Üst üste hatalar yapan ÖSYM’ye göre en büyük suçlu gazeteciler
Güncelleme Tarihi:
15 Mart Pazar günü yapılan Yükseköğretime Geçiş Sınavı (YGS) sorularının internete düşmesi ile ilgili tartışmalar devam ederken, ÖSYM soruları sızdıran adayı bulduğunu ve hakkında adli işlem başlatılacağını açıkladı. Ancak YGS sorularının internette yayınlanması ile ilgili haber yapan gazetecileri suçlamaktan da çekinmedi. ÖSYM, Hürriyet Gazetesi’nin adını vererek iki muhabirinin ve “yandaşlarının özür dilemesi gerektiğini” iddia etti.
ÖSYM’nin sır gibi sakladığı ve sadece yüzde 20’sini açıkladığı YGS soruları sınavın yapıldığının ertesi gün çarşaf çarşaf internette yayıldı. Üniversite adaylarını da ‘kopya’ ve ‘iptal’ korkusu sardı. ÖSYM yaptığı açıklamalarla böyle bir ihtimalin olmadığını belirtti. Ancak sadece internet sitesinden ve sosyal medya hesaplarından yaptığı açıklamalarla yetinirken, konuyu haberleştiren gazetecileri suçlamayı ihmal etmedi. Medyaya önce “Çanakkale zaferiyle ilgilenin, ÖSYM’yi bırakın” diyen merkez, daha sonra da Hürriyet Gazetesi’nin iki muhabirinin ve “yandaşları” ifadesini kullanarak suçladı, üstelik muhabirlerin özür dilemesi gerektiğini savundu.
15 Mart Pazar günü YGS’den sonra başlayan süreç şöyle gelişti:
2 MİLYON ADAY TER DÖKTÜ
15 Mart Pazar: 2 milyon adayın girdiği YGS’nin ardından ÖSYM, soruların yüzde 20’sini (32 soru) internet sitesinde yayınladı.
SORULAR İNTERNETE DÜŞTÜ
16 Mart Pazartesi: Gece saatlerinde, açıklanmamış sorular internette paylaşıldı. O.G. adlı bir öğrenci sınavda kopya çektiğini iddia etti. E.A. adlı bir kullanıcı ise sınava telefonla girdiğini ve soruların görüntüsünü aldığını duyurdu. Sosyal medya üzerinden matematik testi sorularını paylaşan S.G.Ö., daha sonra soruların Facebook üzerinden adına açılan sahte hesapta paylaşıldığını yazdı.
GECE AÇIKLAMA
İddialar üzerine ÖSYM yetkilileri gece açıklama yaptı. O.G. ve E.A.’nın sınava girmediği, E.A.’nın ‘şaka yollu paylaşımda’ bulunduğunu itiraf ettiğini duyuruldu. ÖSYM, soruların sınavdan önce sızmış olma ihtimali bulunmadığını savunarak, şu açıklamayı yaptı:
“16 Mart 2015 sosyal medya üzerinden paylaşılan soru kitapçığı sayfasına ait görüntü, bir adayın sınav sonrasında salondan çıkardığı bir kitapçık veya kitapçıktan koparmak suretiyle dışarı taşıdığı bir bölümüne aittir. Görüntünün sınav öncesi ve sınav sırasında alınmış olması ihtimal dışıdır. Soru kitapçığını veya bir bölümünü sınav binasından alıp giderek görüntüsünü paylaşan aday tespit edilir edilmez hakkında gerekli adli işlem başlatılacak.”
ÖSYM, BİR YAYIN EVİNİ İŞARET ETTİ
17 Mart Salı: ÖSYM, twitter üzerinden bir açıklama daha yaptı: “2015-YGS matematik soruları, aday olarak sınava giren bir yayınevi sahibi tarafından sınavdan sonra el yazısı ile sosyal medyada paylaşılmaktadır. Hakkında adli işlem başlatıldı.”
