Güncelleme Tarihi:
Sakık'ın arkadaşı ve terör yazarı Tuncer Günay'a yazdığı 10 Ekim tarihli mektupta ilginç değerlendirmeler yer aldı. Sakık mektubunda, Kara Kuvvetleri Komutanı Orgeneral İlker Başbuğ'un, bir süre önce Diyarbakır'da yaptığı, "Devlet terör örgütünün insan kaynaklarını kurutamadı, gençlerin dağa çıkmasını önleyemedi" tespitinin haklılığını ortaya koydu. Başbuğ'un, "Çocuklarını dağdan indirmeye ikna etmeleri için ailelerle ilişki kuracaklarını" söylediğini de anımsatan Sakık, şunları vurguladı:
ÇIKIŞ ÖNLENİRSE İNİŞ SAĞLANIR
"Bence de gençlerin dağa çıkmaları engellenemez ve dağdakilerin aşağı inmeleri sağlanamazsa, hiçbir askeri operasyon, ekonomik ve sosyal tedbir tek başına istenen başarıyı getiremez. Zaten dağa çıkmak ile dağdan inmek, birbirine bağlı. Dağa çıkmanın önü alınırsa, dağdan inme o kadar kolaylaşır. Eğer, dağa çıkışlar devam ederse; ne yapsanız dağdakileri indiremezsiniz.
ESKİ-YENİ FARKI
Geçmişte çocukları dağa çıkan aileler, çocuklarını ikna edip indirmek için akla hayale gelmeyen yöntemler uygularlardı. O dönemde dağda olmanın aileye getireceği siyasi, ekonomik rant yoktu. Hatta, o aile çevre içinde tecrit durumundaydı. Ama, 30 yılda bu konuda da bir değişim yaşandı.
DTP'LİLERİN DAĞDA YAKINLARI VAR
Şu anda çocukları dağda olanlar, dağda kimsesi olmayanlardan daha fazla siyasi ve ekonomik rant sağlayabiliyorlar. Örneğin, çocukları dağda olan ya da dağda vurulan ailelerden birileri belediyelere alınıyor, belediye imkanlarından yararlandırılıyor. DTP milletvekilleri ve yöneticilerinin hemen tamamının vurulmuş veya dağda yakını bulunuyor.
DAĞIN RANTI
Abdullah Öcalan ismi olmasaydı Mehmet Öcalan belediye başkanı olamazdı. Kız kardeşim Adife Sakık dağda vurulmasa, benim 18 yılım dağda geçmese, Sırrı Sakık milletvekili olamazdı. Ahmet Türk, PKK'ya militan verdiği için DTP'nin başında.
ÇOCUKLARININ KANIYLA YAŞIYORLAR
Aileler, örgüte katılan çocuklarının kanıyla yaşamaya başlamışken, çocuklarını dağdan indirme çabasına gireceklerini hiç sanmıyorum. Bunu kendi ailemden biliyorum. Ben ve kardeşim Arif, dağdan indiğimiz için ailemizden yemediğimiz söz kalmadı. Hakaretle yetinmeyip, bize ambargo uyguladılar. On yıldır kendi kendimizle başbaya bırakıldık. Bize, 'dağda ölseydiniz ama inmeseydiniz, toplum içinde başımızı kaldıramıyoruz. Bari siyasi savunma yapın' diyorlardı. Üvey annem, 'ailenin bu kadar emeği, kanı boşa mı gidecek' diyordu.
DAĞDAN İNDİRMEK İÇİN
Bu ateşte yanan ailesi değil, militanın kendisi. Doğrudan militana ulaşmak daha zor, daha karmaşık olsa da uzun vadede sonuç veren bir yaklaşımdır. Devletin resmi görevlilerinın, güvenlik güçleriyle militana ulaşması imkansız. Bunu, örgütten kopan militanlar yapabilir. Çünkü, en çok onlar birbirlerinin dillerinden anlayabilirler.