Nuray BABACAN / ANKARA
Oluşturulma Tarihi: Temmuz 22, 2006 00:00
Birleşmiş Milletler'in desteklediği İsviçre merkezli Cenevre Çağrısı adlı sivil toplum örgütünün PKK ile 1995’te Uluslararası Cenevre Sözleşmesi (savaşta halinde uyulacak kurallar) imzalandığı iddialarına tepkiler büyüyor.
Hürriyet’in duyurduğu, İsviçre Cenevre Çağrısı örgütünün, önce PKK, ardından da Kongra-Gel’i muhatap alarak, ’Anti Personel Kara Mayınlarını Yasaklama Deklarasyonu’ imzalamasının hiçbir uluslararası geçerlililiği olmadığı belirtiliyor.
NOTA ÇAĞRISI
Eski Devlet Bakanı Sadi Somuncuoğlu, "Türkiye hukuken kuşatılıyor. PKK, Türkiye’yi uluslararası zemine çekmeye çalışıyor, bu 1998’de başlatılan bir projenin adımlarıdır" dedi. Somuncuoğlu, hükümete "Heyy; Ankara’da kimse var mı? Bunlar ne demek oluyor?" diye seslenirken, şunları söyledi: "Hükümet, derhal İsviçre hükümetine nota vermelidir. İsviçre’nin bu saldırgan tutumuna son vermesi istenmelidir"
HUKUKTA YERİ YOK
DYP Genel Başkan Yardımcısı eski Büyükelçi Nüzhet Kandemir ise uluslararası anlaşmaların devletlerle imzalandığını belirterek, "Hiçbir geçerliliği yok. Örgütün ilgi çekmek için yarattığı bir dezenformasyon ve fantezi" dedi. Kandemir, bu konunun kendi uzmanlık alanı olduğunu ifade ederek, şunları söyledi: "Cenevre Sözleşmesi bir uluslararası anlaşmadır ve tarafları devletlerdir. Sivil toplum örgütleri ya da terörist örgütlerin bu anlaşmaları imzalaması veya taraf olması bahis konusu bile değildir. Sadece sözleşme uygulayıcıları, terör örgütleri tarafından kaçırılan, rehin alınan ya da öldürülen kişiler için bu anlaşmaya uyulması telkininde bulunabilirler. İmza keyfiyeti yoktur ve taraf değildirler. Cenevre Sözleşmesi’nin PKK ile imzalanması mümkün değildir ve uluslararası hukukta yeri yoktur."
Dışişleri Bakanlığı’ndan üst düzey bir yetkili de "Terör örgütüyle bir şey imzalanamaz, imzalansa bile bunun hiçbir geçerliliği olmaz" dedi.