Mersin'de nükleer santral tedirginliği

Güncelleme Tarihi:

Mersinde nükleer santral tedirginliği
Oluşturulma Tarihi: Mart 18, 2011 12:46

JAPONYA’da geçen hafta meydana gelen Richter ölçeğine göre 9 büyüklüğündeki deprem ve tsunami felaketinin ardından Fukuşima Santrali’ndeki nükleer sızıntı dünyada kaygıyla izlenirken, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın "Mayıs’ta kazma vururuz" dediği Akkuyu Nükleer Santrali’nin yapılacağı Mersin’in Gülnar İlçesi’ne bağlı Büyükeceli Beldesi’nde halkı nükleer kabus sardı.

Haberin Devamı

Büyükeceli Beldesi Belediye Başkanı MHP’li Mehmet Kale, ’mavi ile yeşilin buluştuğu cennet’ olarak nitelendirilen koyda nükleer santral yapılmasına karşı olduklarını söyledi. Nükleer santralin bölgenin denizi, tarımını, turizmini, ormanlarını yok edeceğini belirten Kale, "Turizm cennetine kıymayın. Maviyle yeşilin birleştiği yere santral kurmayın" dedi. Japonya’daki felaketin ardından Başbakan’ın Rusya ziyaretinde, "Akkuyu’da santral yapılacak" açıklamasıyla bölge halkının mutsuzluğunun arttığını ifade eden Başkan Kale, şunları söyledi:

"Devletimiz, bu görevi üzerine almışsa biz de üzerimize düşeni yapacağız. Gülnar, Aydıncık, Silifke, Mut ve Mersin’i de dahil ederek bölge halkını mutsuz etmesinler. Biz bölgemize nükleer santral istemiyoruz. Bu ülkenin nükleer enerjiye ihtiyacı var. Büyük ülkeler nükleer enerjiden yararlanıyorlar, biz ise yararlanamıyoruz. Nükleer enerji bu ülkenin ihtiyacıysa, mutlaka yapılacak. Ancak, böyle bir turizm cenneti olan bir bölgeye değil, daha çok sanayileşmiş yerlere yapılırsa daha iyi olur düşüncesindeyim."

ECEMİŞ FAY HATTI GEÇİYOR

CHP Mersin Milletvekili Vahap Seçer de nükleer santral yapımında yer seçiminin yanlış olduğunu belirterek, "Alan deprem kuşağı içerisindedir. Hemen 25 kilometre mesafede Ecemiş Fay hattı, 150 kilometre ileride ise Doğu Anadolu fay hattı geçiyor. Dolayısıyla, buraya nükleer santral yapılması doğru değildir. Ayrıca, Rusya ile yapılan anlaşma sonucu kurulacak VVER tipi reaktörlerin güvenlik yönetmeliğine uymadığı Rusya Mahkemeleri kararıyla sabittir. VVER tipi reaktörlerin daha dünyada bir eşi, benzeri yok ve bu tip reaktörler işletmeye açılmamıştır. Hükümet bu sevdadan vazgeçmelidir" dedi.

EMEKLİ VERDİ

Gülnar’ın 38 kilometre güneyinde, Silifke İlçesi’nin de 45 kilometre batısında yer alan, 2’si büyük 6 koyun bulunduğu ormanın ve denizin buluştuğu 14 bin hektar araziye sahip santralin alanı, 24 saat güvenlik görevlilerince korunuyor.

Bu alanın yakın çevresinde ise çok sayıda kişinin denize girdiği plajlar ve tarım arazileri bulunuyor. Mavi ve yeşilin göz alıcı güzelliğini yansıtan Akkuyu Koyu’nda 1976’da hafriyat çalışması yapılan Akkuyu Nükleer Santrali’nde, bugüne kadar 50’ye yakın çalışan emekli oldu. Henüz santral inşaatına başlanmayan Akkuyu’da, şu anda sadece Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı kadrosunda 3 vardiya halinde güvenlik elemanı ve iaşe hizmeti veren personel olmak üzere toplam 20 personel görev yapıyor.

