A.A
Oluşturulma Tarihi: Ekim 08, 2012 12:25
Kanseri 9 ay süren tedaviyle yendikten sonra düğününe 12 kala hastalığı yeniden nükseden 25 yaşındaki Gülenay Gürbüz Elmacı'nın, sağlığına kavuşmak için 1 ay içerisinde ilik nakli olması gerekiyor.
Gülenay'ın İzmir'de yaşayan halası Mualla Gürbüz, kendisinin çocuğu olmadığını, Gülenay'ı kızı gibi sevdiğini, aralarında anne-kız ilişkisi olduğunu söyledi.
Yeğeninin 2011 yılı mart ayında, kendisi gibi kabin memuru olarak çalışan Umut Elmacı ile nişanlandığını, bir uçuş sırasında rahatsızlanması üzerine gittiği hastanede mayıs ayında lösemi teşhisi konduğunu anlatan Gürbüz, bunun üzerine Gülenay'ın annesinin hemşire olarak çalıştığı Kayseri'deki Erciyes Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi'nde tedavi görmeye başladığını ifade etti.
Gürbüz, Gülanay'ın hastanedeki 9 aylık tedavisinin ardından, kanseri yendiğini ancak doktorların tekrarlama riski bulunduğunu söylediğini kaydederek, şöyle konuştu:
“Eylülde nikahı olduktan iki gün sonra hastalığıyla karşılaştık. Kasım ayında düğünü olacaktı. 17 Kasım'a düğün tarihi almıştık. 5 Eylül'de nikahı yapıldı. İki gün sonra kendisini iyi hissetmediği için tekrar doktora gitti. Lösemi nüksetmiş. 8 Eylül'de yine hastaneye yattı. Yakınlarından hiçbirimizin dokusu uygun olmadığı için donör olamadık.”
15 bin kişi kan verdi
Yeğeninin arkadaşlarının uygun donör bulunabilmesi için sosyal paylaşım sitesinde “Ayın her hali Gülenay'dır” adıyla grup kurduğunu belirten Gürbüz, “Grup sayesinde 20 gün önce Gülenay'ın durumunu öğrenen 15 bin kişi kan verdi. Başvuranlar arasından başka iki hasta için uygun donör bulunsa da Gülenay'a uygun donör henüz çıkmadı. Doktoru 1 ay içinde nakil yapılması gerektiğini söyledi. Süre azalıyor, bir tüp kan vererek donör olmaları için herkese çağrıda bulunuyoruz” diye konuştu.
İzmirli öğretmen ve öğrencilerden destek
Gülenay için uygun kök hücrenin bulunabilmesi çalışmalarına hala Mualla Gürbüz'ün memur olarak görev yaptığı İzmir
Atatürk Lisesi'nin öğretmen ve öğrencileri de destek veriyor.
Okulun kimya öğretmenlerinden Benal Hepsöğütlü, yaşanan bu deneyimle birlikte kök hücre naklinin önemini anladıklarını ve hemen harekete geçtiklerini ifade ederek, şunları söyledi:
“Kök hücre naklinin ne kadar önemli olduğunu bu olayla fark ettik ve öğretmenler olarak Ege Üniversitesi'ne giderek kan verdik. Kan vermemin insan sağlığına hiç bir zararı yok. Destek çalışmamızı okul projesi haline getirmeye karar verdik. 9 ve 10. sınıf öğrencilerimizin yürüttüğü proje kapsamında Gülenay için afişler hazırlıyoruz. Velilerimizi, eski mezunlarımızı, tanıdığımız herkesi kan vermeye yönlendiriyoruz.”