Paşa'nın gözlerinin dolduğu an
Güncelleme Tarihi:
Ankara Bilkent Üniversitesi Odeon Açıkhava sahnesinde müthiş bir gece…
 |
| Fatih ÇEKİRGE |
Fenerbahçe’nin 100. yıl gecesi…
Bilkent Senfoni Orkestrası ve Devlet Korosu eşliğinde Fazıl Say piyanosunun tuşlarından geceyi sarı-lacivert bir ritme boyuyor…
Hemen önümde Genelkurmay Başkanı Org. Yaşar Büyükanıt ve eşi Filiz Hanım yanında Başkan Aziz Yıldırım…
Fazıl Say’ın Fenerbahçe Senfonisi’ni dinliyorum…
O bariton çıkış Fenerbahçe diye geceyi çınlatırken bir ara bakıyorum Org. Büyükanıt Paşa’nın gözleri doluyor…
Gerçek bir Fenerbahçe aşığı…
Paşa eğilip şöyle diyor:
-Fatih, biliyorsun bu gece daha önce yapılacaktı. Ancak o gün vatan evlatlarımızın şehit haberi gelince içim elvermedi. Sağolsun Aziz Başkan da bugüne erteledi.
Doğrusunu söylemek gerekirse Fazıl Say’ın senfonisini dinlerken Aziz Başkan’ı yürekten kutluyorum. Çünkü Fenerbahçe yöneticisi bir ilki yaptı. Türkiye’nin dünya çapındaki gururu Fazıl Say’ın bu bestesini sarı-lacivert renklerle dünyaya taşıdı…
Gece şehitlere saygı duruşu ile başladı. 10. yıl Marşı ile kapandı…
Ama Aziz Yıldırım öyle bir kişilik ki Ankara’da da durmuyor.
Gece Fenerbahçe yönetimiyle Papermoon'da geç saatlere kadar süren bir yemek yiyoruz…
Aziz Yıldırım bir espri yapıyor, Nihat Özdemir devam ediyor, Mahmut Uslu gülüyor… Asbaşkan Murat Özaydınlı ve Stattan Sorumlu yönetici Ömer Temelli sohbete katılıyor.
Ve o gece öğreniyorum ki Fenerbahçe Ankara’ya çok büyük bir yatırım için kolları sıvamış. İncek’te müthiş bir arazi alınmış…
Sosyal tesisler, bir yeşil saha, yüzme havuzları ve sporcular için otel…
Aziz Yıldırım bu yatırımı anlatırken gözlerinin içi parıldıyor. Yıllarca Ankara’da yaşamış biri olarak büyük kulüplerin sürekli olarak İstanbul’a yatırım yapmalarına karşı Fenerbahçe’nin Başkent’e taşıdığı bu yatırım heyecanının alkışlamamak elde değil…
Evet…. Hangi takımı tutarsanız tutun, Aziz Yıldırım ve arkadaşlarının Türk sporuna getirdikleri yatırım ve rekabet duygusu kulüp fanatizminin çok üzerine çıkmıştır…
Ankara’dan bir Fenerbahçe senfonisi geçti. Fazıl Say’ın esrik ruhundan büyülü parmaklarına doğru uzanan sarı-lacivert bir senfoniydi bu…