Ferit ASLAN- Bayram BULUT (DHA)
Oluşturulma Tarihi: Aralık 26, 2011 14:36
BDP Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, bazı milletvekilleriyle KCK/TM ana davasını izledi. Duruşmaya girmeden adliye önünde gazetecilere açıklamalarda bulunan Demirtaş, Başbakan Yardımcısı Beşir Atalay’ın, operasyon ve tutuklamaların Ankara’da planlandığını söylediğini belirterek, hükümetin bunu planladığını ve duruşmaya ilişkin kararların buradan çıkma ihtimalinin olmadığını söyledi. Demirtaş, şöyle dedi:
"Tahliye kararı çıkacaksa Ankara dan çıkacaktır. Anadilde savunma izni çıkacaksa, ceza çıkacaksa Ankara’dan çıkacaktır. Dolayısıyla buradaki duruşmalar göstermeliktir. Buradaki hakim ve savcılara da yazık oluyor. Hiçbir yetkileri yok, yargılama bile yapamıyorlar. Yargı üzerinde büyük bir vesayet var. Bakanlar talimatvari bir şekilde konuşuyor. Emniyet, istibarat, medya aracığıyla yargıyı yönlendiriyor. AKP’nin emniyetteki örgütlenmesi yargıyı yönlendiriyor. Cemaatin yargıdaki yönlendirmesi adaleti yönlendiriyor, tüm bunlar Ankara’da olup bitiyor. Güvenlik kurulunda, bakanlar kurulunda tartışılıyor. Bu nedenle bu mahkeme binası olarak tanımladıgımız bina aslında içi boş bir bina. Gönül isterdi ki burada adıl bir yargılama olsun, hızlı bir yargılama olsun, kim suçlu, kim güçlü ortaya çıksın. 3 yıldır arkadaşlarımız kendilerini savunamıyor, idaanamenin okunması dışında hiçbir mesafe katedilmedi. 5 bine yakın arkadaşımız tutuklandı bugüne kadar. Bu hükümet operasyonları, tutuklama operasyonları sadece Türkiye ye zarar verdi. BDP’ye zarar vermiş değil, Kürt halkına da zarar vermiş değil, mücadelemize de zarar vermiş değil, zerre kadar zarar vermiş değil."
BAKAN ŞAHİN’E TEPKİ
Demirtaş, Başbakan Yardımcıları Bülent Arınç ile Beşir Atalay’ın, demokratikleşme paketine yönelik yaptığı açıklamaların söz itibariyle pozitif mesajlar veridiğini söyledi. Demirtaş, İçişleri Bakanı İdris Naim Şahin’e ise tepki göstererek şöyle dedi:
"İdris Naim Şahin’in yaptıklarıdır. Şu anda İdris Naim Şahin’in yaptıkları neyse, hükümetin politikaları bizim açımızdan odur. Bizi bağlayan, icracı bakan olan İçişleri Bakanı’nın yaptığı operasyonlardır. Biz ona göre bakarız, ona göre konuşuruz. Şu anki tabloya baktığımızda diğer bakanların söyledikleriyle, bizim partimizin ismini her ağzına aldığında ağzını köpürterek konuşan, bize kan kusan İçişleri Bakanı’nın aynı kabinede olduğunu unutmayalım."
’SİYASETİ KURALLARINA GÖRE YAPSINLAR’
BDP Genel Başkanı Selahattin Demirtaş duruşmaya ara verildikten sonra yaptığı açıklamada ise, yargının gözünün siyasetçilerde olduğunu ileri sürdü. Demirtaş, "Keşke yargılama olsa, arkadaşlarımız konuşabilse, kendini anadilleriyle savunabilse tüm gerçekler ortaya çıkacaktır. Bize karşı siyaset yapmak istiyorlarsa, onlar da kurallarına göre yapsınlar. Yargıyı, polisi, savcıyı, hakimi kullanarak bizi bastırmaya, tasfiye etmeye çalışmaları siyaset değil. Ahlaki, vicdani değil. İktidarın yapmaya çalıştığı budur" dedi.
AHMET TÜRK: 5 BİN KÜRT SİYASETÇİ İÇERİDE OLMAMALI
Mardin Bağımsız Milletvekili Ahmet Türk de, şu günlerde anayasa görüşmeleri yaptıklarını, ancak 5 bin Kürt siyasetçinin içeride olduğu bir dönemde Kürtlerin demokratik bir anayasadan çok fazla bir beklentisi olmadığını söyledi. Türk, gerçekten demokratik, Kürtlerin tüm haklarının güvence altına alınacağı bir anayasa düşünülüyorsa, bugün 5 bin Kürt siyasetçinin içeride olmaması gerektiğini savundu.