Güncelleme Tarihi:
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Cumhurbaşkanlığı Sarayı’nda Finlandiya Cumhurbaşkanı Sauli Niinistö ile ortak basın toplantısı düzenledi.
Ankara Tren Garı kavşağında yaşanan ve 97 kişinin hayatını kaybettiği canlı bomba saldırısına ilişkin açıklamalarda bulunan Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Olayın olduğu gün bir yazılı açıklamayla değerlendirmede bulunmuştum. Demokratik haklarını kullanmak üzere bir araya gelen sivil toplum kuruluşlarımızın düzenlediği toplantı öncesinde yaşanan bu elim olay, bizi derinden üzmüştür. Bu terör eyleminde hayatını kaybeden vatandaşlarımıza Allah’tan rahmet, yakınlarına ve milletimize baş sağlığı diliyor; yaralılara acil şifalar temenni ediyorum. Türkiye’nin birliğine, beraberliğine, hedeflerine yönelik bu terör saldırısını bir kez daha şiddetle kınıyorum. Bu saldırı Türkiye’ye yapılmıştır. Saldırının hedefi ülkemizin ve milletimizin tamamıdır. Türkiye terör örgütleriyle ilk defa karşılaşmıyor. Uzun zamandır terör saldırılarıyla mücadele ediyoruz. Biz terörü, kendini nasıl tanımladığına, hangi ismi kullandığına, söylemine, yöntemine göre tasnif etmiyoruz. Terör karşısında çifte standart kullanan herkes açık söylüyorum teröre destek vermektedir" dedi.
DİKTATÖRÜN OLDUĞU ÜLKEDE BÖYLE BİR SORUYU SORAMAZSINIZ
Yabancı bir gazetecinin sorduğu ’Halk sizden korkuyor. ’Diktatör’ olduğunuzu söyleyenler var. Ne diyorsunuz?’ sorusuna Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Diktatörün olduğu ülkede böyle bir soruyu soramazsınız. O ülkenin Başbakanı ya da Cumhurbaşkanına ailesi dahil olmak üzere sınırsız hakaretin olduğunu göremezsiniz. Şu anda ülkemizde demokratik parlamenter sistem içerisinde özgürlüklerin sınırsız yaşandığı Türkiye’dir. AB üyesi ülkelerin birçoğunda olmayan bu tür talepleri, bu tür etkinlikleri Türkiye’den çok daha etkin şekilde yapabilen ülke sayısı nadirattandır. Yarışırız onlarla. Bunu iddia ile söylüyor ve konuşuyorum. Türkiye’de yazılı ve görsel medya, sosyal medya şahsım, çocuklarım ve eşim başta olmak üzere her türlü hakareti sınırsız şekilde yapmaktadır. Biz bunları hep sabırla karşıladık" diye yanıt verdi.
CUMARTESİ OLAN OLAYLA İLGİLİ DERİN DEVLET DENİYOR BU NEYE GÖRE SÖYLENİYOR?
Canlı bombalı saldırıyla ilgili bir soru üzerine Cumhurbaşkanı Erdoğan şu açıklamayı yaptı: "Cumartesi olan olayla ilgili derin devlet deniyor. Bu neye göre söyleniyor? Bir tespiti burada açık ve net yapmak lazım. Fikirle mi konuşuyoruz, bilgiyle mi konuşuyoruz. Ama bilgiyle konuşursanız bilgide delil vardır. Ona saygı duyulur. Gördüğüm o ki bilgiyle değil, dedikodu veya ideolojiyle konuşuluyor. Zaten sıkıntı burada. Herhangi bir delile dayanmadan iftira at, tutmazsa iz bırakır mantığıyla hareket ediliyor. Ben bir yıl önce halkımın yüzde 52’sinin oyuyla Cumhurbaşkanı seçilmiş bir insanım. Halkının yüzde 52 oyuyla seçilmiş bir insanı acaba diktatör olarak ilan edenler kimler? Menfaatleri elden gidenler mi? İstediği gibi hükümet kurup istediği gibi indirenler mi? Dışarıdan beslenen içeride de bu tür hakimiyetlerini tesis edemeyenler mi? Hala bu iftiralara devam ediliyorsa buna benim söyleyecek hiçbir şeyim kalmaz. Bu denli yazılı ve görsel medyada iftiraları yapanlar rahatlıkla ortada dolaşıyorlar. Burada derin devletin izi var diyenler, aslında kendilerini gizliyorlar. Bunlar ortaya çıkacak. Emniyet, adalet bütün teşkilatlarımız çalışmalarını sürdürüyor. Şu anda izler sürülüyor. Canlı bombalarla ilgili DNA testleri yapılıyor. İstihbarat örgütlerimiz kısa süre önce yaptığı açıklamalarla yurt dışından ülkemize gelen bölücü terör örgütünün mensubu bazılarının eylem yapmaya hazırlandıkları bu tweetlerde falan da zaten açıklandı. Bunların hepsi ortaya çıkacak. Biraz tabi ki sabırlı olmak gerekiyor. İnanıyorum ki neticesinde bu haince eylemi kim yaptı, bunları da birlikte geleceğiz."
