MHP'den şok öneri: Oylanmasın

Güncelleme Tarihi:

MHPden şok öneri: Oylanmasın
Oluşturulma Tarihi: Aralık 18, 2013 10:39

3 bakanın çocuklarını da kapsayan operasyon Meclis’teki bütçe görüşmelerini de vurdu. MHP, rüşvet ve yolsuzluk operasyonuyla ilgili iddianame ortaya çıkıncaya kadar bütçenin son oylamasının ötelenmesini önerdi.

Haberin Devamı

MHP Grup Başkanvekili Oktay Vural, Genel Kurul’da bugün bütçe görüşmelerinde yaptığı konuşmada şunları söyledi:

BÜTÇE GÜVENE DAYALIDIR
“Bütçeler önemli belgelerdir. Hem kesin hesap hem bütçeyle ilgili, sayın bakanların bütçeleri oylanmakta, yaptığı işlerin hesabı verilmekte ve bu oylama sonucunda denetim ve güven ilişkisine dayalı bir değerlendirme yapılmaktadır. Şimdi, gerçekten bu bütçeler aynı zamanda bu bütçeyi uygulayacak olan bakana da güven duyulup duyulmadığını ortaya koyan bütçelerdir. Bu bakımdan, çok önemli bir rüşvet ve yolsuzluk operasyonu devam etmekte ve bu operasyon içerisinde bazı kamu görevlileri ve bakanların ilişkileri sorgulanmaktadır. Bütçenin güvene dayalı olması çok önemlidir. Dolayısıyla bu bütçe görüşmelerinin yürütüldüğü bir ortam içerisinde birilerinin savcılıkta ama bütçelerinin Mecliste olması bu görüşmelerin sağlıklı bir ortam içerisinde yapılmasını engellemektedir.

BELKİ BAKANLAR DEĞİŞECEK
Bu bakımdan, eğer uygun olursa, bu bütçelerle ilgili… Belki bunun sonucunda sayın bakanların değişmesi durumu olabilir, Hükûmetin alacağı takdirdir ama burada eğer biz bununla ilgili bir oylamayı yaparsak, bu sebepten dolayı ayrılmaları söz konusu olan bakanlara bir taraftan güven duymuş olacağız, bir taraftan da böyle bir hususla ilgili bir ortam ortaya çıkacak. Bu da değerli milletvekillerinin verdiği oyların yanlış anlaşılmaya sebebiyet vereceğini düşünüyorum.

Haberin Devamı


İDDİANAMEYE KADAR ÖTELEME
O bakımdan, Hükûmetin özellikle bu konuda bu bütçenin görüşmelerinin oylanmasının, bu rüşvet ve yolsuzluk operasyonuyla ilgili iddianame ortaya çıkıncaya kadar ve bununla ilgili, Hükûmetin, Sayın Başbakanın kullanabileceği bir inisiyatif gerçekleşinceye kadar ve milletimizi de bütçesiz bırakmamayı da dikkate alarak 2014 yılından önce olmak şartıyla son oylamalarının ötelenmesi gerektiğini düşünüyorum. Aksi takdirde, bu bütçede eğer öyle bir şey, bundan dolayı sayın bakanlarla ilgili Sayın Başbakanın bir icraatı olacaksa -burada milletvekillerimizin yaptığı oylama güven oylamasıdır- Parlamentonun güven duyup da daha sonra bununla ilgili bir görevden alınma gibi bir durum ortaya çıkarsa, sistem açısından sıkıntı olacaktır.

POLİSLERİN ALINMASI HUKUKA DARBE
Bir de şunu ifade etmek istiyorum: Burada Hükûmet var. Rüşvet ve yolsuzluk operasyonu devam ederken, bu operasyonu yapan kamu görevlilerinin görevden alınması hukukun üstünlüğüne darbedir, bu bir parti devleti anlayışıdır. Hiç kimse ayıpların üstünü örtemeyecektir. Eğer bir vicdan isyanı varsa, bırakınız da kamu görevlileri çalışsın.”Turan YILMAZ/ANKARA

Haberin Devamı

KILIÇDAROĞLU'NDAN SERT SÖZLER

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’nın yürüttüğü yolsuzluk ve rüşvet operasyonları ile ilgili "Bir zamanlar saltanat vardı, babadan oğula geçen. Günümüz Türkiye’sinde ise yolsuzluklar babadan oğula geçer oldu" dedi.

