Güncelleme Tarihi:
Karaziyan önceki gün doğum gününde toprağa verilirken annesi hastanelerin ihmali olduğunu söyleyip “‘Buz tamponu yapın’ deyip oğlumu taburcu ettiler” dedi.
KADIKÖY’de bir dershanede güvenlik görevlisi olarak çalışan 28 yaşındaki Recep Karaziyan, 24 Temmuz Pazar günü 2 arkadaşıyla Caddebostan sahiline gitti. Sahilde bir süre oturduktan sonra arkadaşlarının yanından ayrılan Karaziyan, kimliği belirlenemeyen saldırganlar tarafından bilinmeyen bir nedenle öldüresiye dövüldü.
Karaziyan olay yerine gelen polisin ısrarına rağmen hastaneye gitmedi. Arkadaşları tarafından çalıştığı dershanenin alt katındaki evine götürülen Karaziyan, Pazar gecesini evinde geçirdi. Pazartesi sabahı oğlunun kendi imkanlarıyla yanına geldiğini söyleyen anne Aynur Turan, “Sabah gördüğümde yüzünde morluklar vardı ve her yeri kan içindeydi. Hemen hastaneye götürdüm” dedi.
‘Buz koyun’ deyip gönderdiler
Pazartesi gecesini Göztepe Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde geçirdiklerini ve oğlunun sürekli kan kustuğunu söyleyen Aynur Turan (52) “Burnundaki kırık yüzünden plastik cerrahi olmadığı için Salı sabahı Haydarpaşa Numune Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ne sevk ettiler, ancak orada da hiçbir müdahalede bulunmadılar” diye konuştu. Göztepe Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ne Salı günü tekrar geri gönderildiklerini anlatan Aynur Turan şöyle devam etti: “Göztepe’de doktorlar sadece burnunun kırık olduğu için sürekli buz tamponu yapılması gerektiğini söyleyerek taburcu ettiler. Oğlumla ilgilenmediler, 2 hastane arasında mekik dokuduk.” Salı gecesini evinde geçiren Karaziyan, Çarşamba günü yeniden kaldırıldığı Göztepe Hastanesi’nde yoğun bakıma alındı. Karaziyan, perşembe sabahı yaşamını yitirdi.
İki hastanede inceleme başladı
AYNUR Turan, “Oğlum doktorların ihmalkârlığı yüzünden hayatını kaybetti. 2 hastaneden de şikayetçi olacağım. Göz göre göre öldü” diye konuştu. İstanbul İl Sağlık Müdürlüğü yetkilileri, ailenin iddiası üzerine her 2 hastanede inceleme başlattı.
Kaçtılar, yüzlerini göremedik
RECEP Karaziyan’ın arkadaşı Murat D. ise polise, olayı şöyle anlattı: “Sahilde içki içiyorduk. Recep’in durumu iyiydi, çok sarhoş olmamıştı. Sahilde yürümeye başladı. 200 metre ilerimizde sesler duyduk. Koştuğumuzda Recep’in dövüldüğünü gördük, biz gelince kaçtılar. Yüzlerini göremedik.”