5 büyük hata... Estetik operasyonlarda mağdur olmamak için dikkat!

Güncelleme Tarihi:

5 büyük hata... Estetik operasyonlarda mağdur olmamak için dikkat
Oluşturulma Tarihi: Nisan 10, 2021 09:54

Estetik müdahale mağdurlarına her geçen gün yenileri ekleniyor. Güzelleşmek, daha bakımlı görünmek uğruna yapılan birtakım işlemler çok korkunç sağlık sorunlarına neden olabiliyor. Bunu yaşamamak için nelere dikkat etmelisiniz? Eğer 'Bir gün ben de estetik müdahale yaptırabilirim' diyorsanız haberimizi mutlaka sonuna kadar okuyun

Haberin Devamı

Estetik işlem yaptırmak isteyenler güzellik uğruna girdikleri bu yolda maalesef hiç beklemedikleri sonuçlarla karşılaşabiliyorlar.

Yasal olmayan yerlerde ve işin uzmanı olmayan kişiler tarafından yapılan işlemlerin böyle sonuçlar doğurması kaçınılmaz olabiliyor. Önce son günlerde yaşanan birkaç örneğe göz atalım.

DUDAĞININ BİR KISMI ÇÜRÜDÜ

5 büyük hata... Estetik operasyonlarda mağdur olmamak için dikkat

Göbek bölgesinden alınan yağ ile yüz bölgesine dolgu yapılan S. U., bir süre sonra dolgu yok olunca ikinci kez aynı operasyonu geçirdi. Göbek bölgesinden alınan yağ dokusu yanaklarına uygulanırken, alt dudağına da dolgu yapıldı ancak sonuç hiç de beklediği gibi olmadı. Alt dudağında siyahlık meydana gelmeye başladı ve dudağının bir kısmı çürüdü. Kendisine müdahale eden hekimin plastik cerrah olmadığını iddia eden S. U. doktor ve estetik merkezi hakkında suç duyurusunda bulundu.

Haberin Devamı

GÖZALTI IŞIK DOLGUSU YAPTIRDI, YÜZ FELCİ GEÇİRDİ

Gözaltı ışık dolgusu yaptırdıktan sonra gözleri şişerek yüzü tanınmaz hale gelen B. Y., yüz felci geçirdi. Geçirdiği dolgu eritme operasyonları nedeniyle aylarca mağdur olan ve 7 ay geçmesine rağmen gözaltındaki şişlikler inmeyen B.Y. işlemi yapan doktor hakkında suç duyurusunda bulundu. İddiaya göre söz konusu doktor aile hekimliği yapıyordu ve işlemi çalıştığı kurumda gerçekleştirmişti.

YÜZÜ KANLAR İÇİNDE KALDI

İstanbul'da yüzündeki cilt lekeleri için güzellik merkezine giden genç kadının yüzü, ikinci seansın ardından kanlar içinde kaldı. İddiaya göre burada genç kadına tedavi uygulanmadan önce cilt uygunluğu için test yapılmamış ve direkt işlem uygulanmıştı. Kadının ihbarı üzerine güzellik merkezi yetkililerine savcılık tarafından soruşturma başlatıldı.

NEREDEYSE DUDAKLARINI KAYBEDİYORDU

Eskişehir’de arkadaşının tavsiyesi üzerinde gittiği merdiven altı işletmede yaptırdığı dudak dolgusu sonrasında dudakları şişmeye ve morarmaya başlayan mağdur kadın neredeyse dudaklarını kaybediyordu. Mağdur kadın “Ucuz diye nasıl böyle bir hataya düştüm çok üzülüyorum. Yasal bütün haklarımı kullanacağım. İnsanlar ucuz diye böyle merdiven altı yerlere gitmesinler, bu tür uygulamaları doktorlara yaptırsınlar” diye estetik yaptırmak isteyenleri uyardı.

Haberin Devamı

Bu yaşananlar ne ilk ne de son olacak…

Sizin de başınıza gelmemesi için ne yapmalısınız? En çok yapılan hatalar ne? Akıllara takılan tüm sorularımızın yanıtlarını konunun uzmanlarından aldık.

