Güncelleme Tarihi:
Temasları kapsamında Bakü'de bulunan Başbakan Ahmet Davutoğlu, IŞİD saldırılarından kaçarak Suruç İlçesi Dikmetaş Köyü sınırından geçişlerine izin verilen Suriyelilere dair açıklamada bulundu.
Davutoğlu, şunları söyledi:
"Biz çözüm sürece toplantısında zaten muhtemel senaryolar üzerinde durmuştuk ve gerek AFAD'dan sorumlu başbakan yardımcımız Numan Bey'e, gerekse İçişleri Bakanımıza, Savunma Bakanımıza, bütün ilgili arkadaşlara bu konuda her türlü tedbirin alınması ve orada mahsur kalan, güvenilir bir sığınak arayan kardeşlerimize yardımcı olunması talimatını vermiştik.
VALİLERİMİZ DÜN AKŞAM İTİBARİYLE TALİMATLANDIRILMIŞLARDI
Olayların bu kadar tırmanması ihtimalini gözettik ama ilk aşamada ihtiyaç hissedilen şey, insani yardımdı. Valilerimiz dün akşam itibariyle talimatlandırılmışlardı. Her türlü ihtiyaçların giderilmesi için, bugün iki saat kadar önce yoğun bir talep olması, yoğun bir göç dalgası olabileceği ihtimali ortaya çıktığında, yakalaşık dört bin kişilik Suriyeli kardeşimizin sınıra dayandığı bilgisi gelince biraz önce hem İçişleri Bakanımızla konuştum, hem de AFAD'dan Sorumlu Başbakan Yardımcımız Numan Bey'le bu haberler gelir gelmez, bir buçuk saat önce görüştük ve gerekli talimatları verdik. Şimdiye kadar olduğu gibi bundan sonra da, Suriye'den ya da herhangi bir ülkeden, ölüm karşısında sığınacak bir yer olarak Anadolu'yu gören kardeşlerimiz sınırımıza geldiğinde etnik ve mezhebi ayrımı gözetmeden hepsini alıyor, alacağız. Şu anda da bu girişler başladı. Tabii çok ani bir gelişme olduğu için süratle arkadaşlarımız organize olmaya çalışıyorlar.
HİÇBİR ETNİK YA DA MEZHEBİ AYRIM GÖZETMEYİZ
Bu kardeşlerimiz en kısa sürede yerleştirilecekler ve ihtiyaçları karşılanacak. Hiç kimsenin bu konuda tereddüdü olmasın. Türkiye var oldukça ve güçlü oldukça kudretli oldukça ve elinde kapasite oldukça, kendisine sığınan herkese elindeki imkanlarla yardımcı olacaktır. Burada da hiçbir etnik ya da mezhebi ayrım gözetmeyiz. Ama tabii birinci önceliğimiz her zaman, Suriyeli kardeşlerimizin kendi topraklarında ihtiyaçlarının karşılanması. O imkan ortadan kalktığı anda biz elimizden gelen yardımı yaparız. Ve bu dört bin kardeşimiz -şu an itibariyle bana gelen rakam bu, artabilir - ihtiyaçları karşılacanacak, ülkemizde ağırlanacaklar. Bu da şunu gösreriyor. Şimdiye kadar bizim mülteciler politikamızı eleştirenlerin insani olarak ne kadar zaaf içinde olduğunu da ortaya koyuruyor. Bizim Suriyeli kardeşlerimize kucak açmamız tarihi bir görevdir, insani bir görevdir. Eminim ileride bu günleri yazacak olanlar bunu insanlık adına, tarihimize altın bir sayfa olarak yazacaklardır. Allah devletimize ve milletimize güç versin ki, bize sığınana herkese el uzatabilelim ve onlara yardımcı olabilelim. Bu talimatlar verildi ve gereken yapılacak."