MUHAKKAK Kİ BİR HATA BİR EKSİKLİK BİR YERDE VARDIR
Canlı bombalı saldırıyla ilgili bazı istihbaratların olduğu söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Terör ve terörle mücadele noktasında hiçbir zaafiyetin olmaması iddiasını ben yüksek tonda bir yaklaşım olarak görürüm. Muhakkak ki bir hata bir eksiklik bir yerde vardır. Bunun boyutu ne kadardır, bunlar da incelemeler esnasında ortaya çıkacaktır. Burada el ovuşturmadan öncelikle bizim neticeye gitmemiz lazım. DNA testleri bunları tespit etmek için yapılıyor. Bu DNA testleri yapılırken haftalar öncesine gidilip istihbarat örgütünün vermiş olduğu, ülkemize girerek değişik eylemlerde bulunmaya yönelik bazı hazırlıkların yapıldığı ki bu Suriye kaynaklı olduğuna dair bazı istihbaratlar var. İstihbarat örgütü bu bilgileri, size taşır. Bunu nereden alır? Zaman zaman dinlemelerden alır. Zaman zaman insani istihbarattan alır. Teknik takiple bunları yakaladıkları olur. Bu çalışmaları yapmak suretiyle bu tür adımlar atılmıştır. Bazı eksikler var mıdır, yok mudur? Eksiklerimiz nerede, nasıl bunu yaptık; bunların üzerine ayrıca gidilecektir. Biz de arkadaşlarımızla bunun çalışmalarını yaptık. Bu çalışmalar daha da geliştirilerek devam ediyor" ifadelerini kullandı.
İSTİFA YORUMU: BİZ DEVLET YÖNETİYORUZ VE İNSANIZ HEPİMİZİN HATASI OLABİLİR
Hemen istifa mekanizmasının çalıştırma anlayının doğru yaklaşım olmadığını söyleyen Erdoğan, "Bu tür her olayda hemen istifa mekanizmasını çalıştırma anlayışı doğru bir yaklaşım değildir. Siz hemen istifalarını versinler, yaklaşımı ile yaklaşırsanız burada bir şey ortaya çıkar. Biz devlet yönetiyoruz ve insanız. Hepimizin hatası olabilir. Eğer bunu söyleyenler kalkıp da istifa mekanizmasını bu kadar kolay çalıştırıyorlarsa; bir siyasi partiye genel başkan neden olunur? O siyasi partiyi iktidara taşımak için olunur. Ama siz bir siyasi partiyi iktidara taşıyamıyorsanız size birileri hadi istifa et dediği zaman niye istifa etmiyorsunuz? Bunlar için hiç istifa söz konusu değil, ama orada yüzde yüz başarı bekliyor. Yüzde yüz başarılı olmayabilir. Burada bazı şeylerin de yerli yerinde hakkını teslim etmek lazım. Üzerinde durulan bu arkadaşlarımız Türkiye’nin dört bir yanında terörle mücadelenin kavgasını veriyor. İstifa ile çözüm bulamazsınız" diye konuştu.