Estetik ameliyat yaptırmak isteyenlerin en sık yaptığı hatalar nelerdir?

Plastik, Rekonstrüktif ve Estetik Cerrahi Uzmanı Prof. Dr. Akın Yücel: En ciddi hata;

1) Bu ameliyatı plastik cerrahi uzmanı olmayan, bu konuda eğitim almamış bir hekime yaptırmak;

2) Majör cerrahi işlemleri tam teşekküllü hastane olmayan bir yerde yaptırmak;

3) Kendi vücut oranlarına bakmaksızın bir ünlüye benzemeye çalışarak abartılı işlemler yaptırmak (ki bunların cerrahi olanlarından bir kısmı geri dönüşsüz olabilir);

Haberin Devamı

4) Hekim seçimine o hekimin bilimsel geçmişine, eğitimine, tecrübesine değil sosyal medyaya tv programlarına bakarak karar vermek;

5) Yeni diye rüştünü ispatlamamış, uzun vadede sonuçlarını henüz bilemediğimiz işlemleri yaptırmak. Daha çok var ama bu ilk beşi en sık gördüğümüz tablodur.

Estetik uygulamalarda hangi işlem nerede ve kimler tarafından yapılmalı?

Türk Plastik, Rekonstrüktif ve Estetik Cerrahi Derneği (TPRECD) Başkanı Prof. Dr. İbrahim Vargel: Öncelikle yapılacak işlem eğer basit bir cilt bakımı değilse, cilde enjeksiyon yoluyla bir uygulama yapılıyorsa veya kimyasal peeling gibi cilt soyucu işlemler, radyofrekans, ultrason, lazer uygulamaları gibi enerji bazlı sistemlerle işlemler söz konusu ise plastik cerrahi ve dermatoloji uzmanlarının çalışma alanına girmektedir. Maalesef tabelasında güzellik/ estetik yazan merkezlerde “güzellik uzmanı, estetisyen’ unvanlı kişilerin de bu tür işlemleri yapabileceği sanılıyor.

Haberin Devamı

5 büyük hata... Estetik operasyonlarda mağdur olmamak için dikkat

İnsan üzerinde girişimsel özellikteki uygulamaları yapmaya yasal olarak yetkili olan meslek grubu hekimlerdir. Bu alanda tıp fakültesi eğitimi üzerine uzmanlık eğitimi almış hasta üzerinde klinik uygulama yapmış plastik cerrahlar ve dermatoloji uzmanları yetkilidir. Uygulama yetkisi olan mekanlar ise muayenehane, poliklinik, (tıp merkezi) ve hastanelerdir. Ama birçok eğitimsiz kişi, ‘güzellik salonu’, ‘güzellik merkezi’ gibi yerlerde bu işlemleri alenen ya da gizli yapmaktadır. Buralarda kullanılan malzemelerin etki süreleri değişken/düşük, etkisiz hatta zararlı olabilmektedir. Güzellik merkezlerinin kontrolü belediyelere ait iken tıp merkezi poliklinik ve hastanelerin denetimi sağlık bakanlığına aittir. Belediyeler gerekli denetimleri yetersiz ve isteksiz yaptıklarında bu sorunlar çığ gibi büyümektedir.

Haberin Devamı

Güzellik merkezlerinde birçok ameliyatsız estetik uygulaması yapılıyor ve tabii ki estetik cerrahlardan çok daha az maliyetli oluyor. Bu durum çoğu bilinçsiz tüketiciyi merdiven altı yerlere çekiyor. Güzellik merkezlerindeki güzellik uzmanlarının bu estetik uygulamaları yapma yetkileri var mı?

Prof. Dr. İbrahim Vargel: Maalesef hastaların bir kısmı daha ekonomik olduğu gerekçesiyle, bilerek/isteyerek bu kişilere işlem yaptırıyor. Estetik ve güzellik amaçlı tıbbi işlemlerin kısa sürede, anestezi ve dinlenme süresi gerektirmeden yapılabilmesi, bu işlemlerin maalesef hafife alınmasına sebep oluyor. Ancak birçok örnek bize gösteriyor ki hastaların şikayetçi oldukları ve halk sağlığını tehdit eden, basına yansıyan uygulamalar çoğunlukla güzellik salonu adı altında faaliyet gösteren bu işletmelerde ortaya çıkmaktadır.

