Güncelleme Tarihi:
Metiner’in, “Komisyonun bir görevi de çekilmeden sonra, çekilen insanların topluma nasıl kazandırılacağı konusundaki tedbirlerin alınması” sözlerine de AK Partili Fatoş Gürkan, “Terör örgütü mensubu dediğimiz arkadaşların topluma kazandırılmasıyla ilgili söylem olursa toplumdan tepki gelir” diye itiraz etti. Gürkan şunları söyledi:
SAHANIN ENDİŞESİ
“Sahaya gittiğimizde şu endişeyi görüyoruz: ‘Terör örgütü mensupları yurtdışına gidiyor, bir çoğu Türk vatandaşı. Suriye’de tekrar toparlanıp yeniden mi faaliyetlerine başlayacaklar? Siz bunlara iş imkanı sunup memur yapıp başka imkanlarla öncelik ve ayrımcılık mı tanıyacaksınız?’ Bir ayrıcalık yapıldığı yönünde bir şey olursa toplumdan tepki alırız.”
BASINA KAPANSIN ÖNERİSİ
AK Partili İdris Şahin ise, “Burada söylenen bir cümleyi çok farklı yerlere çekebilirler, bundan da süreç zarar görebilir” diyerek komisyon çalışmalarının basına kapatılmasını önerdi. Komisyon Başkanı Naci Bostancı ise buna karşı çıkarak, “Gizlilik olduğunda yalan yanlış haberler çıkabiliyor. 2 yıldır Meclis’teyim gizliliğin sağlandığını da göremedim, basın mensupları nasıl oluyorsa öğreniyorlar” dedi.
GERİLLA-TERÖRİST TARTIŞMASI
BDP’li Halil Aksoy da gözlerinin önünde kardeşinin işkenceyle öldürüldüğünü belirterek, “Gözü yaşlı ana kendi çocuğuna terörist olarak bakmak istemiyor. Militan denilebilir ama terörist denildiği zaman bu ters döner, sürece uygun dil kullanmakta büyük yarar var” dedi. AK Partili Halil Ürün ise, “Bir an için varsayalım ki PKK terör örgütü değil. İmamları, öğretmenleri, kundaktaki bebekleri kim öldürdü? Sadece askerleri değil Kürt halkını da öldüren insanları nasıl tanımlayacağız? ‘Vay siz gerillasınız, bu çocukları iyi öldürdünüz hadi gelin bakalım mı’ diyeceğiz yoksa ‘arkadaş suç işleyenler cezalarını çeksin mi’ diyeceğiz.Terörist zaten Türkçe değil, katil mi cani mi diyelim” dedi.
REYHANLI SÜRECİ SABOTE ETMEZ
AK Partili Yalçın Akdoğan da, Reyhanlı’daki gibi provokatif saldırılar olabileceğini belirterek, “Bu süreçte örgüt içerisinde çatlak ve farklı sesler olma ihtimali vardı ama bunun olmadığını gördük. Kandil bir bütün olarak Öcalan’ın çağrısının arkasında durdu” diye konuştu. Bu saldırılarla sürecin sabote edilemeyeceğini de savunan Akdoğan, “Çünkü toplumsal direnç çok güçlü” dedi.
Zenderlioğlu da, “3 aydır cenazeler gelmiyor, analar ağlamıyor, kan ve gözyaşı yok ama birileri gene de rahatsızlık duyuyor” dedi.
AK Partili Salih Fırat da, “CHP ve MHP’nin kapısını defalarca usanmadan çalmamız gerekiyor. Onları bu sürece dahil edemezsek komisyonun raporu tartışılır hale gelir” diye konuştu.