Fatih ÇEKİRGE
Oluşturulma Tarihi: Temmuz 09, 2007 09:58
DENİZ Kuvvetleri Komutanı, Akdeniz’in en büyük deniz güçlerinden birisinin de komutanı demektir.
Emrinde kruvazörler, denizaltılar, uçaklar, helikopterler, firkateynler ve binlerce denizci vardır.
Üç denizin hákimidir.
Karadeniz’den Marmara’ya, oradan Ege ve Akdeniz’e kadar denizlerin altı da üstü de ondan sorulur.
Öyle büyük ihaleler için karar verir ki, her bir imzası milyar dolardır.
İşte böyle bir komutan şimdi karşılıksız çek verenlerle, hırsızlarla, dolandırıcılarla aynı koğuşta yatıyor.
Hapiste...
Bu inanılmaz olayı sessizce geçtik.
Eski Deniz Kuvvetleri Komutanı
İlhami Erdil, neden hapse girdi?
- Milyar dolarlık ihalelerde yolsuzluk mu yapmıştı?
- Rüşvet mi almıştı?
- Milyar dolarlık bir firkateyn ve denizaltı filosu ihalesine fesat mı karıştırmıştı?
- İsviçre’de hesapları mı bulunmuştu?Hayır hiçbiri...
Suç listesinin bir bölümü şudur:
- 1.5 ton çikolata alımı.
- 60 bin paket sigara.
- 3 bin adet bardak.
Vazo ve benzeri süs eşyası alımları.
Aslında bu rakamlara bakınca olacak şey değil diyorsunuz? Alımları eşi
Füsun Hanım yapmış.
3 yılda 1.5 ton çikolatayı kim yer, her yıl 1000 bardağı kim kırar, o da belli değil.
Ama bilinen bir şey var ki,
Füsun Hanım’ın alımları çok önemli.
Kruvazör, denizaltı, firkateyn faturalarında bir şey yok. Paşa onları almış.
Ama,
Füsun Hanım’ın alımları felaket.
1.5 ton çikolata için gösterilen adres sahte.
İşte mesele de burada.
Paşa komutanlık makamında, Limni Adası’ndaki Yunan askeri üssüne karşı dinleme faaliyeti için özel radar sipariş ederken Füsun Hanım da bardak ve vazo siparişi veriyormuş.
İnanılmaz olan bu.
Bu manzarayı iki komutan konuşurken birisi şöyle bitiriyor sözünü:
- Üç denize hákim oldu ama karısına hákim olamadı?
Bence meselenin yolsuzluk boyutundan çok daha önemli bir boyut bu.
Her erkeğin arkasındaki aynaya gizlenmiş...
Gölgede gizli; ışığı görünce
Matahari’den
Hürrem Sultan’a kadar uzanan bir boyut.