Kılıçdaroğlu’nun Twitter hesabında şu açıklamayı yaptı, "Bir zamanlar saltanat vardı, babadan oğula geçen. Günümüz Türkiye’sinde ise yolsuzluklar babadan oğula geçer oldu."

MHPden şok öneri: Oylanmasın



“BU OPERASYON YOLSUZLUĞUN ÜSTÜNÜ ÖRTME VE GÖZDAĞIDIR”
MHP Grup Başkanvekili Oktay Vural, emniyet şube müdürlerinin görevden alınmasının suçluluk duygusuyla yapıldığını iddia etti. “Bu görevden almalar hükümetin bu işin üzerine örtme ve gözdağı vermesinin kanıtıdır” diyen Vural, hukuk devletinde başlamış, yürüyen bir operasyon varken kamu görevlilerinin görevden alınmaması gerektiğini söyledi.

Haberin Devamı


Hukuki süreci beklemek yerine delilleri karartma çabası içine girildiğini ileri süren Vural, “Bu Türkiye Cumhuriyeti’nin bir parti devletine dönüştüğünün kanıtıdır. Operasyonu ortadan kaldırmaya yönelik bir girişimdir. Haklarındaki yolsuzluk ve rüşvet iddialarına yanıt vermesi, hesap vermesi gerekenler; temel başka dosyaların da önünü kapatmak için tehdit ve şantaj olarak bunu kullanmışlardır.
Hemen akabinde müdürlerin görevden alınması bana rüşvet ve yolsuzluk operasyonunun daha derin olduğunu, daha yukarılara doğru gidebileceğini düşündürüyor. Ama yolsuzluklar karanlıklara gömülemeyecektir. AKP içinde vicdan sahibi olanlar, bunların üstüne gidilmesinin önünü açmalıdır.

Haberin Devamı

"BU KABUL EDİLEMEZ; YOLSUZLUK VARSA SONUNA KADAR ÜSTÜNE GİDİLMELİ"
CHP Genel Başkan Yardımcısı Umut Oran, “İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı ve İstanbul Emniyet Müdürlüğü yolsuzluk ve rüşvet operasyonu başlatıyor AKP'li bakanların çocukları, üst düzey bakanlık bürokratları, işadamları, Fatih Belediye Başkanı, Halkbank ve Emlak GYO genel müdürleri gözaltına alınıyor ve bugün karşımıza çıkan şu tabloya bakın: İstanbul Emniyet Müdürlüğü operasyonun üzerinden 24 saat geçmeden bizzat bu operasyonu yapan 5 polis müdürü görevden alınıyor. Bu kabul edilemez” dedi.

Oran, bu kadar tesadüfün ancak planlayarak olacağını belirterek, “Sakın kimse bunun rutin, mutat bir atama işlemi olduğunu söylemeye kalkmasın. Çünkü buna artık çocuklar bile güler. Madem bir yolsuzluk ve usulsüzlük var, nereye gidiyorsa oraya kadar gidilmeli ve bir nevi "temizeller operasyonuna" dönüşmeli bu işlem. Biz anamuhalefet olarak, TBMM Üyesi olarak Sayın Başbakan'dan olayların üzerini kapatmasını değil, bizzat savcıların polislerin önünü açmasını bekliyoruz. Rüşvet alan bir bakandan söz ediliyor, kimdir bu bakan? Başbakan Erdoğan madem partisine "AK Parti" diyor o zaman istifa et aklan da gel diyorum kendisine. 100 gün sonra seçim var ve ülkenin bürokrasisi hükümeti bu kadar yolsuzluğa bulaşmışken, seçim sürecinde kendilerine nasıl güven duyacağız” diye sordu.

