İnternet andıcında sivil memura tutuklama
Güncelleme Tarihi:
Selahattin GÜNDAY – Yaşar KAÇMAZ/ İSTANBUL, (DHA)
Oluşturulma Tarihi: Ağustos 23, 2011 14:37
İnternet andıcı davasında, İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından haklarında yakalama kararı verilen sivil memur Bülent Sarıkahya tutuklandı. Mahkeme heyeti karşısına çıkan Sarıkahya, "Ben sivil memurum. Sadece bana verilen görevleri yaptım. Suçlamaları kabul etmiyorum" dedi.
Sivil memur Bülent Sarıkahya, saat 11.00’de Merkez Komutanlığı’na ait araç ile Beşiktaş’taki İstanbul Adliyesi’ne geldi. Hakim ve savcıların kullandığı protokol kapısından adliyeye giren Sarıkahya, yakalama kararını veren İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi’nde hakim karşısına çıktı. İlk olarak kimlik tespiti yapılan Sarıkahya, GATA Komutanlığı MEBS Şube Müdürlüğü’nde sistem programcısı olduğunu söyledi.
SARIKAHYA: "BEN MEMURUM. BANA VERİLEN GÖREVLERİ YAPTIM"
Daha sonra Mahkeme Başkanı Hasan Hüseyin Özese, yakalama emrini Sarıkahya’nın yüzüne okudu. Yakalama emrine karşı diyecekleri sorulan Sarıkahya, MEBS Şube Müdürlüğü’nde sivil memur olarak görev yaptığını söyledi. Diyeceği bir şey olmadığını ifade eden Sarıkahya, "Ben sivil memurum. Sadece bana verilen görevleri yaptım. Suçlamaları kabul etmiyorum" dedi.
AVUKAT ÖZDEMİR: "VERİLEN GÖREVİ YAPMAZSA EMRE İTAATSİZLİK SUÇU OLURDU"
Sarıkahya’nın avukatı Salim Özdemir ise müvekkilinin sivil memur olduğunu ve kendisine verilen görevleri yapmakla mükellef olduğunu ifade ederek, "Kendisine verilen görevleri yapmazsa emre itaatsizlik suçunu işlemiş olurdu. Müvekkilim, kendisine kaydet denileni kaydetmiş, sil denileni silmiştir" dedi. Avukat Özdemir savunmasında, "Türkiye’de çok darbeler oldu ama sivil memurun o cuntanın içinde olduğu görülmüş şey değildir. Türkiye’de bunun emsali yoktur" ifadelerini kullandı. Müvekkilinin yüksek rütbeli subaylarla birlik olup atılı suçları işlemesinin hayali bir iddia olduğunu kaydeden Özdemir, "Müvekkilimin bu büyük olayı yapmaya çapı müsait değil zaten. Bu nedenle serbest bırakılmasını talep ediyorum" diye konuştu.
MAHKEME: "DELİLLERİ GİZLEME VE DEĞİŞTİRME İHTİMALİ VAR"
Savunmanın ardından duruşmaya bir süre ara veren Mahkeme Heyeti daha sonra kararını açıkladı. Kararda, "Dosyadaki mevcut delil durumu, sanığa atılı Türkiye Cumhuriyeti hükümetini ortadan kaldırmaya veya görevlerini yapmasını kısmen veya tamamen engellemeye teşebbüs etmek ve silahlı terör örgütüne üye olmak suçlarının vasıf ve mahiyeti, dosya içeriği, Mehmet Bülent Sarıkahya’ya isnat edilen suçları işlediğine dair kuvvetli şüphe sebeplerinin olması, delilleri gizleme veya değiştirme hususlarında da kuvvetli şüphenin bulunması, adli kontrol uygulamasının yeterli olmayacağı, atılı suçların CMK’nın 100/3 maddesinde sayılan tutuklamayı gerektirebilecek suçlardan olması dikkate alınarak Sarıkahya’nın tutuklanmasına" hükmedildi.
Tutuklama kararına karşı 7 gün içinde İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi’ne itiraz hakkının bulunduğunun belirtildiği kararda, duruşmanın 12 Eylül’de yapılacağı da ifade edilidi.
SARIKAHYA: "BEN MEMURUM. BANA VERİLEN GÖREVLERİ YAPTIM"
Daha sonra Mahkeme Başkanı Hasan Hüseyin Özese, yakalama emrini Sarıkahya’nın yüzüne okudu. Yakalama emrine karşı diyecekleri sorulan Sarıkahya, MEBS Şube Müdürlüğü’nde sivil memur olarak görev yaptığını söyledi. Diyeceği bir şey olmadığını ifade eden Sarıkahya, "Ben sivil memurum. Sadece bana verilen görevleri yaptım. Suçlamaları kabul etmiyorum" dedi.
AVUKAT ÖZDEMİR: "VERİLEN GÖREVİ YAPMAZSA EMRE İTAATSİZLİK SUÇU OLURDU"
Sarıkahya’nın avukatı Salim Özdemir ise müvekkilinin sivil memur olduğunu ve kendisine verilen görevleri yapmakla mükellef olduğunu ifade ederek, "Kendisine verilen görevleri yapmazsa emre itaatsizlik suçunu işlemiş olurdu. Müvekkilim, kendisine kaydet denileni kaydetmiş, sil denileni silmiştir" dedi. Avukat Özdemir savunmasında, "Türkiye’de çok darbeler oldu ama sivil memurun o cuntanın içinde olduğu görülmüş şey değildir. Türkiye’de bunun emsali yoktur" ifadelerini kullandı. Müvekkilinin yüksek rütbeli subaylarla birlik olup atılı suçları işlemesinin hayali bir iddia olduğunu kaydeden Özdemir, "Müvekkilimin bu büyük olayı yapmaya çapı müsait değil zaten. Bu nedenle serbest bırakılmasını talep ediyorum" diye konuştu.
MAHKEME: "DELİLLERİ GİZLEME VE DEĞİŞTİRME İHTİMALİ VAR"
Savunmanın ardından duruşmaya bir süre ara veren Mahkeme Heyeti daha sonra kararını açıkladı. Kararda, "Dosyadaki mevcut delil durumu, sanığa atılı Türkiye Cumhuriyeti hükümetini ortadan kaldırmaya veya görevlerini yapmasını kısmen veya tamamen engellemeye teşebbüs etmek ve silahlı terör örgütüne üye olmak suçlarının vasıf ve mahiyeti, dosya içeriği, Mehmet Bülent Sarıkahya’ya isnat edilen suçları işlediğine dair kuvvetli şüphe sebeplerinin olması, delilleri gizleme veya değiştirme hususlarında da kuvvetli şüphenin bulunması, adli kontrol uygulamasının yeterli olmayacağı, atılı suçların CMK’nın 100/3 maddesinde sayılan tutuklamayı gerektirebilecek suçlardan olması dikkate alınarak Sarıkahya’nın tutuklanmasına" hükmedildi.
Tutuklama kararına karşı 7 gün içinde İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi’ne itiraz hakkının bulunduğunun belirtildiği kararda, duruşmanın 12 Eylül’de yapılacağı da ifade edilidi.