Bu açıklama üzerine, daha detaylı bilgi almak için Hürriyet’in aradığı ÖSYM yetkililerinden hiçbirine ulaşılamadı. Zaten günlerdir hiçbir şekilde medyanın sorularına yanıt vermeyen merkez, tek yolla sürdürdüğü iletişimi bu kriz zamanı da tekrarladı. Bilgi almak için e-posta gönderilmesini istedi. Daha sonra Hürriyet muhabirlerinin Basın Müşavirliğini araması üzerine telefona çıkan bir çalışan, YGS ile ilgili tartışılan konular hakkında bütün yetkililerin, müdürlerin ve basın müşavirinin toplantıda olduklarını ve toplantının ne zaman biteceğini bilmediklerini söyledi. Milyonlarca adayın endişe içinde ÖSYM’nin açıklamalarını beklediğinden hareketle Hürriyet muhabirleri de aldığı bilgiyi haberleştirerek, “ÖSYM, kriz toplantısında” diye bu süreci yazdı.
Hala saatlerce ses çıkmayan ÖSYM’yi arayan muhabirlerimizin ısrarlı aramaları üzerine geri dönen bir ÖSYM yetkilisi, ÖSYM’de böyle bir kriz toplantısı olmadığını, hatta kendisinin merkez dışında bir çalışmada olduğunu savundu.
GAZETECİLERE MESAJ: YGS YERİNE ÇANAKKALE ZAFERİ İLE İLGİLENİN
18 Mart Çarşamba: YGS sorularının gazetelerde geniş yer bulmasının ardından ÖSYM internet sitesi üzerinden yaptığı açıklamayla günün konusu oldu ve gazetecilere işini öğretmeye kalktı. Gazetecilere, “YGS yerine Çanakkale Zaferi ile ilgilenin” mesajı veren ÖSYM, 2 milyon 46 bin adayın geleceğini ilgilendiren üniversiteye giriş sınavında YGS sorularının bir bölümünün, güvenlik önlemlerine rağmen internete nasıl sızdırıldığını çözemezken, bir açıklama yaparak bu konudaki haberleri eleştirdi. Sosyal medyada çok konuşulan ve yapılan haberleri ‘spekülasyon ve sansasyonel’ olarak yorumladı. ÖSYM şu açıklamayı yayınladı:
“18 Mart Çarşamba günü bazı yerel ve ulusal gazetelerde ana manşet olarak verilen yorum-haber hakkında bu duyurunun yapılmasına ihtiyaç duyulmuştur. Dünya tarihini değiştiren milli başarımız ‘Çanakkale Zaferi’nin 100. yılında gurur dolu manşetler yerine spekülasyon ve sansasyonel haber arayışlarına girenlerin, son dört yılda yaptığı sınavlarla ‘hak ve adaleti’ tesis eden ‘sınav güvenliği’ tedbirleri başta olmak üzere her adaya farklı soru kitapçığı, bilişim sistemlerinin modernizasyonu, soru havuzu yazılımı ve soru havuzu oluşturma çalışmaları, yenilenmiş başvuru ve sonuç açıklama sistemleri, ölçme kalitesini arttırıcı elektronik sınav ve yazılı sınav uygulamaları gibi bir kamu kurumunda eşine az rastlanır pek çok yeniliğe ve başarıya imza atan ÖSYM’nin, 2 milyon 46 bin adayın katıldığı, 15 Mart Pazar günü yapılan ve sınavdan sonra sınav salonundan soru kitapçığını çalarak bir sayfasının görüntüsünü sosyal medyada paylaşan bir veya birkaç adayın yapmış olduğu kural dışı paylaşımlardan ‘ÖSYM adına başarısızlık’ çıkarma ve asılsız bir iddiayı gerçekmiş gibi manşet yapma anlayışı ve sorumsuzluğunu şiddetle kınamaktan başka söyleyecek bir şey bulamıyoruz.