Bu işletmelerin birçoğunun, botoks, dolgu, liposuction, kalça estetiği vb. işlemleri yapmaya yetkileri yoktur. Güzellik salonu statüsünde faaliyet gösterirler ama tabelalarına da bambaşka isimler yazabilir. İşletme ruhsatları ‘salon’ statüsündedir. Bu tür işlemler; poliklinik, muayenehane ve hastanelerde yapılabilir. İşletme ruhsatı olsa dahi işlemin de 'bu alanda uzman hekim’ tarafından yapılması gerekir. Bir diş hekimi, bir pratisyen hekim ya da genel cerrahi uzmanı tarafından değil…

Bu işlemler hayati sonuçlar doğurabilir mi?

Prof. Dr. İbrahim Vargel: Yetkisi olmayan kişilerin bu uygulamaları yapması, hayati sonuçlar doğurur. Yine saç ekim uygulamaları da güzellik salonlarında değil uzman hekimler tarafından uygun ortamlarda yapılması gereken ve hata kabul etmeyen işlemlerdir. Oluşan şikayetler çoğunlukla alerjik reaksiyon, yanık, tüm yüzün şişmesi ve ne yazık ki hastanın hayatına mal olan uygulamaların tamamına yakını yetkisiz kişiler tarafından uygun olmayan ortamlarda yapılan işlemlerden kaynaklanmaktadır. İnsan üzerine yapılacak her türlü girişimsel uygulamanın oluşabilecek komplikasyonlar ile baş edebilecek yetkinlik ve beceride olması gerekir. Zaten bunlara da uzman hekim adı verilir.

Yaptıkları işler yasal mı?

Prof. Dr. İbrahim Vargel: Tabii ki değil. Bu süreçte sorun iki taraflı olabiliyor, ya işletme zaten ruhsatsızdır ve bu tür işlemleri yapmaya yetkisi yoktur, ya da işletmenin oluşabilecek bir komplikasyona müdahale edecek donanımı yok ve işlemi yapan kişi bu alanda uzman bir hekim değildir, hatta hekim bile değildir. İşlemi uygulayan kişi genellikle estetisyen, hemşire, sağlık teknisyeni, güzellik uzmanı vs olabilmektedir.

Bu durum hangi kurumlar tarafından denetleniyor? Yeterli denetimler söz konusu mu?

Prof. Dr. İbrahim Vargel: Güzellik salonu benzeri statüdeki işletmeleri belediyeler ve il sağlık müdürlükleri denetlemektedir ancak bu denetimler ne yazık ki yetersizdir. Bu işletmelerde uygun olmayan ortamlarda ve yetkisiz kişiler tarafından insan sağlığını riske sokacak uygulamaların yapılmasını önlemek için denetimlerin sıklaştırılması etkin hale getirilmesi gerekir.

Bir işletmenin o alanda ruhsatsız bir yer olduğunu nasıl anlaşılır?

Prof. Dr. İbrahim Vargel: İşletmeler ruhsatlarını görünür bir şekilde sergilemesi gerekir. Hastalar estetik işlem yaptıracak ise o işletmenin poliklinik (tıp merkezi) muayenehane ya da hastane olduğundan emin olması gerekir, bu açıkça sorabilir ya da ruhsatını görmek istenebilir.

İkinci önemli konu işlemi uygulayacak kişi. Bu alanda yetkinliği olan bir hekim midir? İşlem yapacak kişinin eğitimi, uzman hekim olup olmayışı da mutlaka sorgulanmalıdır. Hastalar, kendilerine müdahalede bulunacak kişinin uzmanlık belgesini görmek isteyebilirler. Bunu sorgulamak ayıp değildir, hastanın en doğal hakkıdır. Özellikle cerrahi bir işlem söz konusu ise, işlemi yapacak hekimin plastik cerrah olması hayati önem taşımaktadır. Bazı özel sağlık kuruluşlarında bile hekim dışı kişilerin estetik uygulamalar yaptığına dair iddialar mevcuttur, hastaların bu konuda güvenilir kaynaklardan bilgi alması gerekir.