KILIÇDAROĞLU'NDAN OPERASYON AÇIKLAMASI


Haberin Devamı


“HÜKÜMETİN DEVAMI RİSK ALTINDA”


BDP Şırnak Milletvekili Hasip Kaplan ise, “Gözaltına alınan kişiler arasında İçişleri Bakanı’nın oğlu da var, ona da ayrıcalık tanınmıyor ama bir hukuksuzluk olursa iki taraf arasındaki gerilimin ulaştığı doruk noktasıdır. Paralel devlet KCK değildir; hükümetin dışında bir paralel devlet vardır. Bu gerilimle beraber saf değiştirmeler olur. Eskiden karşı karşıya olanların bir kısmı birlikte hareket eder” dedi.
Bunun ağır bir operasyon olduğunu belirten Kaplan, “Asıl yargının ne yapacağı önemli. Ciddi delil ve bulgular varsa hükümetin devamı ciddi risk altındadır. Eğer cemaat ile yaşanan son gerilimin intikam hamlesiyse bunun faturası da ağır olur. 5 şube müdürüyle sınırlı kalmayacak kadar kapsama alanı genişler” diye konuştu. AYSEL ALP/ANKARA

DEMİRTAŞ: BİZ ADALETTEN YANAYIZ

BDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, 17 Aralık Operasyonuyla ilgili; "Şu anda görünen temiz eller operasyonundan çok siyasi rekabete benziyor. Biz bunun temiz eller operasyonuna dönüşmesini bekliyoruz. Biz AKP ve Cemaat'ten yana değil adaletten yanayız. Hükümetin çıkıp soruşturmanın önünü açtığını söylemesi gerekir. Soruşturmaya müdahale doğru değildir" dedi. Demirtaş, tutuklu milletvekilleri ile ilgili ise; "Biz bu mahkemelerden adalet beklemiyoruz. AYM kararından rağmen çifte standardı ve kanunsuzluğu uygulayacaklarını tahmin etmiyorduk" diye konuştu.


GENEL SEKRETER BÜYÜKATAMAN: SON DERECE MANİDAR
ANKARA MİLLETVEKİLİ YENİÇERİ: KAMU VİCDANINI YARALADI

MHP, İstanbul Emniyet Müdürlüğü’nde operasyonları yürüten 5 şube müdürünü görevden alınmasına tepki gösterdi. Genel Sekreter İsmet Büyükataman, “Son derece manidar” derken, Ankara Milletvekili Özcan Yeniçeri de “Kamu vicdanını yaralamıştır” değerlendirmesini yaptı. Hürriyet’e konuşan MHP’liler şunları kaydetti:

MHP GENEL SEKRETERİ İSMET BÜYÜKATAMAN: Rüşvet iddiaları ile yolsuzluk iddiaları ile üstelik hükümetin üç önemli bakanının oğlunun karıştığı iddiaları ile yürütülen soruşturmaların başında bulunulan şube müdürlerinin görevden alınmış olması son derece manidar. Bu konuda bakanların yaptıkları açıklamalar son derece düşündürücü. Bu soruşturmalardan bir şey çıkmayacağını ifade etmek bile başlı başına bu konularla ilgili malumat sahibi olunduğu veya bunlarla ilgili birtakım teşebbüslerde bulunabileceğine dair beyanlar. Kamu vicdanı bu tasarruflardan son derece rahatsız. Bu işin sonu nereye kadar ulaşıyorsa, kime kadar varıyorsa bu konuda kararlı bir şekilde Cumhuriyet Savcıları görevini yerine getirmeli. Millet de bunu bekliyor. Siyasi partiler de bu konuda müşterek bir kararlılık ortaya koydular. TBMM’yi bu ayıptan mutlaka kurtarmak lazım. MHP olarak sonuna kadar bu işin takipçisi olacağız.

