Güncelleme Tarihi:
Milletvekillerinde olduğu gibi Cumhurbaşkanı seçilmek için ilköğretim mezunu olmak yeterli sayılabilecek. Dikkat çeken düzenlemeler şöyle:
BAŞKOMUTAN’A ORTAK
TBMM’nin toplantı halinde olmadığı sırada ülkenin ani bir silahlı saldırıya uğraması durumunda, Cumhurbaşkanı’nın Türk Silahlı Kuvvetleri’nin kullanılmasına karar verebilmesi "Başbakan’ın teklifi" şartına bağlandı. Başbakan teklifte bulunmadıkça başkomutan savaş ilan edemeyecek. Gerekçede, "Başbakanın ülke savunması bakımından da siyasi sorumluluğu bulunuyor" denildi.
JANDARMASIZ MGK
MGK’dan Jandarma Genel Komutanı çıkarıldı. Bu kurumu, İçişleri Bakanı’nın temsil etmesi yeterli görüldü.
YASA GİBİ
Anayasa hükümleri hukuk sisteminde temel hukuk kuralları olarak geçecek. Gerekçedeki açıklamaya göre, Anayasa hükümleri gerektiğinde mahkemelerce yasalar gibi uygulanacak.
İLKÖĞRETİM YETERLİ
Bir alternatifte Cumhurbaşkanı seçilebilmek için yüksek öğrenim görmüş olma şartının kaldırılması önerildi. Milletvekillerinde olduğu gibi ilköğretim yeterli sayıldı.
YEMİNE AYIKLAMA
"Milletin huzur ve refahı, milli dayanışma ve adalet anlayışı içinde" ibareleri, anlamlarının geniş, belirsiz ve takdire elverişli oldukları gerekçesiyle anayasadan ayıklandı. Milletvekili yemininden de "Toplumun huzur ve refahı, milli dayanışma ve adalet anlayışı içinde herkesin insan haklarından ve temel hürriyetlerden yararlanması ülküsünden" ifadeleri çıkarıldı.
EYLEM ŞARTI
Devlet bütünlüğünü bozma hedefi bile söz konusu olsa, temel hakların sınırlanması için "faaliyet" değil "eylem" şartı aranacak.
ÖDEV YOK HAK VAR
Temel hak ve hürriyetlerle ilgili bölümden "ödevler" sözcüğü çıkarıldı. Haklara sahip olmanın önşartı olmayacak.
KÖTÜ MUAMELE
Eziyetten daha kapsamlı olan "kötü muamele" kavramı benimsendi. Kötü muamele; savaş ve seferberlik dahil olağanüstü şartlarda bile uygulanamayacak bir yasak olarak düzenlendi.
YAYIN YASAĞI
Masumiyet karinesini ihlal eden yayın yapılmayacak. Özellikle soruşturma ve kovuşturma aşamalarında kişilerin kimlikleri yayınlanamayacak.
DİKTATÖRLÜK ÇIKTI
Siyasi partilere yönelik "Sınıf veya zümre diktatörlüğünü veya herhangi bir diktatörlüğü amaçlayamaz" şeklindeki yasak, soğuk savaş dönemi anlayışını yansıttığı ve gereksiz kaldığı görüşüyle kaldırıldı. Bunları savunan parti, genel ilkelere göre sorgulanacak.
KUSURLU MEMUR
Kamu hizmeti görevlilerinin şahsi kusurlarından doğan tazminat davaları kendilerine ödettirilecek.
BAŞLANGIÇ YOK
Başlangıç bölümünün Anayasa’ya dahil olmadığıyla ilgili hüküm metne eklendi. Başlangıç, anayasallık denetiminde "ölçü norm" olmaktan çıkarıldı. Gerekçesinde, "Anlamsız ve gereksiz tartışmaların önüne geçilmiştir" denildi. Anayasa Mahkemesi’nin türbanla ilgili kararlarında başlangıç bölümüne atıf yapılmıştı.
TÜRK KISALTMASI
Türk Devleti yerine "Türkiye Cumhuriyeti"ni ifade etmek üzere "Devlet" kelimesi tercih edildi. Gerekçede, "Anayasa’da karşılığı olmayan Türk Devleti ifadesi yerine daha doğru bir ifade benimsenmiştir" denildi.
Antik Yunan’a atıf
YENİ Anayasa’nın gerekçesinde Antik Yunan metinleri referans alındı. Gerekçede, "Demokrasinin ana anlamı, Antik Yunan’dan bu yana çok değişmemiştir. Ünlü Yunan tarihçi Tukidides ’Anayasamıza... demokrasi adı verilir; çünkü iktidar azınlığın değil, çoğunluğun elindedir’ demişti" denildi.
Tüm gücümüzle karşı çıkarız
İSTANBUL Üniversitesi yeni Anayasa çalışmalarında Cumhuriyetin kuruluş felsefesinin, milli birlik ve bütünlüğün teminatı olduğunun gözden kaçırılmaması gerektiğini belirtilerek, bu hedeflerden sapmanın yaratacağı tehlikeye tüm güçleriyle karşı çıkacaklarını açıkladı. İstanbul Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mesut Parlak, İstanbul Üniversitesi Senatosu’nun yeni Anayasa hazırlama çalışmalarıyla ilgili görüşlerini basın toplantısında şöyle açıkladı: "Bu Anayasa’nın Türk ulusunu geleceğe taşıyabilmesi, Atatürk ilkelerini, laikliği, Cumhuriyet kazanımlarını tartışmasız bir şekilde temele almasıyla sağlanabilir. Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluş felsefesinin, milli birlik ve bütünlüğümüzün teminatı olduğu hiçbir şekilde gözden uzak tutulamaz. Türk ulusuna ait tüm değerler bu Anayasa içinde mutlaka korunmalıdır. Bu hedeflerden sapmak, ülkemizin geleceği için son derece tehlikeli olacaktır."