ÇIKTILAR
Katolik üniversitede İslami kürsü açmak, dinler arası diyaloğun bir parçası olarak sunuluyor. Aslında fena fikir değil.
Ancak, açılacak kürsünün adı
Fethullah Gülen Kürsüsü olunca işin peşine düşmek gerekiyor. İçerde ve dışarda Fethullahçılar siperlerinden çıkmış, sürekli hücuma hazır gibi.
Örneğin, bir süre önce de,
Londra’da bir konferans düzenleniyor.
Fethullah Gülen’in kimliği, başarıları, öğretisi üzerine. Birileri oraya gidiyor, ardından allı ballı övgüler düzüyor. Bilinen kalemler.
Şimdi de, taaa Avustralya. Üstelik, bu kez bir kürsü kuruluyor. Olayın
mali cephesi, bu organizasyon, bu işlerin nasıl kotarıldığı sır.
Sır olmayan yönü ise,
Nurcu harekete iktidar desteği. Pervasızca. İktidarın kendi içindeki
Nakşilerle Fethullah arasındaki bağlar günden güne su geçirmez hale geliyor.
İktidar-Fethullah ilişkisinde desteğin boyutları beş kıtaya yayılıyor.
Sonuç, Londra’dan Melbourne’a kadar uzanan bir hareket.
Devir, şimdi o devir.
YALÇIN DOĞAN'IN BUGÜNKÜ DİĞER YAZISINI OKUMAK İÇİN TIKLAYIN...