Güncelleme Tarihi:
Son açıklamada dikkat çeken en önemli nokta, Türk Silahlı Kuvvetleri’nin o bilinen geleneksel disiplin anlayışından kopmaya başlamış olması. Bunu da açıklamada kullanılan dilden anlayabiliriz.
Bir önceki açıklamada “Suriye’nin düşürdüğünü iddia ettiği” diye tanımladığı uçağın, bu kez “düşürüldüğünü” belirten Genelkurkmay, ne yazık ki uçağın tipinde de bir karar vermek zorunda. Bundan önceki açıklamalarında uçaktan RF 4 diye bahseden Genelkurmay, bu kez RF 4E diye bahsediyor.
Açıklamanın 8. maddesinde de yeniden “kurtarma çalışmalarına” başlanacağı belirtiliyor. 1260 metrede kim sağ kaldı, kimi kurtaracak Genelkurmay?
Genelkurmay Başkanlığı, eskiden bir açıklama yaparken konulacak noktaya, virgüle bile dikkat ederdi. Bu son açıklamalar Genelkurmay’ın bu özenden ciddi şekilde uzaklaştığının göstergesi.
Bir önceki açıklamasında ağırlıklı olarak uçağın füze tarafından düşürülmediğini vurgulayan Genelkurmay, bu kez de uçağın uçaksavar tarafından düşürülmediğini özellikle belirtiyor. Genelkurmay’ın son iki açıklamasını dikkate aldığımızda, o zaman geriye, uçağın Suriye tarafından gördüğü tehditten kaçmaya çalışırken teknik arıza veya pilotaj hatası yüzünden düştüğü kalıyor.
Genelkurmay, açıklamanın sonunda halktan ve gazetecilerden resmi açıklamalara itibar etmesini istiyor. Uçağın düşmesinden bu yana yapılan sözlü ve yazılı açıklamalara bakıldığında birbiriyle çelişen bu kadar bilgi varken halk ve gazeteciler nasıl resmi açıklamalara inansın? Genelkurmay’ın buna da açıklık getirmesi gerekmiyor mu?