2 MİLYON GENCİMİZİN GELECEĞİNE....
Sorunsuz bir biçimde başarı ile tamamlanmış olan 2015-YGS hakkında paylaşılan iddiaların tamamı asılsız olup adayları endişeye sevk edecek herhangi bir durum söz konusu değil. Dünyaya meydan okuyarak milli kurtuluşumuzu başlatan Çanakkale Zaferimizin aziz şehitlerini saygı ve minnetle anıyor, pazar günü yapılmış olan sınavın sonuçlarını takip eden hafta içinde açıklayıp sadece 2 milyon gencimizin geleceğine ve heyecanına katkı verebilmek amacıyla yoğun olarak çalıştığımızın bilinmesini istiyoruz.”
ÖSYM SUÇLUYU BULDU: HÜRRİYET GAZETESİ’NİN İKİ MUHABİRİ VE ‘YANDAŞLARI!’
19 Mart Perşembe: ÖSYM’nin “YGS yerine Çanakkale Zaferi ile ilgilenin” mesajını verdiği açıklama gazetelerde yer bulurken, sabah saatlerinde yine internet sitesi üzerinden bir açıklama daha geldi. Bu kez YGS sorularını internette yayınlayan adayın tespit edildiğini ve İstanbul’da sınava giren İ.Y. olduğunu açıklayan ÖSYM, Hürriyet Gazetesi’nin iki muhabirini de hedef gösterdi. ÖSYM, soruların internette yayınlanmasını “Bir adayın sorumsuzluğu” olarak yorumlayarak, olayın diğer sorumlularını buldu: Hürriyet Gazetesi’nin iki muhabiri ve ‘yandaşları!”
‘KRİZ’ ÇIKARMAYA ÇALIŞAN İKİ MUHABİR....
ÖSYM’nin son açıklaması şöyle:
“15 Mart 2015 Pazar günü saat 10.00’da başlayarak gerçekleştirilen 2015 Yükseköğretime Geçiş Sınavından (2015-YGS) bir gün sonra, bir soru kitapçığı içerisindeki sayfalardan birisinin görüntüsünü sosyal medya üzerinden paylaşarak asılsız bir iddia olan “ÖSYM’den soru sızdı” yakıştırmasına yol açan adayın İstanbul’da sınava giren İ.Y. olduğu tespit edilmiştir. Paylaşılan soru kitapçığı sayfası üzerindeki soruların ve cevap şıklarının dizilişinden hareket ile söz konusu sayfanın 83930984 numaralı soru kitapçığına ait olduğu belirlenmiştir. Sınavda kullanılan kitapçıklar arasından bu adaya ait olan kitapçık bulunmuş ve kitabın 11. ve 12. sayfalarını içeren yaprağının yırtılarak alınmış olduğu görülmüştür. Adayın ilgili yaprağı kopartarak sınav salonu dışına çıkartıp sınav sonrasında sosyal medya üzerinden sayfanın görüntüsünü paylaştığı belirlenmiştir.
GÖZÜMÜZ ÜSTÜNÜZDE!
6114 sayılı yasa kapsamında bu adayın sınavı iptal edilecek, 2 yıl boyunca adayın ÖSYM sınavlarına girmesine müsaade edilmeyecek ve hakkında adli işlem başlatılacaktır. Bu vesile ile sınavın tamamlanmasından sonra ortaya çıkan bu durumdan, olayın sınav sonrası bir adayın sorumsuzluğuna ilişkin olduğu yönündeki tüm duyuru ve uyarılarımıza rağmen “KRİZ” çıkarmaya, toplumda infial uyandırmaya çalışan, sınava giren gençlerimizi endişeye sevk etmekten çekinmeyen Hürriyet Gazetesinin iki muhabiri ile yandaşlarının kamuoyundan nasıl özür dileyeceklerini takip etmekteyiz.”
