Güncelleme Tarihi:
İşte Davutoğlu'nun açıklamalarından satırbaşları:
Birileri yüzde 41 gibi yüksek oran almamıza rağmen, tek parti iktidarı olmamamız dolayısıyla şenlik yapmaya kalktılar. Ama bir aylık süreç gösterdi ki Türkiye’de siyasetin anahtarı hala ve bundan sonra da daima AK Parti'nin elinde olacak. İnşallah Osmanlı'nın düzenini adaletini bugünlere getireceğiz inşallah.
Beklediler ki 7 Haziran sonrasında ak parti hareketinde bir rehavet oluşsun. Olmadı, olmayacak. Teşkilatımız en kılcal damarlarına kadar istişarelerde bulunduk. Bütün il başkanlarımızla görüştük. Her bir vekilimizle tek tek görüştük ve geleceğin planlamasını yaptık.
"KİMSE HIZIMIZI KESEMEYECEK"
Hani 7 Haziran akşamı AK Parti’nin tek parti iktidarı olamaması dolayısıyla şenlik yaşayanlar, ve yüzde 60'lık bloktan bahsedenler bilsinler ki arkamızda müminlerin mazlumların duası varken kimse bu hareketi durduramayacak, kimse hızımızı kesemeyecek.
İşte bir aylık sınav gösterdi. AK Parti herkesle her şartta görüşme yapabileceğini ortaya koydu. Geçtiğimiz hafta ilk tur görüşmelerini yaptık. 7 Haziran akşamı, balkonda yaptığım konuşmadan sonra en ufak bir değişiklik gözükmedi. Ve o gece "milli iradeye saygı duyuyoruz" demiştik, şimdi de saygı duyuyoruz. O gece her şarta tekrar milli iradeye gitmek gerekirse ona da hazırız dedik, bugün de hazırız.
"YÜZDE 60'LIK BLOK İDDİASI ÇÖKTÜ"
Biz bunları söylerken, onlar önce yüzde 60’lık bloktan bahsettiler. Sanki bu üç partiye oy verenlerin ortak hedef için oy vermiş gibi hayali bir vehimden bahsettiler. Biz ise soğukkanlı şekilde ilkeli bir tutumla meclis başkanlığı seçimlerine hazırlandık. Meclis başkanı yine AK Parti’den seçildi ve yüzde 60’lık blok iddiası çöktü. Diyorlardı ki sayın cumhurbaşkanımız orada, meclis başkanı başka partilerden çıkacak, cumhurbaşkanımız izole edilecek bunu hesap ediyorlardı. Başbakanlık için, dönüşümlü başbakanlık bahsettiler. Bunlar da başarıya ulaşmadı ulaşmayacak. Meclis Başkanlığını da Başbakanlığı da hak eden yegane parti AK Parti’dir.
'BAYRAM GÜNÜNDE...'
Şimdi bu bayram gününde muhalefet parti liderlerine sesleniyorum. Heybelerinde ne varsa, ülkemizin geleceği için paylaşmak için ortaya koysunlar. Bu ülkenin kaybedecek bir saniyesi dahi yok. Onun için zamana oynamak, sürekli kapıları kapatmak ya da yeni senaryolar yazmaktansa AK Parti öncülüğünde yeni bir hükümet için gayret etmek zorundayız.
"ŞİDDET YOK TERÖR YOK"
Bakanlar kurulu hiçbir vakit kaybetmeksizin ülke hizmetine devam edecek. Ümit ederim ki en kısa zamanda milletimizin desteğini almış bir hükümet kurulmuş olur. Bakınız Türkiye’nin her yerinde bayram neşesi var. Şiddet yok, terör yok. Etnik ve mezhep çalışmalarını taşımak isteyenlere de söylüyorum. Ateş çemberinin içinden Türkiye barışla istikrarla ve kalkınmayla çıkacaktır.
Bütün partilere çağrımız şudur, özellikle de HDP’ye. Terör ile aralarına mesafe koymak durumundalar. Gelin hep beraber ortak bir deklarasyona imza atalım. Diyelim ki, Türkiye’de artık dört parti de ortak olarak şiddete ve teröre karşı barışın demokrasinin adaletin ülke kalkınmasının yanında ve önünde olacaktır. Bunu hakkari’den trakya’ya kars’tan muğla’ya kadar her bir köşesinde barışı egemen kılmak için çalışmaya devam edeceğiz.
"HÜKÜMET KURULMAZSA..."
İnşallah hükümet kurulursa AK Parti kadroları gece gündüz çalışmaya hazırdır. Hükümet kurulmazsa AK Parti milli iradeye gitmeye hazırdır. AK Parti kadroları seçim deyince, milli irade deyince hemen ayağa kalkıyor, heyecanlanıyor maşallah. Biz önce milli iradenin bize verdiği görevi yapacağız. Bütün hükümet ihtimallerini deneyeceğiz. İnşallah vakit kaybına mahal kalmaksızın bir hükümet kurarız. Ama dimdik ayakta duran AK Parti kadroları, Türkiye’nin geleceğinin en büyük teminatıdır.