Belgeler evime konulmuş

Ankara 13’üncü Ağır Ceza Mahkemesi’nde dünkü duruşmada savcının belgeyle ilgili sorusu üzerine Dağ, “Bana göre sahte. O belge oraya konulmuş” dedi. Duruşma salonuna, Dağ’ın evinde bulunduğu iddia edilen, el yazısıyla yazılmış bazı belgeler de getirildi. Belgeleri inceleyen Dağ, “Bu yazılar, evimde yapılan aramanın ardından attığım paraf, bana ait” dedi. Mahkeme Başkanı’nın “Gazetecilere verilecek temalar ve kurban derisi başlıklı yazılara ne diyorsunuz” sorusuna ise Dağ, “Bu belgelerin evimden çıktığını kabul etmiyorum. Belgedeki paraflardan birisi benimkine benziyor. Ancak yazılar bana ait değil” karşılığını verdi.
SARIIŞIK: BÇG BELGESİYLE İLGİM YOK
Davanın tutuklu sanıklarından emekli Tümgeneral Şevket Turan ise 28 Şubat döneminde, dini hassasiyeti olan personelin, TSK’dan ihraç edildiği iddialarıyla ilgili “Silahlı Kuvvetler’de böyle bir durumun olduğunu zannetmiyorum. Benim babaannem baş-örtülü, namazını kılan biridir, anneannem de öyle. Ailece biz dindar kişilere karşı saygılıyız. Batı Çalışma Grubu’ nda (BÇG) da bu konuların bu derece abartıldığına inanmıyorum. Müslümanız, dinini yaşayan insanların önünde saygıyla eğiliyoruz” dedi. Öğleden sonraki duruşmada sanıklardan, dönemin Kara Kuvvetleri Harekat Başkanı Şükrü Sarıışık, iddia edilen BÇG belgeleriyle hiçbir ilgisi olmadığını, BÇG toplantılarına katılmadığını, müşteki ve şüpheli ifadelerinde isminin geçmediğini belirtti. Halen Balyoz davasından 18 yıla hükümlü olduğunu ve yaklaşık 3 yıldır cezaevinde bulunduğunu bildiren Sarıışık, 44 yıl ülkesine ve ordusuna hizmet etmiş biri olarak, atılı suçlamaları reddettiğini söyledi.Duruşma bugün devam edecek.