En yakınınızdakiyle dinliyorlar

Güncelleme Tarihi:

En yakınınızdakiyle dinliyorlar
Oluşturulma Tarihi: Aralık 29, 2012 00:00

Başbakan Tayyip Erdoğan, kendisine yöneltilen, “MİT Müsteşarı Hakan Fidan’ın savcı tarafından ifadeye çağrılması cemaat-AK Parti mücadelesi mi?” sorusuna, “Buna gülerim” yanıtı verdi.

Haberin Devamı

TRT’de Enine Boyuna programında soruları yanıtlayan Erdoğan, gündeme dair önemli açıklamalar yaptı. Erdoğan şunları söyledi:

BİZİ ÜZÜYOR

(MİT Müsteşarı Hakan Fidan’ın ifadeye çağrılması cemaat AK Parti mücadelesi mi?) Buna gülerim. Tabi biz de bunları doğrusu özellikle yazılı ve görsel medyadan öğreniyoruz, buna da üzülüyoruz. Zaman zaman da tabi ciddi manada yaralıyor, hatta zaman zaman bazı arkadaşlarım inanmaya da başlıyor. Diyoruz; ‘Aman ha. Çünkü böyle bir şeye inanmaya başladığınız anda biz kaybederiz. Böyle bir şey olamaz.’ Olayımız bizim bu ülkede hizmettir. Bir başbakan olarak bana düşen görev; arkadaşımla ilgili bu adımı, yanlış adımı önlemek, engellemektir. Grup olarak çalıştık ve bu engellendi, önlendi. Bu dünyada her halde eşi, benzeri olmamış bir olaydır. Tabi. Bu çok ciddi bir yargı vesayetiydi, buna ‘evet’ demek mümkün değil. Biz, yargıda bu vesayeti istemeyiz, bizde de bu vesayeti istemeyiz.

Haberin Devamı

MAKUL SÜRE VERECEĞİZ

(2013’te yeni anayasa görebilecek miyiz?) 2012 umudumuz bitti. Gönlümüz bunun bitirilmesini arzu ederdi. Gelinen noktada (muhalefetin) takıldıkları yer başkanlık sistemi. Herkes yeni anayasa için bir tez öne sürüyor. Bizim de böyle bir tezimiz var. Nihai kararı millet verecektir. Niye bunun için telaş ediyorsunuz. Niye yürütmeye bu kadar takılıyorsunuz ki? Yasama, yargı bu işi halledelim. Başkanlığı koyun kenara diğerlerini bitirelim. Neticeye kavuşalım. Onu hallettikten sonra da yürütmeyi tartışalım. Ben arkadaşlarıma şunu söyledim. Yapacağımız tek şey var. Meclis başkanıma da istirham ettim. Makul bir süre verelim. Takdirini siz yapın, bu makul sürede bu iş bitirilmeli. Bitti bitti... Bitmediği takdirde ne meclisin gündemini bununla işgal ederiz ne de bu komisyon bu kadar sulandırılmış bir şekilde bu kadar devam etmeli. Kendileri bir makul süre takdir edecekler. Bu süre ne kadar olur bilemiyorum. Temenni ederim ki bu süre içinde arkadaşlar bu işi bitirirler.

YAZIKLAR OLSUN BİZE

Türkiye anayasacılarıyla deneyimli bir ülke. Birçok ülkelerde 6 ayda anayasa yapıyorlar. Biz ise bu kadar deneyimli olmamıza rağmen 1 yılı doldurduk, anayasamızı yapamıyoruz. Ben halimize acıyorum. Yazıklar olsun bize ki diyorum. Eğer burada bizim uyum sağlayabileceğimiz bir siyasi parti olursa parlamento içinde anayasa değiştirme gücüne sahip olma suretiyle biz onlarla beraber oturur bunu yaparız. İlla kapanır diye bir şey yok. Yeter ki beraber bu işi yaparız desinler. Fakat bunların hiçbiri olmuyor. Bu Türkiye’nin kıyameti değildir. Biz kısa süre önce 26 maddelik paketi referandumda kabul ettik.

Haberin Devamı

KENDİ ANAYASAMIZI SUNARIZ

Biz daha önce anayasa çalışması yaptık. (Arkadaşlara) söyledim biz bunu yeniden ele alalım, yeni anayasa çalışmamızı yine yapalım, hazır hale getirelim, öyle bir zamanlama yaparız ki gerekirse bunu meclise sunarız. Meclisin gündeminde de böyle bir anayasa olur. Madem ileri demokrasi diyoruz o zaman halkın seçtikleri denetim mekanizmasını çok daha iyi çalıştırsın. Biz Amerika’da bize göre neler doğrudur yanlıştır, bunun üzerinde çalışalım. Rusya, Fransa... Neler doğru, neler yanlış çalışalım. Bu tartışılsın bu ülkede. Ama kalkıp derseniz ki başkanlık sistemi hilafeti getirir, kusura bakma böyle bir şey yok. Bu hakikaten cehaletin ta kendisidir. O zaman demek ki Amerika’da, Rusya’da, Fransa’da hilafet var. Böyle bir anlayış olabilir mi? Ama ülkemde bunun tartışılmasına dahi tahammül edemiyorlar. Peki niye? Çünkü bu sistem geldiği anda 2 güçlü parti olacak. bunu gördükleri için asıl rahatsızlık buradan geliyor. Belli bir anlayış da “acaba ben bundan sonra tekrar iktidar şansı yakalayabilir miyim?

