Köprüden atlayan İpek, evlilik hazırlığındaydı
Güncelleme Tarihi:
Taylan YILDIRIM/ İZMİR,(DHA)
Oluşturulma Tarihi: Aralık 25, 2006 14:42
İSTANBUL'da geride, ‘Yavaş yavaş delirdim. Kimse farketmedi’ yazılı intihar notu bıraktıktan sonra Boğaziçi Köprüsü'nden atlayarak canına kıyan İpek Ertürk'ün İzmir'deki ailesi, acı ve şoku birarada yaşadı.
Yeni yılda erkek arkadaşıyla kuracağı mutlu yuvanın ilk adımını atmaya hazırlanan kızı İpek'in intiharıyla sarsılan Emekli Hava Albay Feyyaz Ertürk, “Bizlere sürpriz hazırlayıp çeşitli hediyeler almış. Çocukluğundan beri dışa dönük, hayatla barışık olan kızımın intiharına anlam veremiyorum. Kuzenlerine işiyle ilgili sorunlarının olduğunu söylemiş” dedi.
Geçen cuma günü meydana gelen olayda, İstanbul'un Levent semtindeki bir hukuk bürosunda çalışan 24 yaşındaki İpek Ertürk, otomobille geldiği Boğaziçi Köprüsü'nden atlayarak canına kıydı. Genç avukat İpek Ertürk'ün cesedi yaklaşık 1.5 saat sonra boğazın sularında bulundu.
Otomobilinde yapılan aramada üzerinde ‘Yavaş yavaş delirdim, kimse farketmedi. Hayat çok zor. Ailemi çok eviyorum’ yazılı intihar notu bulunan İpek Ertürk'ün havayoluyla İzmir'e getirilen cenazesi, dün Alsancak Hocazade Camii'nde öğle vakti kılınan namazın ardından Narlıdere Mezarlığı'nda toprağa verildi.
Erkek arkadaşıyla yeni yılın ilk aylarında mutluluklarının ilk adımını atmaya hazırlanan İpek Ertürk'ün intiharı İzmir'deki yakınlarını şaşkına çevirdi. Kızlarını son yolculuğuna uğurladıktan sonra Amerikan Ticaret Müsteşarlığı Ataşe Yardımcısı ve Alsancak Rotary Kulübü Eski Başkanı olan eşi Berrin Ertürk, Amerikan Koleji öğrencisi kızı Nil Ertürk'le eve kapanan baba Feyyaz Ertürk, kızının hayat dolu bir kişilikte olduğunu söyledi. DHA muhabiriyle telefonla görüşen acılı baba şunları anlattı:
“Yeni yılı ve bayramı birlikte kutlamanın hayalini kuruyorduk. bizlere çeşitli sürprizler hazırlamış, hatta kız kardeşine aldığı cep telefonunu bile paketleyip hazır hale getirmiş. Amerikan Koleji'nden mezun oldıktan sonra Dokuz Eylül Hukuk Fakültesini bitirdi. Ardından da stajını tamamladığı İstanbul'da hem avukatlık, hem de master yapmaya başladı. Hiç bir sorununun olduğu duymadık.”
Kızı İpek'in içine kapanık biri olmadığını da kaydeden Feyyaz Ertürk, “Arkadaşlarının neşe kaynağı olan bir kişiydi. Ancak son gün kuzeniyle yaptığı telefon görüşmesinde işyerinde bazı sorunlar yaşadından bahsetmiş. Bunları da üzülmeyelim diye bizlere anlatmamış. Nedensiz yere canına kıyan kızımın ardından gözyaşı dökmekten başka elimizden birşey gelmiyor. Kızım içine kapanık melankolik kişilikte bir insan değildi. Öyle erkek arkadaşıyla yaşayacağı sorunlardan da intihar edecek bir insan değildi. Erkek arkadaşıyla da ailece tanıştık. Yeni yılın ilk aylarında da evliliklerinin ilk adamını atmayı planlıyorlardı” diye konuştu.
Geçen cuma günü meydana gelen olayda, İstanbul'un Levent semtindeki bir hukuk bürosunda çalışan 24 yaşındaki İpek Ertürk, otomobille geldiği Boğaziçi Köprüsü'nden atlayarak canına kıydı. Genç avukat İpek Ertürk'ün cesedi yaklaşık 1.5 saat sonra boğazın sularında bulundu.
Otomobilinde yapılan aramada üzerinde ‘Yavaş yavaş delirdim, kimse farketmedi. Hayat çok zor. Ailemi çok eviyorum’ yazılı intihar notu bulunan İpek Ertürk'ün havayoluyla İzmir'e getirilen cenazesi, dün Alsancak Hocazade Camii'nde öğle vakti kılınan namazın ardından Narlıdere Mezarlığı'nda toprağa verildi.
Erkek arkadaşıyla yeni yılın ilk aylarında mutluluklarının ilk adımını atmaya hazırlanan İpek Ertürk'ün intiharı İzmir'deki yakınlarını şaşkına çevirdi. Kızlarını son yolculuğuna uğurladıktan sonra Amerikan Ticaret Müsteşarlığı Ataşe Yardımcısı ve Alsancak Rotary Kulübü Eski Başkanı olan eşi Berrin Ertürk, Amerikan Koleji öğrencisi kızı Nil Ertürk'le eve kapanan baba Feyyaz Ertürk, kızının hayat dolu bir kişilikte olduğunu söyledi. DHA muhabiriyle telefonla görüşen acılı baba şunları anlattı:
“Yeni yılı ve bayramı birlikte kutlamanın hayalini kuruyorduk. bizlere çeşitli sürprizler hazırlamış, hatta kız kardeşine aldığı cep telefonunu bile paketleyip hazır hale getirmiş. Amerikan Koleji'nden mezun oldıktan sonra Dokuz Eylül Hukuk Fakültesini bitirdi. Ardından da stajını tamamladığı İstanbul'da hem avukatlık, hem de master yapmaya başladı. Hiç bir sorununun olduğu duymadık.”
Kızı İpek'in içine kapanık biri olmadığını da kaydeden Feyyaz Ertürk, “Arkadaşlarının neşe kaynağı olan bir kişiydi. Ancak son gün kuzeniyle yaptığı telefon görüşmesinde işyerinde bazı sorunlar yaşadından bahsetmiş. Bunları da üzülmeyelim diye bizlere anlatmamış. Nedensiz yere canına kıyan kızımın ardından gözyaşı dökmekten başka elimizden birşey gelmiyor. Kızım içine kapanık melankolik kişilikte bir insan değildi. Öyle erkek arkadaşıyla yaşayacağı sorunlardan da intihar edecek bir insan değildi. Erkek arkadaşıyla da ailece tanıştık. Yeni yılın ilk aylarında da evliliklerinin ilk adamını atmayı planlıyorlardı” diye konuştu.