BELDE HALKI İKİYE BÖLÜNDÜ

Santralin yapılacağı alanın etrafı 1976’dan bu yana tel örgülerle çevrili olan Büyükeceli’de yapılacak santral, Gülnar İlçesi’nde halkı ikiye böldü. Vatandaşların büyük bölümü santral yapımına karşı çıkarken, bir bölümü de istihdam yaratacağı düşüncesiyle olumlu bakıyor. ’Nükleer santrale hayır’ diyenler ise denizin kirliliği, doğal dengenin bozulması, bölgede Japony^"da meydana gelenin benzeri bir durumun yaşanması gibi olasılıkların tedirginliğini yaşadıklarını bildiriyor. Santrale tepki gösterenlerden bazılarının görüşü şöyle:

Halil Kaba (37): Beldemizde tarımla uğraşan çiftçileriz. Çoğunlukla sebze ekeriz. Nükleer santral turizmi ve tarımı bitirir. Japonya’daki felaket örnek olsun, nükleer santralden vazgeçsinler. Biz bölgemize kesinlikle nükleer santral istemiyoruz.

Rukiye Dere (23): Nükleer santral sadece Büyükeceli’nin değil, Türkiye’nin sorunudur. Nükleer santralden çıkacak zehirli atıklar, çevreye ve toprağa karışacağından tehlike arz eder. Radyasyon sebze-meyve üretimini olumsuz etkileyecek, bu durum kanseri de tetikleyecektir. Rusya’nın ülkemize nükleer santral kurmasına karşıyız. Başbakan, ’Antalya bölgesine milyonlarca turist geliyor’ diyor. Buraya nükleer santral yaparsanız milyonlarca turist buraya gelmez. Turistler doğayla yaşamayı seviyor.

Recep Ateş (45): Bize nükleer santralle ilgili doyurucu, gerçek bilgi verilmedi. İnsanların tamamı nükleer santrale karşı. Gelir kaynağımız tarım ve turizm. Bu santral buraya kurulduğunda ’Bu ürünler nükleer santralin yakınından geldi’ düşüncesiyle en azından psikolojik etki yaratacak. Ürünler pazarda kendisini ispat edinceye kadar en azından 10 yıl geçecek.

TÜRKİYE'DE NÜKLEER ENERJİNİN SERÜVENİ

1955- Başbakanlığa bağlı ’Atom Enerjisi Komisyonu’ kuruldu.

1957- Uluslararası Atom Enerjisi Kurumu’na (EAEA) üye olundu.

1967- Nükleer santrallerle ilgili ilk etütler yapıldı.

1974- 1983’te işletmeye alınacak şekilde Güney Anadolu’da nükleer santral kurulması kararlaştırıldı.

1976- Mersin’in Gülnar İlçesi’ne bağlı Büyükeceli Beldesi Akkuyu mevkii santral yeri olarak belirlendi. Yer lisansı alındı, temeli atıldı, ancak, ihale sonuçsuz kaldı.

1980- İkinci santral yeri olarak Sinop’un İnceburun mevkii seçildi.

1996- Akkuyu Nükleer Santrali için ihaleye çıkıldı, ancak 8 defa ertelendi.

2000- Merhum Bülent Ecevit’in başbakanlığı döneminde Temmuz 2000’de Akkuyu Nükleer Santral Projesi Bakanlar Kurulu kararıyla iptal edildi.

2006 -Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Hilmi Güler, ihale sürecini başlattıklarını açıkladı.

2010-Başbakanın Moskova ziyaretinde, hükümetin ihaleyle yaptırmak üzere yola çıktığı nükleer santralın ihalesiz olarak Ruslara yaptırılması konusu karara bağlandı. İmzalanan "Türkiye’de Nükleer Santral Tesisi Konusunda İşbirliği Ortak Beyannamesi" uyarınca, santral devletten devlete anlaşma yöntemiyle yapılacak.

2010-12 Mayıs’ta anlaşma imzalandı.

2011 : 19 Ocak’ta Mersin’e gelen Rusya heyeti, Gülnar’ın Büyükeceli Beldesi’nde nükleer santralin inşa edileceği alanda incelemelerde bulundu.

2011 : 27 Ocak’ta Gülnar’da köylülerin Rusça öğrenmesi için kurs açıldı.

2011 : 14 Mart’ta Japonya’yı vuran 9 büyüklüğünde deprem ve ardından oluşan tsunamiyle yıkılan Japonya’daki radyoaktif sızıntılar, yerli ve yabancıları tedirgin etti. Radyoaktif riskten dolayı Akkuyu yeniden Türkiye’nin gündemine oturdu.

2011 : 15 Mart’ta Başbakan Erdoğan, Rusya’ya giderken havaalanında yaptığı açıklamada "Her şey tamam, kazma artık vurulacak ve 20 milyar dolarlık nükleer enerji yatırımına başlıyoruz" dedi.

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!