Güncelleme Tarihi:
HABİL İLE KABİL
“51 şehidimize Allah’tan rahmet diliyorum. Onlar makamların en yücesine ulaştılar. Ama şunu da bilmenizi istiyorum, neden olan alçaklar, zalimler onlar da ebedi alemde inanıyorum ki cehennemde muteber yerlerini alacaklardır. Kardeşlerim şüphesiz ki bu dünya Habil ile Kabil döneminden itibaren hep katillerle iyi niyetli insanların adeta karşı karşıya olduğu zulümlere şahit olmuştur. Şu anda yanı başımızda cereyan etmekte olan olay, sıradan bir olay değildir. Kendi saltanatlarını, makamlarını koruma, diktatörlüklerini devam ettirme gayretinde olanlar, Türkiye de bizim huzurumuza musallat olmuşlardır.
BU MİLLET ENSARDIR
Türkiye olarak Suriye ile yüksek düzeyli stratejik anlaşmalar yapmak suretiyle onları güçlendirmek için elimizden gelen gayreti göstermiş, 2,5 yıl kadar önce Asi nehri üzerinde barajın yapılması için anlaşma yapmıştık. Fakat öyle anlar, öyle günler oldu ki bizim aramızdaki anlaşmalar hiçe sayıldı. Aramızdaki dostluklar ayaklar altına alındı. Bu diktatör zalim Esad tarafından alındı. Bu millet tarihi itibariyle mazlumlara hep ensar (Yardımcı, yardım eden) olmuştur. Suriye’de zalim Esad’ın zulmünden kaçıp ölüm endişesiyle geldiler. Türkiye’de ve bu bölgede ensar olmaktan nasibini almamış olanlar, zalimlerle fotoğraf çektirmeyi başarı telakki edenler, burada yaşayan kardeşlerimin arasına fitne nifak tohumları atmaya gayret ediyorlar.
ONLAR KARDEŞİMİZ
25 bin civarında Suriye’den buraya göç eden kardeşlerimize kucağınızı açtınız. Şimdi onları kovma gayreti içerisine girenlere asla iltifat etmeyin. Onlar bizim kardeşlerimizdir. Bize inandıkları, güvendikleri için buradadırlar. Kimse evinden, barkından kaçarak başka ülkelere gitmez. Bu fitneye, nifaka asla prim vermeyeceğiz. Suriye sulhu yakaladığı gün, Suriye’de diktatörlük sona erdiği gün, halkın iradesi iktidar olduğu gün buradaki kardeşlerim evlerine döneceklerdir.
O BABADAN İKTİDAR
Suriye’de kan var, kin var. Uçaklarla, toplarla kendi vatandaşını katleden Esad’a destek çıkan varsa buna üzülürüz. Biz Türkiye’de sandıklar kurularak iktidar olduk. Ama onlar babadan devralmak suretiyle iktidar oldular. Halkının kendilerini devireceklerini biliyorlar. Reyhanlı’da birliğiniz, beraberliğinizin, dirliğinizin devamını istiyoruz. Bu günler gelip geçer. Türkiye güçlü bir ülkedir. Hiç endişe etmeyin. En kısa zamanda Suriye’deki muhalif güçler bu diktatörü indirecekler. Gün yakındır. Hani Allah’ın yardımı ne zaman diyordu ya. Allah’ın yardımı yakındır.
CUMHURBAŞKANI GELDİ
Olay olduğu anda gelmiş olmam, bazı malum çevreler tarafından farklı olarak değerlendirilebilirdi. Bu işin istismarcıları var. Bu istismarcılara ne siz fırsat verin ne ben fırsat vereyim. Başbakan Yardımcım, bakanlarım, milletvekillerim anında buraya geldi. Sağolsun Cumhurbaşkanımız da buraya geldi. Ne hükümet ne devlet olarak yalnız bırakmayacağız. Bu tür istismar örgütlerine, bizim aramıza fitne sokmak isteyenlere asla prim vermeyin. Bunların korkusu bizim birliğimiz, beraberliğimiz, dayanışmamazdır. Dayanışma onların buralarda hayat bulmasını ortadan kaldıracak. Suriye’den buraya gelmiş olan kardeşlerim sizin kardeşlerinizdir. Bu kardeşlerinizi asla buralardan çıkmak için olumsuz şeyler söylemeyin. Benim Reyhanlılı kardeşlerim bunu asla yapmazlar. İnsana saygıyı bilmeyenler bunu yaparlar. Bizim yönetimiz altında olanların hepsini seviyoruz.”
Bombalar Esad’dan
BAŞBAKAN Tayyip Erdoğan, Reyhanlı saldırıları konusunda, Hatay’dan ayrılırken havaalanında şunları söyledi: “Suriye’deki gelişmelerin uzantılarıydı. Bu olay, Suriye organizeli ama uzantıları ülkemizde, ülkemizdeki uzantıları bu işin aktif rolünü oynadı. Ama işin yönetimi Suriye tarafından, onun da belgeleri, bilgileri şu anda elimizde. Öyle zannediyorum ki bunlar deşifre olur, ortaya çıkar. Ülkemiz üzerinde oynanan oyunların kaynaklarına şu anda nüfuz etme gayreti içindeyiz. Ona göre de bunun bedelini kendilerine ağır ödeteceğiz. Gerek şehit ailelerine gerek yaralılarımıza bütün desteklerimizi verdik, veriyoruz, vereceğiz. İlk etapta 7.5 trilyon gönderdik. Bundan 5’er trilyon şehit ailelerine verildi. ”
Kardeşini ve kızını kaybetti
BAŞBAKAN Erdoğan, patlamada kızını ve kardeşini kaybeden Kübra Erboz’la görüştü. Başbakan daha sonra Erboz’u evinde ziyaret etti. Erboz, Erdoğan ile aralarında geçen konuşmayı anlattı: “Suçluların yakalanmasını istedik. O da ‘bunu yapacağımıza emin olun’ dedi. Dua okuttu. Talepte bulunmadık. Sadece şehrimizde huzur istedik. Bunun için de gereğinin yapılacağını söyledi.”
NOTLAR
Madeni para ve çakmak toplandı
- Erdoğan’ın Hatay ve Reyhanlı ziyaretleri esnasında F16 uçakları sınır boyunca yüklü olarak devriye uçuşu yaptı. 2 Kobra helikopteri de tam techizatlı olarak Erdoğan’ın konvoyunu yakın mesafeden takip etti.
- Yüksek binalara özel harekat polisleri yerleştirildi. Tüm sokaklar tutuldu. Araçlar ilçe merkezine kontrollü olarak alındı.
- Erdoğan’ın konuşma yaptığı meydanda Ankara’dan getirilen, üzerinde 8 kamera ile yüz ve plaka taraması yapan özel donanımlı 2 minibüs görev yaptı. Meydana giren vatandaşların üzerindeki madeni para, çakmak ve su şişeleri alındı.
- Hatay Valisi Celalettin Lekesiz’in, eskort araçlarının geçişine bile izin verilmedi.
- Patlamada oğlu Oğulcan Tuna’yı kaybeden baba, oğlunun adının bir okula verilmesini istedi. 4 öğrencinin patlamada öldüğünü öğrenen Erdoğan, Milli Eğitim Bakanı Nabi Avcı’yı arayarak, “Öğrencilerin her birinin ismini, Reyhanlı’da birer okula verin” dedi.