Haberin Devamı

KARMAŞA ÇIKMAZ DİYEMEM

Ben yetki karmaşası noktasında katılmıyorum ama çıkmaz da demiyorum. O cumhurbaşkanı yarı başkanlık sisteminin cumhurbaşkanı gibi olacaktır. Mevcut anayasa içinde şöyle bir durum var, ‘Yürütmenin başı başbakan değil cumhurbaşkanıdır.’ Mevcut anayasamızda var zaten ama bugüne kadar kullanılmamış. Kullanılmadığı için de Cumhurbaşkanları bu adımı atmamışlar ama isterlerse bu hakları var. Şu anda halk tarafından böyle bir adım atıldığında cumhurbaşkanı çok daha farklı bir gücü almış olacak. Halkın getirdiği cumhurbaşkanı olacak.

AHLAKİ EREZYON

Başbakanlık Teftiş Kurulu olarak da bu konuyla ilgili (Dinlemeler) incelemeyi başlatmak durumunda kaldım. Süreç şu anda akıp gidiyor. Bundan ötesi yargıyla ilgili süreç. Bunu daha fazla abartmayı da doğru bulmuyorum. Ama Türkiye’de böyle birşey başbakan ofisinde olmuşsa çok önemli bir olaydır. Bu tür böcekler denilen olayları bunu birçok yollarla yapıyorlar, yaparlar. Bu Rusya’sında da Amerika’sında da Çin’inde de her yerinde olur. Yaparsa bu işleri tarih boyunca bilirsiniz en yakınızdakilerle yaparlar. Olay bir ahlaki erezyonun neticesi. Şu yapar bu yapmaz gibi birşeyin iddiası içinde değilim. Ahlaki yönden nasibini almamış herkes bunu yapar. Yüksek teknolojinin egemen olduğu süreç içinde kimse zan altında olmasın ama siz Turkcell’le de Vodafone’la da Telekom’la da her yeri dinlersiniz. Bu teknolojinin yapısı bu.

Haberin Devamı

ADA İLE GÖRÜŞÜLÜYOR

Ben, siyasetçi olarak bu görüşmeyi yapamam, ama ülkeler, devletler, hükümetler bunları yapamayabilir, ama onların eli ayağı durumunda olan devletteki ajanları vardır, devletteki temsilcileri vardır, bunlar vasıtasıyla bunu yapar ki istihbarat elemanları dünyada hep ajan diye anılırlar. Giderler bunu yapar. Adayla da görüşür, adanın kanaatlerini, düşüncelerini alır, sorgular. Kalkıp şu anda bile spekülasyonlar yapılıyor, neymiş ‘anlaşmalar yapılıyor, adadaki bırakılacakmış’. Böyle bir söz, böyle bir şey söz konusu değil, ama rahat rahat söyleyebiliyorlar. Bunlar üzücü şeyler, ama bizler netice almak istiyoruz, mesafe almak istiyoruz. Bunun içinde terörle mücadelede mesafe alma noktasında adayla görüşmede biz asla bir görüşme yapmayız, ama görüşme yaptırırız. (Şu sıralar var mı?) Halen var. Netice almamız lazım. Biz bunun ışığını görebiliyorsak, adımı atmaya devam ederiz. Baktık ki ışık yok keseriz.

Haberin Devamı

REKTÖR ACZİYET GÖSTERDİ

Öğrencilerle, ODTÜ ile sorunumuz yok. Problem yönetimin sakat zihniyetiyle ilgilidir. Yönetimde acziyet var onu kabul edeceksin. öğrencilerin içinde faşizan baskı uygulayan öğrenciler varsa okulu terörize eden gruplar varsa bu gruplara karşı okul yönetiminin disiplin kurallarını işletmesi lazım. Bir hafta uzaklaştırır, 15 gün uzaklaştırır. Bunlar terör estiriyor, bazı akademisyenler oradaki, onların eylemlerine karışmayan akademisyenler üzerinde baskı uyguluyorlar. Burada şiddet uyguluyorlar, şiddet uygulayanın sırtı sıvazlanıyor.