MHP ANKARA MİLLETVEKİLİ ÖZCAN YENİÇERİ: Yolsuzlukla ilgili soruşturmalarda, operasyonları yönetenleri görevden alma kamu vicdanını yaralamıştır. Bilindiği gibi daha önce de Deniz Feneri savcıları görevden alınarak, davaya şaibe bulaştırılmıştı. MİT Başkanı Hakan Fidan ile ilgili soruşturmada da hukukun gereğini yapmak yerine, yasa çıkartılarak başka bir manevra yapılmıştı. AKP meydana gelen her olayda, yargıcı ve savcıyı görevden almak ya da soruşturmaya çeşitli yasal gerekçeler ortaya koyarak soruşturmadan taraftarlarını korumaktadır. Bu son derece yanlıştır. Demokratik hukuk devletinde olmayan bir tavırdır. AKP’ye yönelik soruşturmaların demokratik bir süreç içinde yürütülmesi engellenmektedir. Umut ERDEM/ANKARA

MHP GENEL BAŞKAN YARDIMCISI SEMİH YALÇIN: Başbakan direk savunmaya geçiyor. Direk muhatap olarak alıyor. ‘Birilerinin topu tüfeği varsa ,bizim Allahımız var’ diyerek yine inanç hortumculuğu yapıyor, bu olaydan da istifade etmeye çalışıyor. Bu Başbakanın yolsuzlukları örtbas etme çabasını gösterir. Bakanların oğullarından başlandı, Başbakan da savunmaya bu denli geçtiğine göre, zannediyorum Sayın Başbakanın oğullarına da sıra geleceği yönünde endişesi olsa gerek. Oğullarına sıranın geleceği korkusuna mı kapıldı? Hak, dinden imandan bahsediyorsun, ondan sonra da bunları yaparken siyaset cambazlığına soyunuyorsun. Böyle bir olay çıkınca da etrafındaki saadet zincirinin halkaları tek tek kopmaya başlayınca, savunmaya geçerek kendi açığını da yanlışını da ortaya koyuyorsun. Daha önce ‘yargı sonucu beklenmeli’ diyen Başbakan, şimdi 5 polis müdürü görevden alarak idari anlamda karşı saldırıya geçip, soruşturmanın selametini zedeliyor. Soruşturmayı yapa emniyet teşkilatına gözdağı veriliyor. MİT Müsteşarında da yaptığı gibi kendi ekibini savunma, koruma altına almaya gayret ediyor. Bu çok yanlış bir durumdur. Başbakan, bu soruşturmaya kesinlikle müdahale etmemeli. Sonucu nereye giderse gitsin, yargı önünde yapılabilmeli. Banka genel müdürünün evinde 4 buçuk milyon dolar bulunuyor. Bunu örtemezsiniz. Bu yargı eleğinden geçmek zorunda. Düne kadar özel yayın yapan Tayyip TV’ler nerede? Olayları halka doğru aktarma çabası içinde değiller. MHP bu meseleyi hükümet-cemaat çekişmesine kurban vermek istemiyor. Bu çatışma içerisine koymak bu soruşturmayı zaafa uğratabilir.

KRİZ MASASI BASIN TOPLANTISI YAPACAK

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun emriyle “Kamu ihalelerinde yolsuzluk” iddialarıyla başlatılan ve üç bakan çocuğunun da gözaltına alındığı operasyonla ilgili olarak kurulan “Kriz Masası”nda görevli milletvekilleri TBMM’de basın toplantısı yapacak. CHP’nin kurduğu Kriz Masası’nda görev alan CHP Sakarya Milletvekili Engin Özkoç, Kocaeli Milletvekili Haydar Akar ve İstanbul Milletvekili Aykut Erdoğdu’nun yapacağı basın toplantısı saat 14.00’de. Basın toplantısı öncesi Hürriyet’e bilgi veren Erdoğdu, “Ülkenin ekonomik ve sosyal barışı tehlikede. Bu sadece bir Halkbank sorunu değil kamu bankaları sorunu. Yaşananlar AK Parti’nin ‘buzdağı’ yolsuzluğunun görünen yüzü. Bu noktada savcılara, polislere görevden el çektirilmesi kabul edilemez” dedi. Okan KONURALP/ANKARA


Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!