Güncelleme Tarihi:
Gazi Mustafa Kemal 29 Ekim 1923’ten sonra iç politikayı da iç politikayı da kin üzerine inşa etmemiştir. 1930 yılında Yunanistan Başbakanı Venizelos’u kabul etmiş, 1934 yılında da Venizelos tarafından Nobel Barış Ödülü’ne aday gösterilmiştir.
Doğuda, batıda, kuzeyde, güneyde Türkiye hangi ülkelerle ilişki tahsis edebilir diye düşünmüştür. Korku ve içe kapanma ülkelerin tarihinde bir korunma şekli değildir.
“BEKARA KARI BOŞAMAK KOLAY”
Libya’daki vatandaşlarımızı çok hızlı bir şekilde tahliye ettik. Ama birileri çıktı farklı anlamlar şeyler söyledi. Bekara karı boşamak kolay.
“Libya’daki olaylar hakkında Başbakan neden konuşmuyor” dediler. Merak etme Başbakan ne zaman konuşacağını bilir.
“DEMOKRASİ AMAÇ DEĞİL ARAÇTIR”
Ben siyasi hayatım boyunca büyük mücadeleler yaşadım. Demokrasi bir amaç değildir demokrasi bir araçtır. Bunun böyle bileceğiz. Tüm yönetim şekilleri, buna din de dahil hepsi tek amaca hizmet ederler o da insanın saadeti, refahı ve mutluluğudur.
Biz şu anda yeni bir şey diyoruz. İleri demokrasi diyoruz. Bunu ileri taşımalıyız. İleri demokraside ne yapabilir. Buna çalışıyoruz. Şu anda İslam dünyası “demek ki İslam’la demokrasi bir arada olabiliyormuş” diyor. Nerede bu Türkiye’de.
“ETNİK KÖKEN AYRI ANAYASAL VATANDAŞLIK AYRI”
Etnik kökenle anayasal vatandaşlığı birbirine karıştırmamalıyız. Bu ülkede etnik kökenle anayasal vatandaşlığı birbirine karıştıran halkımıza dayatmaya çalışan bir siyasi anlayış var.
Benim Kürt kökenli vatandaşlarımın geneli böyle düşünmüyor. Onları istismar etmek isteyenler böyle düşünüyor. Kürt kökenli vatandaşlarımın geneli bayrağına vatanına saygılıdır.
Laikliği tüm inanç gruplarının güvencesi olarak gördük. Laikliği inanç karşıtlığı olarak gören varsa onlar hala bu kavramı anlamamışlar demektir.
Açsınlar 1982 anayasasının laiklik tanımında ne var açıp baksınlar. Biz onu aynen aldık programımıza koyduk.
"İNSANA HOMO ECONOMİCUS OLARAK BAKMIYORUZ"
Biz insana homo economicus olarak bakmıyoruz. Biz insan insanın kurdudur şeklindeki bir yaklaşımı asla benimsemiyoruz. İnsanların korkuları kaygılar bizim için ekonomik büyüme kadar hatta daha fazla önemlidir.
Kendi yaşam tarzını tehdit altında hisseden vatandaşımın endişeleri çok önemlidir. Empati kurmak ve gereğini yapmak için yoğun çaba içindeyiz.
Kitle partisi olamayan partiler mevcutla yetinmek gibi bir yolu tercih ediyorlar. Batıda güneyde siyasi partiler korkularla kitleleri kendilerine bağlamaya çalışıyorlar.
Diyorum ki partiler kitleleri şekillendirmesin, kitleler partileri şekillendirsin. Kitleler siyasi partilerin yolunu kendileri çizsin.
“AK PARTİ’NİN HEM BABASIYIM, HEM ANASIYIM”
Bizde bir kişi art arda 3 kez milletvekili 5 defa da genel başkan olabilir. Ben son kez milletvekilliği aday adaylığına hazırlanıyorum. Ondan sonra ara vermek durumundayım. Çünkü ilkelerimize uyacağız. Bu kardeşiniz AK Parti’nin hem anasıdır hem babasıdır. Öyleyse kendi kurallarımıza önce kendimiz uyacağız.
Expo’nun İzmir için önemini biliyorum. Ankara da çok istekli bu konuda ama İzmir’in bu konuda tecrübesi var. Bunu değerlendireceğiz. Geçen sefer İzmir’e haksızlık yaptılar. Umarım şimdi böyle bir haksızlıkla karşı karşıya kalmayız.
Kentsel dönüşüm çalışmalarında bize destek verin İzmir’i şu ucubelerden kurtaralım.