Güncelleme Tarihi:
İşte AYM kararlarının ayrıntıları;
TİB BAŞKANI'NIN SİTE KAPATMA YETKİSİ İPTAL
Anayasa Mahkemesi aldığı kararlarla, hükümetin torba yasayla, Başbakanlık Telekomünikasyon İletişim Başkanlığı'na (TİB) verilen "4 saat içinde internet sitesi kapatma" yetkisini iptal etti. İnternet sitesi kapatmak ya da erişimi engellemek için ancak mahkeme kararı geçerli olabilecek. Cumhurbaşkanlığı seçimlerininin hemen ardından TBMM'den geçen ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın da ilk onayladığı yasa olan torba yasada yer alan düzenlemede, TİB Başkanı'na "Milli güvenlik", “kamu düzeninin korunması” ve “suç işlenmesinin önlenmesi” gibi nedenlerle ve “gecikmesinde sakıncalı bulunan hallerde” bir internet sitesini 4 saat içinde kapatma yetkisini verilmişti.
AYM kararı sayesinde, artık internet siteleri idare tarafından değil, ancak bir yargı kararı olursa kapatılabilecek.
Yine AYM kararı uyarınca, torba yasayla TİB'e verilen internete trafik bilgilerini toplama yetkisi de kaldırıldı.
ÖZELLEŞTİRME İPTAL KARARLARI UYGULANACAK
Anayasa Mahkemesi, özelleştirmeler konusunda da çok önemli bir karara imza attı.
Daha önce Çeşme Limanı, Kuşadası Limanı, ETİ alimünyum gibi büyük özelleştirmeler yapılmış, ancak mahkemeler uzun bir inceleme süresinin ardından bu özelleştirmelerin kimisi hakkında, çeşitli nedenlerle iptal kararı vermişti.
Hükümet de bunun üzerine, özelleştirmelerin üzerinden beş yıl geçtikten sonra mahkemelerin vereceği "iptal" kararlarının uygulanmayacağı yolunda bir Bakanlar kurulu kararı almıştı.
Danıştay da bu bakanlar kurulu kararını iptal etmişti.
Danıştay'ın bu kararı üzerine, hükümet konuyu yasalara taşıyarak, özelleştirmelerin üzerinden 5 yıldan fazla geçmesinin ardından mahkemelerin vereceği iptal kararlarının uygulanmayacağına ilişkin bir yasa çıkarmıştı.
Anayasa Mahkemesi 2012'de bu yasayı iptal etmişti. Ancak torba yasaya konulan yeni bir hükümle, bu konu yeniden yasalaştırılmak istendi.
Anayasa Mahkemesi bugün aldığı kararla, ikinci kez bunu iptal etmiş oldu.
Anayasa Mahkemesi'nin bugün verdiği kararlardan bir tanesi ise, 17 ve 25 Aralık soruşturmalarının ardından başta Emniyet olmak üzere, devlet kadrolarındaki görevden almaları yakından ilgilendiriyor.
Çıkarılan torba kanunlara koyulan hükümlerle, görevden alınan Daire Başkanı ve üzerindeki kadrolar ile Emniyet personeli hakkında mahkemelerin vereceği "iptal" ve "göreve iade" kararlarının "2 yıl içinde uygulanabilmesinin" önünü açmıştı.
oysa eski düzenlemelerde, mahkemelerin vereceği göreve iade kararlarının en geç bir ay içinde uygulanması öngörülüyordu.
Anayasa Mahkemesi, "göreve iade kararları iki yıl içinde uygulanır" hükmünü iptal etti.
Böylece, görevden alınan kamu görevlilerinin mahkemeye gidip, "göreve iade" kararı almaları halinde, en geç bir ay içinde eski görevlerine atanmalarının yolu yeniden açılmış oldu.
GÖREVE İADE ETMEYEN AMİR CEZA GÖREBİLECEK
Yine görevden almalar konusunda Anayasa Mahkemesi bir başka önemli karara daha imza attı.
Hükümet torba yasa ile, görevden alınan kamu personelini, aksi yöndeki mahkeme kararlarına rağmen eski görevlerine iade etmeyen amirler hakkında "ceza soruşturması açılmayacağını" yasalaştırmıştı.
Anayasa Mahkemesi bunu iptal etti. Böylece, görevden alınıp, mahkeme kararıyla göreve iade edilen memurları, eski görevlerine atamayan amirler hakkında ceza soruşturması açılabilecek.
Anayasa Mahkemesi'nin iptal ettiği TİB konusundaki düzenleme, daha önce de Türkiye gündemine girmiş ve tartışmalara neden olmuştu.
İnternet yasası TBMM'ye geldiğinde, dönemin Cumhurbaşkanı Abdullah Gül yasada TİB başkanı'na doğrudan site kapatma yetkisi veren hükümlere itiraz etmişti.
Nitekim o dönemde Cumhurbaşkanı olan Gül'ün isteği üzerine TİB Başkanı'na verilen bu yetki kaldırılmış, Gül de bunun üzerine yasayı onaylamıştı.
Ancak Cumhurbaşkanlığı seçimlerinden sonra TBMM Genel Kurulu'nda görüşülerek kabul edilen son torba yasaya bir madde eklenerek, TİB Başkanı'na site kapatma yetkisi tanınmıştı. Cumhurbaşkanı seçilen Recep Tayyip Erdoğan ise, bu makamda önüne gelen ilk yasa olan torba yasayı onaylayarak, TİB Başkanı'na site kapatma yetkisinin yürürlüğe girmesini sağlamıştı.
Anayasa Mahkemesi, Gül'ün o dönemde "rahatsız oldum" dediği o düzenlemeyi iptal etmiş oldu.