Estetik klinikleri yerine hastanelerin estetik cerrahi bölümlerinde bu operasyonları yaptırmak daha mı güvenli?

Prof. Dr. İbrahim Vargel: Uygulamayı yapacak yerin ruhsatı ve uygulayıcı hekimin uzmanlığı belirlendikten sonra ameliyatsız işlemler muayenehane ve polikliniklerde güvenle yaptırılabilir. Genel anestezi gerektiren cerrahi işlemler ise elbette tam teşekküllü hastanelerde yapılmalıdır.

Hem uzman hekim hem de operasyonun yapıldığı yer aranan kriterlere uygun olduğunda bile cerrahi ya da cerrahi olmayan girişimlere bağlı sorunların yaşanması muhtemel mi?

Prof. Dr. İbrahim Vargel: Çok nadir de olsa tabii ki yaşanabilir. Bu risk birçok sağlık uygulamasının doğasında vardır. Vücudun öngörülemeyen reaksiyonu, yapılan cerrahi işlem ise kanama, emboli (pıhtı atması) vb. komplikasyonlar yaşanabilir. Diğer branşlarda bu tür komplikasyonlar yaşanır.

Estetik ameliyatlar, herkesin yaptırabileceği uygulamalar mıdır? Bu konuda herhangi bir sınır var mı?

Plastik, Rekonstrüktif ve Estetik Cerrahi Uzmanı Prof. Dr. Akın Yücel: Estetik işlemler gerçekçi istekleri olan, sağlık sorunları bulunmayan ve işlemine göre ergenliğini, kemik gelişimini tamamlamış herkese yapılabilir. Bazı işlemlerin örneğin kepçe kulak ameliyatının erken yaşlarda yapılması hem tıbbi hem psikolojik açıdan daha faydalıdır.

Burada bence kilit konu şu: Sorunlu bölge (kemerli bir burun, küçük bir meme, kalın bir bel) kişiyi rahatsız etmiyorsa bunun bir çaresi varmış deyip ameliyatı düşünmemeli. Estetik sorunların birçoğu fiziksel olarak hastayı rahatsız etmez, görüntü olarak rahatsız eder, kişinin benlik algısıyla ilgilidir. Kişi bu görüntü değişirse mutlu olacaksa, rahatlayacaksa, daha kolay sosyal ortamlara girebilecekse, öz güveni artacaksa estetik ameliyatı düşünebilir; diğer türlü bu ameliyatlar kendi başına mutluluk getirmez. Bu konuda sınır önce kişinin kendisidir. Başkasının lafıyla, bir başkasını memnun etmek için, ya da herkes yaptırıyor diye işlem yaptırılırsa sonuç genelde hayal kırıklığı olur.

Tabii ki ergenliğin, kemik gelişiminin tamamlanmasını bekleyen ameliyatlar vardır, burun ve meme estetiği gibi. İleri yaşlarda cilt elastikiyeti azalacağından burun estetiği, geniş alanlarda liposuction sorun olabilir. Bazı kronik hastalıklar, pıhtılaşma sorunları vb. yaşayan kişiler, bağışıklık sistemi hastalıklarında her işlem yapılmaz; bazı alerjik bünyeler, otoimmün hastalıkları olanlar anesteziye, protezlere, dolgu maddelerine duyarlıdır ve bu işlemler yapılmaz. Uzman hekimliğin önemi burada yatıyor. Tecrübeli, alanında uzman bir hekim tüm bu riskleri değerlendirir, hastanın hikayesini takip eder ve sırf hasta istedi diye ona işlem yapmaz.

Yapılması gerekli olan ama estetik cerrahi sınıfına giren ameliyatlar var mı?

