Güncelleme Tarihi:
Danıştay'da bu sabah uğradığı silahlı saldırıda ağır yaralanan Danıştay 2. Daire üyesi Mustafa Yücel Özbilgin, tedavi gördüğü Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi'nde vefat etti.
Hacettepe Üniversitesi Rektörü Prof Dr. Tunçalp Özgen, hastane önünde bekleyen gazetecilere yaptığı açıklamada, Özbilgin'in vefat ettiğini bildirdi. Özgen, “Biraz önce değerli hakim Mustafa Yücel Özbilgin'i kaybettik. Ailesine, Danıştaya, ülkemize başsağlığı diliyorum. Başka söyleyebileceğim maalesef bir şey yok”dedi.
Özbilgin'in ailesine vefat haberini kendisinin vereceğini söyleyen Özgen, bir soru üzerine hastanede tedavi gören diğer hastaların sağlık durumlarının iyiye gittiğini, şu anda bu hastalarda hayati bir tehlikenin söz konusu olmadığını söyledi.
PERŞEMBE GÜNÜ TOPRAĞA VERİLECEK
Mustafa Yücel Özbilgin, perşembe günü toprağa verilecek. Özbilgin için ilk tören, emekli vali olması nedeniyle, saat 14.30'da İçişleri Bakanlığı önünde yapılacak.
Danıştay'da saat 15.30'da düzenlenecek törenin ardından, Özbilgin'in cenazesi Kocatepe Camii'nde kılınacak ikindi namazından sonra Karşıyaka Mezarlığında toprağa verilecek.
ERDOĞAN DANIŞTAY'I ZİYARET ETTİ
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan Danıştay binasını ziyaret etti. Danıştay üyeleri Başbakan'ı karşılamaya gelmedi.
SALDIRGAN YAKALANDI
Saldırgan avukat Alparslan Aslan, olay sırasında kullandığı Glock marka tabancasıyla yakalandı. İstanbul Barosu'na kayıtlı olan Alparslan Aslan'ın Çankaya İlçe Emniyet Müdürlüğü'ndeki sorgusu sürüyor.
SOKAKTA TÜRBAN SAKINCALI
Bu arada Danıştay 2’inci Dairesi üyelerinin anaokulu öğretmenin sokakta da türban takamayacağı yönündeki kararı verenler arasında olduğu belirlendi.
Vakit Gazetesi de söz konusu kararı alan Danıştay üyelerini "hedef göstermişti."
"DANIŞTAY'A GİRMEK ÇOK KOLAY"
Danıştay 11. Daire üyesi Yurdagül Dinçsoy, Danıştay 2. Dairesine düzenlenen saldırıyla ilgili olarak, ”Geldi vurdu ve gitti. Bunun böyle olacağı belliydi. Danıştay'a girmek çok kolay, ben bir mağazaya gittiğimde baştan aşağıya aranıyorum” dedi.
Dinçsoy, gazetecilere yaptığı açıklamada, “bugünkü saldırının 2. Dairenin verdiği türban kararıyla ilgili olduğunu” savundu.
Danıştay'a girmenin çok kolay olduğunu söyleyen Dinçsoy, “Ben bir mağazaya gittiğimde baştan aşağıya aranıyorum. Avukat kimliğini göstermiş. Türkiye'de avukatlar aranmıyor. Çok üzgünüm diyecek ne var” diye konuştu.
Bu arada, Genelkurmay Başkanlığı Personel Başkanı Korgeneral Servet Yörük ile Genelkurmay Başkanı Adli Müşaviri Hıfzı Çubuklu da Danıştay Başkanı Sumru Çörtoğlu'na geçmiş olsun ziyaretinde bulundu.
Yörük ve Çubuklu, Danıştay'a geliş ve gidişlerinde Danıştay yakınındaki parkta bulunan vatandaşlarca alkışlandı.
2. AY ÖNCE KORUMA İSTEMİŞ
Danıştay’a yapılan silahlı saldırıda yaralanan Danıştay 2. Daire Başkanı Mustafa Birden’in 2 ay önce Ankara Emniyet Müdürlüğü’nden koruma istediği öğrenildi. Konuyu doğrulayan emniyet yetkilileri, yapılan başvurunun değerlendirilmesi sonucu 1 ay önce Birsen hakkında, "Çağrı üzerine koruma kararı" verildiğini ifade ettiler.
5 Danıştay üyesinin yaralandığı saldırıdan 2 ay önce verilen karar nedeniyle hayatından endişe eden 2.Daire Başkanı Mustafa Birden, Ankara Emniyet Müdürlüğü’ne bir resmi yazı yazarak, "Bazı basın organlarının kendisini hedef konumuna getirdiğine" dikkat çekerek koruma verilmesini istedi.
Bu talebi değerlendirmek için Ankara Valisi Kemal Önal başkanlığında toplanan İl Koruma Kurulu ise "yeterli personel bulunmaması gerekçesiyle çağrı üzerine koruma kararı" verdi. Saldırının yapıldığı dairenin Aytaç Kılınç adlı öğretmenin başörtüsü takmasıyla ilgili olumsuz karar vermesinin ardından yapılan bu başvuruyla ilgili sonucun 1 ay önce kendisine gönderildiğini ifade eden emniyet yetkilileri, "Kimse böyle bir şeyin olmasını istemez. Ama Danıştay’da 10 binlerce önemli karar veriliyor. Bizler de sayısız koruma talebi alıyoruz.
Kaldı ki sayın Birden’in talebi uygun görülerek, koruma kararı verilmiştir. Ancak kararda belirtildiği gibi herhangi bir tehdit aldığı anda bize haber vermesi istenmiştir. Bu güne kadar bir müracatı da olmamıştır" dediler. Binanın bulunduğu yer itibarıyla güvenlik açısından uygun olmadığının bilindiğini de ifade eden emniyet yetkilileri, "Kaldı ki binanın dışında ve içinde resmi polislerimiz bulunmaktadır.
Olayın ardından saldırganı yakalayanlarda onlardır. Ancak girişte kanun gereği avukatların aranması söz konusu değildir. Yani bu saldırının önlenmesi pekte mümkün gözükmüyor. Biz yakın koruma verseydik bile, bu saldırı anında koruma binanın girişinde olacaktı" diye konuştular.
GÖRGÜ TANIKLARI
Bu arada, saldırganın yakalanmasına da yardımcı olan Danıştay'da görevli bir görgü tanığı, saldırganın saldırıdan sonra Danıştay ek bina 5. kattan inip, tünelden geçtiğini ifade etti. Görgü tanığı, saldırgana, tünelin çıkışında Danıştay'da görevli bir polis ile müdahale ettiklerini, o sırada saldırganın bir el ateş ettiğini belirtti.
Görgü tanığı, daha sonra saldırganı bir polisin yardımıyla yere yatırarak etkisiz hale getirdiklerini anlattı.
Danıştay ek bina 3. katta görevli bir başka Danıştay çalışanı ise saldırganın düzgün giyimli olduğunu söyledi.