CHP'nin olağanüstü kurultayı çok coşkulu...Tribünler çok hareketli, delegeler..." />CHP'nin olağanüstü kurultayı çok coşkulu...Tribünler çok hareketli, delegeler..." />
Güncelleme Tarihi:
Tribünler çok hareketli, delegeler heyecanlı.
Heyecanlı olmayan tek kişi var koca salonda: Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu...
Kılıçdaroğlu, konuşmasının başında beklentileri karşılamıyor. Konuşması, altı ay önceki kurultayı aratır nitelikte.
Altı ay önceki kurultayı da, Genel Başkan olduktan sonra yaptığı yurt gezilerini de izleyen tüm CHP muhabirlerine tek tek sordum;
Yanıt aynı:
"Kılıçdaroğlu'nun yaptığı en kötü, en coşkusuz konuşma..."
Bir muhabir dikkat çekiyor:
"Manifesto gibi. Ama salon heyecanlı. Didaktik bir konuşma değil, coşku bekliyor. Ama ne yazık ki yok..."
Genelde konuşmacı, salonu hareketlendirir.
Ancak CHP Kongresi'nde bu farklı oluyor.
Salon, Kılıçdaroğlu'nu itekliyor.
CHP'liler, Kurultay salonundaki binlerce kişi adeta "daha sol söylem" diye haykırıyor. Bunu sloganlarla ifade ediyor.
"FAŞİZME KARŞI" SLOGANINDAN SONRA AÇILDI
Salonda durup dururken bir slogan başlıyor. Hemen yayılıyor. Ve 13 bin kişi birbiri ardına bağırmaya başlıyor:
"Faşizme karşı omuz omuza!"
Bu slogan üzerine Kılıçdaroğlu konuşmasına ekleme yapıyor:
"Türkiye ağır ağır faşizme doğru gidiyor" diyor. "Bunu engelleyeceğiz" diyor.
En çok alkış da burada geliyor.
Ve bu, Kılıçdaroğlu'nun açıldığı an oluyor.
Konuşma metnini bir tarafa bırakıyor.
Dizeler okumaya başlıyor.
Önce, 12 Eylül'de yaşı büyütülüp idam edilen Erdal Eren'i anıyor;
"Ankara adı kara
Bu yara başka yara
17 yaşındaydı
Kıyılır mı Erdal'a ?"
"BİR GİDER, BİN GELİRİZ..."
Ardından sıra Hasan Hüseyin'e geliyor. Salon bastırıyor; Kılıçdaroğlu adeta haykırıyor Hasan Hüseyin Korkmazgil'in dizelerini;
"Ekilir ekin geliriz
Ezilir un geliriz,
Bir gider, bin geliriz..."
AKADEMİSYEN YERİNE PROFESYONEL KONUŞMA YAZICI
Partililere soruyorum;
"Kılıçdaroğlu'nun baştaki, herkesi sıkan, salondaki coşkuyu bitiren konuşmasını kim yazdı?"
"Etrafindeki akademisyen Parti yöneticileri" yanıtını alıyorum.
Sonuç şu:
Kılıçdaroğlu'nun kesinlikle profesyonel bir konuşma yazıcıya ihtiyacı var. Bu iş, "manifesto gibi konuşmalarla", en azından kurultayın coşkulu ortamında olmuyor.