Prof. Dr. Akın Yücel: Elbette. Burundaki bazı eğrilikler, kıkırdak, geniz eti sorunları (deviasyon) nefes fonksiyonunu da zorlaştırır. Bu sorun giderilirken buruna verilecek yeni şekil hem sağlık, hem estetik içindir. Yaşla beraber göz kapaklarında oluşan fazlalıklar sadece görünüm bozukluğuna yol açmaz, aynı zamanda görmeyi de zorlaştırır. Meme kanseri ertesi alınan bir meme var ise tek meme ile omurganın sağlıklı kalması zordur, yapılacak meme onarımı, bu hastaları hem fiziksel hem psikolojik olarak daha sağlıklı kılar. Vücuda oranla büyük olan meme yapısı, yaş ilerledikçe kamburluk, bel, sırt ağrılarına yol açar, kişiyi olduğundan kilolu göstererek psikolojisini olumsuz etkiler. Birden çok doğum yapmış kadınlarda karın kasları ayrılır ve sonunda karın fıtığı gelişebilir; karın germe işlemi sırasında hem adale onarımı yapılarak karın duvarı güçlendirilir, hem de deri ve yağ fazlası alınarak karına şekil verilir. Mide küçültme ameliyatları ya da diyet ile aşırı miktarlarda kilo veren kişilerde tüm vücutta deri sarkmaları gelişir. Bu durum sadece görüntü bozukluğuna neden olmaz, aynı zamanda yaygın deri problemlerine de yol açar. Zayıflama sonrası yapılan vücut şekillendirme işlemlerinde hem estetik hem fonksiyonel hedefler gözetilir. Deride özellikle görünen bölgelerdeki her tür yara, yanık, travma izi için de aynı durum geçerlidir.

Plastik cerrahların tedavi ettiği deri kanserleri, derideki tümörlerin çıkarılması, kopan uzuvların dikilmesi, doğumsal bir anomali olan dudak damak yarığı ameliyatları gibi işlemler ise estetik cerrahi değil rekonstrüktif yani onarım cerrahisi sınıfına giren ve yine biz plastik cerrahlar tarafından yapılan işlemlerdir.

5 büyük hata... Estetik operasyonlarda mağdur olmamak için dikkat

Sharon Stone memesindeki iyi huylu tümörlerin alınmasının ardından estetik cerrahın kendisine sormadan memelerini büyüttüğünü açıkladı. Bir hekim hastasının bilgi ve rızası olmadan ona kendi uygun gördüğü bir işlemi yapabilir mi?

Prof. Dr. Akın Yücel: Yapamaz ve yapmamalı elbette. Özellikle estetik işlemlerde hasta hekim iletişimi çok önemlidir. Hastalara tavsiyem insan olarak iyi iletişim kuramadığınız bir hekime işlem de yaptırmayın, bu hekim tarafı için de geçerlidir. Hasta ne istediğini tam olarak anlatabilmeli, hekim de ne yapabileceğini ayrıntılı bir şekilde açıklayabilmeli. Ameliyat sonrası yaşanan mutsuzlukların önemli sebeplerinden birisi, işlem öncesinde iki tarafın birbirlerini anlayamamış olmasıdır. Ancak bahsettiğiniz Sharon Stone haberinde memeden kistlerin temizlenirken formunun düzeltilmesi konusu. Meme kistleri iyi ya da kötü huylu olsunlar temizlenirken meme dokusunda boşluklar, asimetriler oluşabilir, bu boşluklar da yağ dolguları ve meme protezleriyle desteklenir ki görünümde bir sorun yaşanmasın. Hekim eksik bilgilendirme yapmış olacağı gibi hasta da gündeme gelmek ya da konuyu yanlış hatırladığı için bu şekilde beyan vermiş olabilir. Hastaya elbette onun bilgisi ve onayı olmadan hiçbir işlem yapmamak gerekir.

Bir estetik işlem yaptırmak isteyen kişi nasıl bir yol izlemeli, hekim seçimini yaparken nelere dikkat etmeli?

