Güncelleme Tarihi:
Bülent Arınç, Yurtdışı Türkler ve Akraba Topluluklar Başkanlığı'nca, “Türk Sivil Toplum Kuruluşları Buluşması” etkinlikleri kapsamında bir otelde düzenlenen, “Medya, İletişim ve Siyaset” konulu oturuma katıldı.
RTÜK'ün zaman zaman haberlere konu olan meselesinin dizilerde, haberlerde yayın ilkelerinin ihlal edilmesi karşısında verdiği müeyyideler olduğunu dile getiren Arınç, şunları kaydetti:
“Dizilerde istediğimiz tek şey yayın ilkelerimize uygun hareket edilmesi. Eğer şikayet ihbar, sayısal kayıt arşivi takibi sırasında kanunun ihlalini gözlemlersek, rapor tanzim ediliyor, dosya açılıyor ve kurul bunlar hakkında karar veriyor.
Hepimizin yaşam biçimleri, düşünceleri, dini inançları, dindarlık dereceleri, aile ve toplum yaşayışları farklı olabilir. Dolayısıyla tek yönlü bir yayın yapmadığımızı, topluma hitap ettiğimizi, toplumdaki genel geçer kuralların da farkında olduğumuzu bilmenizi istiyorum. Bir arkadaşımız bir dizide bir yanlışlık, eksiklik veya rahatsız edici bir sahne, durum bulabilir ama bunun bir başkası tarafından çok beğenildiğini de unutmamak lazım. Dolayısıyla yayın ilkelerimiz içinde eğer bir yorum yapma ihtiyacını duyuyorsak, bu yorumu çağdaş ve özgürlükçü noktada yapıyoruz. O yüzden pek çok dostumuzu memnun edemiyoruz belki ama artık çağ bunu gerektiriyor.
Mesela bir tarihi dizinin, mutlaka tarihteki gerçeklere uygun olmasını şahsen istiyorum ama kurulumuz benim bu düşünceme aykırı karar veriyor. Onlar diyor ki 'Hayır başkan, sen yanlış düşünüyorsun. Bu, bir belgesel değil, bir dizidir. Bunun içine pek çok fantastik işler de karışabilir, aşk da karışır, entrika da karışır, eller cepler birbirine karışır' diyor. Ben farklı kanaatteyim ama ne yapalım ki kurulumuzun başında profesör olunca bu düşünceleri arkadaşlarımızla görüşüyorlar. Biz hop oturup hop kalkıyoruz ama kurul bize inat ters kararlar vermeye devam ediyor.”