ÖZEL İLE DERTLEŞİYORUZ

Hepsini ister istemez takip ediyoruz Balyoz’da Ergenekon’da vesaire. Yargı artık bu tür konularda artık çok daha cesur, çok daha rahat hareket ediyor ama bazı tutuklarla ilgili konuda benim bir rezervim vardı. Yargı süreci olduğu için belki söylemek doğru değil ama adeta kaçması söz konusu dahi edilemeyecek olan insanlarla alakalı burada bir tutuksuz yargılama mekanizmasını çalıştırmakta fayda olacağı inancımı daha önce zaten söyledim. Bu konudaki düşüncem yine aynıdır. Burada hakikaten canı yanan aileler var; sıkıntıya düşen aileler var. Sadece bana değil, Genelkurmay Başkanımıza da ulaşıyor. Biz de bir araya geldiğimizde bu konuları dertleşiyoruz. Bu tabii ister istemez bizi de üzüyor. Temennim odur ki kısa zamanda bu işlerle ilgili kararlar verilir. Geciken adalet olmasın istiyoruz ve biran önce bir neticeye varmak suretiyle herkes önünü çok daha iyi görmüş olacak.

BUSH ERTELEYELİM DEDİ

Irak’ta 1 Mart tezkeresi olayını hatırlayın. Ben 1 Mart tezkeresini savunanlardandım. O zaman Başbakan değil, Genel Başkandım ve 1 Mart tezkeresinde yeterli oy alınamadığı için malum, Irak’a girilmedi. Onda da bir hayır var. Daha sonra Başbakanlığım döneminde parlamentoda güven oyunu aldık. Tezkereyi geçirdik. Bu tezkereyi geçirdiğimiz zaman da oradaki kardeşlerimiz ‘Türkiye buraya girmesin’ dediler. Girmesin deyince ki Sayın Bush o zaman beni arka arkaya telefonla önce arıyordu. Meclisten bunu geçirmem için. Daha sonra da aynı Bush yine beni telefonla aradığında şunu söyledi; ‘Bunu erteleyelim’. ‘Niye’ dedim. ‘Görüyorsunuz dedi, halk dedi şu anda istemiyor. Kuzeydeki kardeşlerimiz istemiyordu aslında. Biz dedik, ‘istenmediğimiz yere zorla girmeyiz’.

35. MADDE TIRPANLANIYOR

Bunlarla ilgili zaten birçok şeyler, artık yavaş yavaş tırpanlanıyor. 35. maddeyle ilgili olumlu yanı var, olumsuz yanı var. Bunlar İç Hizmet Kanunu’ndan bazı fasıllar veya fıkralar çıkarılıyor. Çıkarılmak suretiyle de daha herkesin kabul edebileceği duruma doğru İç Hizmet Kanunu da geliyor. Bu konuyla ilgili Milli Savunma Bakanlığı ve Türk Silahlı Kuvvetleri’nin müşterek çalışmalar yapıyor.

HATA YAPILMIŞ OLABİLİR

Meclis araştırma komisyonu Uludere ile ilgili bir rapor hazırlıyor 1-2 hafta içerisinde açıklanacak. Bizler burada üzüntülerimizi paylaştık, söyledik. Burası bir terör bölgesi, geçiş bölgesi ve böyle bir terör bölgesinde bir hata yapılmış olabilir ve bu hata da ki ben bizzat şeyler izledim, yani insansız hava araçlarının görüntülerini. Yani bu görüntüde net, insanı tanıma gibi bir şeyiniz söz konusu değil. Sadece bir hareketi takip edebiliyorsunuz. Biz de diyoruz ki, ‘şu anda işte bakın sivil, asker yargı bu konuyla ilgili çalışmasını yapıyor. Bekleyelim. Burada hatayen böyle bir şey de yapmış olabilirler.

OYUNCAK OLMAYIN

Uludere’de hayatını kaybedenlerin ailelerine söylemek istediğim şudur; lütfen bazı öyle ucu bucağı belli olmayan örgütlerin oyununa gelmeyin. Yani bu örgütlerin oyununa gelir de böyle bunlar alıyorlar, parlamentoda gezdiriyorlar, buralara getiriyorlar, başka yerlere götürüyorlar. Yani bunların bence onların oyuncağı olmaması lazım. Onların malzemesi olmaması lazım.

MERKEZİ YÖNETİMDEN RAHATSISIZ

Fevkalade bir hal olmadıktan sonra biz şu anda Kuzey Irak’la ülkemizin arasındaki ilişkileri gayet verimli bir şekilde sürdürüyoruz. Irak’ın bölünmesinden yana değiliz. Temenni ederiz ki Irak’ta yapılacak ilk seçimde daha barışçı, birliği beraberliği tesis edecek bir yönetim işbaşına gelsin çünkü biz de Irak’la olan münasebetlerden şu anda rahatsısız ama bu yönetimle de bu iş nasıl çözülür onu bilemiyorum. Biz ne kadar barış elini uzattıysak, maalesef karşıdan aynısını göremedik ve bir takiyyedir gidiyor orada. Diğer muhalif kesimler de zaten bunun farkında. Temenni ederim ki bu çalışmalar neticesini verir ve bir diyalog içinde bunları çözeriz.”

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!