Evren ve Şahinkaya sanık yatağında

Salona ilk olarak saat 10.03’te İstanbul GATA’da tedavi gören Şahinkaya’nın görüntüsü yatağında yarı oturur vaziyette yansıdı. Saat 10.06’da da Ankara GATA’da tedavi gören Evren’in odasından görüntü verildi. Ancak bu sırada yatağın boş olduğu görüldü. Saat 10.13’te Evren, bir kişinin eşliğinde yatağa yarı yatar yerleşti.

Evren’in üzerinde siyah bir kazak, Şahinkaya’nın ise içinde beyaz gömlek, üzerinde ise siyah hırka  olduğu görüldü.

İKİ SANIĞIN YANINDA KİMLER VAR

Kenan Evren’in bulunduğu odada avukatı Sezin Duygu Tuncer, Ankara 12. Ağır Ceza Mahkemesi Yazı İşleri Müdürü Havva Keskin, Adliye Bilgi İşlem Müdürü Ümit Demircan, Zabıt Katibi Hakan Kocaoğlu, Adalet Bakanlığı Bilgi İşlem görevlileri Bilgi Kiriş, Abdülaziz Yavuz ile Evren’in doktoru Abdülkadir Akın ve hemşire Perihan Özden yer aldı. Şahinkaya’nın yanında ise Avukatı Murak Başkale, İstanbul 16. Ağır Ceza Mahkemesi Yazı İşleri Müdürü Şafak Nur Dede, bilgi işlemci Yücel Akbulut bulundu.

KAYIT ALMAK YASAKLANDI

Duruşma başlarken avukatların uyarısı üzerine kamera sanıkların yüzünü gösterecek şekilde daha da yaklaştırıldı. Mahkeme Başkanı Süleyman İnce, duruşmaya başlarken salonda ve sanıkların bulunduğu odada her türlü sesli ve görüntülü kayıt yapılamayacağı uyarısında bulundu.

YÜZLERİ SEÇİLMİYOR İTİRAZI

Müdahil avukatlar, kimlik tespitine geçilmeden önce usüle ilişkin itirazlarda bulundu. Avukat Ömer Kavili, görüntü kalitesinin yetersiz olduğuna dikkat çekerek, “Sanıkların yüzü seçilmiyor. Oysa beden dillerimizi görmemiz gerekiyor. Bu şekilde yapılan teknik bağlantı yüzeysel ve göstermeliktir. Hukuka aykıdırıdır. Bulunduğu ortamın sesini duyamıyoruz. Bu teknisyenlerin insafına geldiğimiz anlamına geliyor” dedi. Kavili, kameraların, tüm odayı göstermesini, sanıkların yanında müdahil avukatların da bulunmasını talep etti.

DIŞARIDA DA EKRAN KURULSUN

Avukat Fikret Babaoğlu ise duruşmaların aleni olduğunu oysa salonda sınırlı sayıda müdahil ve izleyici olduğunu belirterek, “Adeta toplumdan kaçırılırcasına bir dava görülüyor. Tarihsel bir süreci belirleyen bir dönemi yargılıyoruz. Bu ekranlar dışarı da kurulmalı ve davayı toplum da izlemeli. Böylece bir daha darbe olamayacağına ve faşizmin nerelere mal olduğu gösterilmeli” dedi. Başkan İnce ise dışarıya görüntü verilmesi yönünde aldıkları yasaklama kararını anımsattı.

SALONDA MİT KAMERASI VAR İDDİASI

Tekrar söz alan Ömer Kavili, “Salondaki MİT’e ait kameralar da kapatılsın. Daha önceki duruşmalarda yan tarafta cihaz çalışıyordu” diyerek, bu kameraların sökülmesini istedi. Başkan İnce ise avukat Kavili’nin belirttiği kameraların bir dosyada gizli tanık dinlenilmesi için kullanıldığını belirterek, “Bahsettiğiniz tarzda bir müdahale söz konusu olamaz. Bu şekilde haksız suçlamalarla duruşmanın uzamasına sebep oluyorsunuz” karşılığını verdi.

MİT İZLEMİYOR KARARI YAZILDI

Savcı Cemil Tuğtekin ise taleplerin reddine karar verilmesi yönünde görüş bildirdi. Buna itiraz eden Ömer Kavili ise savcının kararını gerekçeli olarak açıklaması gerektiğini belirtti. Mahkeme heyeti, verilen aranın ardından salonda müdahiller, seyirciler ve medya temsilcilerinin olduğunu işaret ederek, davada aleniyetin sağlandığına hükmetti. Salondaki “MİT kameralarının” kapatılması talebine ise mahkeme, “Telekonferans için kurulan kameralar dışında, başka çalışır bir sistem bulunmadığı” gerekçesiyle ret yanıtını verdi. Sanıkların yanında müdahil avukatların bulunması talebi de reddedildi.