Plastik, Rekonstrüktif ve Estetik Cerrahi Uzmanı Prof. Dr. Murat Emiroğlu: İlk şart eğitim. Eğitimini nerede almış? Ona bakmalı. Diplomasında “Plastik Cerrah” yazıyor mu, en kolay ve akılcı yöntemlerden birisi bu. Akademik kariyer, tecrübe de önemli. Bu yapılması gereken kısım, yapılmaması gereken ise sürekli TV’de gördüğü için, sosyal medyada çok başarılı gibi görülen sonuçlarla karşılaştığı için o hekime yönelmek. TV’lerde birçok program sponsorlu olarak konuk alır, sosyal medyada ise öncesi sonrası fotoğraf koymak yasalara aykırıdır, bu fotoğraflarda çeşitli fotoğraf hilelerinin olup olmadığını da bilmek mümkün değil. Yine sosyal medyada sağlık kurumu statüsünde olmayan bazı işletmeler, aslında yapmaları yasak olan estetik uygulamalar için sosyal medyayı kullanarak hastaları yanıltılıp, yetkisiz merkezlere çekilebiliyor.

Hasta kendine yapılan işlemlerle ilgili nasıl bir bilgiye sahip olmalı? Kendisi de bu işlemleri araştırmalı mı?

Prof. Dr. Murat Emiroğlu: Ciddi çalışan tüm hekimlerde ve işletmelerde örneğin meme protezi kullanılan bir işlemde protezin marka-modeli, dolgularda enjeksiyon içeriklerinin kaydı tutulur. Herhangi bir alerji, kaza vb. sonucu sorun yaşanırsa bu hastaya ne zaman ne uygulanmış bilinmelidir. Dikkat edilirse; özellikle dolgular sonucu doku kayıpları yaşanan ciddi reaksiyon görülen hemen tüm vakalar hastaya ne tür bir madde enjekte edildiği bilinemediğinden zor çözülür, hatta çözülemez, o maddeleri dokulardan temizlemek gerekir. Bazen doku kayıpları da yaşanır. Enerji bazlı sistemlerde de sıkça yanık vakaları ile karşılaşılır, burada ise sorun cihazın kalitesi kadar bu cihazları uzman hekim değil bir başka merkez çalışanı kullanırken dozları ayarlayamayıp deriye hasar vermesidir. Bu tür cihazları olan mekanların voltajlarını dahi stabil tutacak aletleri olmalı. Daha ekonomik fiyatla hizmet veren merkezler ise işletmesine bu türden yatırımlar yapmıyorlar, hasta da daha ekonomik işlem yaptırmak için sağlığını riske atıyor, olay bu kadar açık aslında.

Yaptırdığı estetik işlem sonrası komplikasyon yaşayanlar nasıl bir yol izlemeli?

Prof. Dr. Murat Emiroğlu: Öncelikle yaşanan şey iyileşme sürecinin bir parçası mı, komplikasyon mu onun netleşmesi gerekir. Bazı ameliyatların oturup tam iyileşme sağlanması birkaç ayı bulur. Hasta kesinlikle işlem sonrası kontrollerini aksatmamalıdır. Eğer bu süreden sonra bir sorun yaşandı ise kendi hekimine gecikmeksizin başvurmalı. Kesinlikle kendi başına müdahalede bulunmaya, ilaç vb. kullanmaya çalışmamalı. Eğer hekimine ulaşmakta güçlük çekiyorsa o işlemin yapıldığı kurumu bilgilendirmeli ve işlemin tıbbi geçmişi ile birlikte destek istemeli. Bir sonuç alamıyorsa bu alanda tecrübeli bir hekimden vakit geçirmeksizin destek almalı. Basındaki komplikasyon haberlerinin çoğunda uygulanan maddenin bilinmediği vurgulanır. Hastalara tavsiyem, özellikle dolgu ve botoks uygulamalarını kesinlikle güzellik salonu, merkezi, kuaför vb. yerlerde yaptırmasınlar, kendilerine hangi marka ile işlem yapıldığına dikkat etsinler, gerekirse not etsinler. Bunlar olası bir sorunda gerekebilecektir.

Sağlık kuruluşu ve muayenehane olmayan işletmelerde kullanılan malzemeleri tahmin etmemiz mümkün değil. Ancak doğru malzemeler kullanılmış olsa bile unutulmamalıdır ki zehir ile ilacı ayıran dozudur. Yetkisiz ve bilgisiz kişiler tarafından yapılan bir enjeksiyon işlemi pıhtı atmasına ve yaşamını dahi yitirmesine yol açabilir.

BAKMADAN GEÇME!