Vali Mutlu: Dilan örgüt üyesidir

İstanbul Valisi Hüseyin Avni Mutlu, DİSK’in yaşanan olaylarla ilgili dava açacağıyla ilgili açıklamasına cevaben, "Arzu edilen her yere müracaat edilebilir. Dünyanın ne kadar mahkemesi ülkemizin de ne kadar yüce mahkemesi varsa, hepsine müracaat edilebilir. Ben de özellikle müracaat edilmesini arzu ederim. Benim en büyük mahkemem vicdanımdır. 14 milyonluk şehrin bütün sorumluluğunu kendi vicdanımda tartar, önce kendi mahkememi kendi vicdanımda kurarım. Bu konuyla ilgili o kadar rahatım ki almış olduğum karar kendi vicdanımda fevkalade doğrudur. Ben bu tertibin içine girecek olanlara defalarca bire bir yapmış olduğumuz toplantılarda ve kamuoyuna yaptığımız toplantılarda da ısrarla aynı şeyleri söyledim. Burası hukuken izin vermediğimiz bir yerdir. Burada 30 metrelik uçurumun kenarında bunu yapamazsınız dedik. Bunu tartışmak isteyenler mahkemede de bunu tartışabilirler şikayetlerini de yapabilirler. Şikayet etmezlerse de eksik kalır. Buyursunlar şikayetlerini yapsınlar. Biz kendimizden fevkalade eminiz. Yaptığımız hiçbir eksik işlem yoktur. Yanlış işlem de yoktur. Fevkalade doğruyu yaptık. Benim bu söylediklerime hukuken ve vicdanen sağlam duruşumuza rağmen, insanları bu gayri hukuki alana davet ederek dünki olayların bu noktaya gelmesine sebebiyet veren bu olayların bu şekilde gelişmesine sebebiyet verenler sorumlu olamayacaklar mı ? Sorumlu olacaklar vicdenen sorumlduurlar. Dün akan her damla kanda atılna her taşta atılan her miskette atılan gazda, hepsinde benim söylediklerimi dikkate almayanların ciddi, sorumluluğu vardır.Bu sorumluluklarının hesabını vereceklerdir.

"ALDIĞIM KARARDA EN UFAK BİR TEREDDÜTÜM YOKTUR"

Bizim milletimizin çocukları sırtlarına Türk bayrağı asarak ellerine bu misketleri alarak, hiçbir zaman polise karşı saldırı yapamazlar. Türk bayrağının ülkemizin milli şerefi sembolü gölgesinde serinlediğimiz Türk bayrağını sırtına alıp bayrak istismarı da dahil yapanların hepsi bu milletin vicdanında sorumludur. Bu memleketin evladı sırtına Türk bayrağını alarak eline de sapan almak suretiyle sapanların içine de demir misketleri koyarak bu memleketin şerefini canını korumakla görevli olan Türk polisine bu şekilde saldıramaz. Bu istismarcıları bu millet görüyor. Bu milletin malı olan kaldırımlardan söklülen bu taşlarla yaralanmışlardır. Bu atmış oldukları demir bilyelerle polisimizin kafasını kıranlar demir bilyelerle polis memurlarına saldırıda bulunanlar bu milletin vicdanında elbette ki yargılanacaklar. Bu milletin vicdanına ben bu şehrin valisi olarak güveniyorum. En ufak bir tereddütütüm yoktur aldığım kararın hukukiliği ve vicdaniliği noktasında" dedi.

"BUNLARIN KARŞISINDA ÇELİK GİBİ DURMAYA DEVAM EDECEĞİZ"

Vali Mutlu, "1 Mayıs’ı kısıtladık mı? Engel koyduk mu? Koymadık. Kanuni olan bir yerde arzu ediyorsanız yapın dedik. Nitekim Türkiye Komünist Partisi talep etti. Kadıköy’ü verdik. 1 Mayıs’ın İstanbul’da kutlanmasıyla ilgili bir engel koyan var mı? Böyle bir yönetim söz konusu mu? Tam tersine basiretli bir karar veren bir devlet yöneticisi var burada. Bunların hepsini anlattım. Ama buna rağmen ısrarla sürekli olarak halkı Taksim’e davet edenler Taksim etrafındaki bütün olayların sebebidirler. Gerek milletin vicdanında yargılanacaklardır gerekse mahkemelerimizin önünde de hesap vermek durumundadırlar. Biz dosyalarımızı hazırlayacağız. Bütün bu olaylardaki bu malzemeler, molotoflar, bilyeler, taşlar, bunlar kim için? Bunlar neşe aracıydı bunlar şimdi silah oldu" diye konuştu. Mutlu, "Şimdi herkes dönüyor diyor ki İstanbul’da polis gaz attı. Ne atacaktık? Böyle birşey yok. Herkes hesabını açık ve net verecek. Ben de konuşacağım. Bunu da net olarak ifade edeceğim. Şayet bir hesaplaşma varsa, milletin vicdanında hesaplaşacağız. Ben asla devletin memurunun eli sapanlı eli taşlı eli bilyeli eli silahlı insanların saldırılarına hiçbir şekilde müsaade edemem. Bunların karşısında çelik gibi durmaya devam edeceğiz. İstanbul sahipsiz değildir. İstanbul’u 3 bin tane marjinal gruba teslim edecek halimiz de yoktur. Asla bu istismaralara müsaade etmem" diye konuştu.