KAMERA ODADA GEZDİRİLECEK

Heyet, avukatların bazı taleplerini ise olumlu karşıladı. Buna göre, sanıkların yanında yazı işleri müdürü, bilgi işlem görevlileri, sanık avukatı ve doktorların dışında kimsenin bulunamayacak. Kamera, duruşma sırasında odada gezdirilecek. Mahkeme ayrıca sanıkların sağlık durumları ve yaşları dikkate alındığında doğal ilaçlarının bulunması veya tıbbi müdahaleye gereksinim duyması halinde bu yerlerde bulunan yazı işleri müdürünce bilgi verilmesi ve bunun için duruşmaya ara verilmesine karar verildi.

ÖNCE KİMLİK TESPİTİ YAPILDI

Saat 11.00’de Başkan İnce, Şahinkaya’nın yanındaki yazı işleri müdürüne, “Bizi duyuyor musunuz” diyerek ilk sesli bağlantıyı gerçekleştirdi. Yazı İşleri Müdürü Şafak Dede “Evet duyuyoruz” karşılığını verdi. İnce, odada belirtilen görevlilerin dışında başka birinin olup olmadığını sordu, Dede de kimsenin olmadığını belirtti. Daha sonra İnce’nin istediği üzerine, yazıişleri müdürü sanıkların bulunduğu odada bulunan kişilerin isimlerini tek tek saydı ve bunlar tutanaklara geçirildi.

İLK SÖZLERİ

Saat 11.16’da sanıkların kimlik tespiti yapıldı. Başkan İnce, “Sanık Kenan Evren, baba ve anne adınız, doğum tarihiniz ve yerinizi söyleyiniz” dedi. Evren, annesinin adının Naciye, babasının Hayrullah, doğum tarihinin 1 Ocak 1918, doğum yerinin de Alaşehir (Manisa) olduğunu kaydetti. İnce’nin “Ankara GATA hastanesinde mi bulunuyorsunuz” sorusu üzerine Evren, “Evet efendim” karşılığını verdi.

İnce, daha sonra Şahinkaya’nın kimlik tespitine geçti. İnce, “Diğer sanığa soruyoruz. Sanık Tahsin Şahinkaya, baba, anne adınız, doğum yeriniz ve tarihiniz nedir” diye sordu. Soruları zorlukla duyabilen Şahinkaya, babasının adının Şakir, annesinin Hayriye, doğum tarihinin 11 Kasım 1925, doğum yerinin de Merzifon olduğunu bildirdi. İnce’nin “Halen İstanbul GATA’da mısınız” sorusu üzerine Şahinkaya da “evet efendim” yanıtını verdi. Mahkeme Başkanı’nın sanıkların hastane dışındaki ikametlerini sorması üzerine Evren, “Daimi ikametgahım Silahlı Kuvvetlerin lojmanı” dedi. Evren aylık gelirini ise 13 bin 330 lira olarak ifade etti.

EĞİTİM DURUMLARI

Sanıklar, kaldıkları lojmanların tam adreslerini ise söyleyemedi, bunun üzerine mahkeme başkanı iddianameden bakarak tutanağa geçirdi. Eğitim durumunun sorulması üzerine Evren, “Eğitim durumumun en son olanını mı söyleyeyim” diye yanıt verdi. Evren daha sonra “Askeri Akademi mezunuyum. Harp Akademileri” dedi.

İkametgahının Fenerbahçe Orduevi olduğunu belirten Şahinkaya ise aylık gelirinin 6 bin 800 lira olduğunu belirtti.

SANIKLAR UYUYOR UYARISI

Kimlik tespitinin ardından TRT’den görevlendirilen spiker Cüneyt Gündoğdu, iddianameyi okudu. İddianamenin okunması sırasında avukat Ömer Kavili’nin, “Sanıklar uyuyor” demesi üzerine salonda gülüşmeler oldu. Gündoğdu, 80 sayfalık iddianamenin 9 sayfasını 31 dakikada okudu. Saat 11.54’te mahkeme başkanı, duruşmayı 13.10’a kadar ara verdi.

DIŞARDA GÖSTERİLER YAPILDI

Adliye binası önünde de duruşma başlamadan önce hem sol hem de ülkücü gruplar toplandı, ve Evren ile Şahinkaya aleyhine sloganlar attı. 12 Eylül döneminde baskı gördüğünü iddia eden Atilla Güven ise üzerine kefen giyip, boynuna da yağlı urgan geçirerek gazeticilere görüntü verdi.

YARINA ERTELENDİ

İddianamenin okunmasının ardından duruşma yarına ertelendi