CHP’nin yaptığı şark kurnazlığı
Güncelleme Tarihi:
Oluşturulma Tarihi: Ekim 27, 2010 00:00
Bahçeli, Başbakan Tayyip Erdoğan’ın “Başını örtmeyen hanım kardeşim, kalkıp başı örtülü olan için ‘Senin için bu mücadeleyi vereceğim’ diyemiyor” sözlerini, “kendini bilmezlik” olarak tanımladı. Bahçeli, “Başı açıkları suçlamaktan vazgeçmek hayrına olacaktır. Türk kadını en güzel cevabı mutlaka verecektir” dedi. Bahçeli, dün partisinin grup toplantısında yaptığı konuşmada özetle şunları söyledi:
Çukurun derinliği ibret
- “CHP, başörtüsü konusunda samimiyete sahip değildir. Hiçbir değerli fikir beyan ettiğine şahit olunmamıştır. Çarşaf giymiş hanımefendilere parti rozeti takarak, samimiyet ve siyasi dürüstlük ispat edilemeyecektir. ‘Başörtüsü sorununu biz çözeriz’ diyerek atılmak ve arkasından bu meselenin akıbetini, mesela, seçim barajının düşürülmesine ya da YÖK meselesine bağlama, sorunu çözmemek için oluşturulan Şark kurnazlığından başka bir anlam ifade etmeyecektir. Bu sorununu, pazarlık malzemesi yapmak ana muhalefet partisinin düştüğü çukurun derinliğini göstermesi bakımından ibretliktir.
- Başörtüsü sorununun odaklandığı alan üniversitelerdir. İlköğretim çağındaki çocukların okula başörtüsüyle girmeye çalışmaları, çözüme yönelik umutları zedeleyecektir. Bu tip provokasyon niteliğindeki girişimlerin önlenmesi hükümetin işidir. Hükümet, başörtüsü serbestisinin üniversitelerle sınırlı kalacağını kamuoyuna taahhüt etmezse, toplumsal tansiyon yükselecektir.
Başsavcının sözleri yanlış
- Başörtüsü sorununun çözümüne yönelik girişimlerin laikliğe aykırı olduğunu iddia etmek, ölçüsü kaçmış ve insafla bağdaşmayan bir yaklaşımdır. Bu itibarla Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’nın açıklamasını kabul etmemiz mümkün değildir. Erdoğan’ın başı açık hanımefendileri zan altında bırakan sözlerini tam bir kendini bilmezlik olarak görüyorum. Bu seviyesiz değerlendirme sahibinin, bu ülkede Başbakanlık makamını işgal ediyor olması büyük talihsizlik. Bu mesele yeter ki çözülsün, kimin hanesine ne yazılacağı ve ne çıkar sağlayacağı bizim konumuz ve merakımız değildir. AKP’yi adım atmaya davet ediyoruz.
PKK ile görüşmeleri anlat
- Milletimize verilen yardımlar söz konusu olduğunda her şeyi ‘AKP yaptı’ olacak, ancak sıra PKK’yla müzakereye gelince top devlete atılacak. AKP ile PKK arasındaki müzakereye dikkat çekerken, Başbakan bunu reddetmiş ve bu iddiayı şerefsizlikle suçlamıştı. Başbakan bize şerefi ve haysiyeti öğretecek kadar sicili ve niyeti berrak biri değildir ve kötü sözlerini aynısıyla kabullenmek durumundadır. Yüreğin yetiyorsa, cesaretin varsa buna da sahip çıkarsın ve mertçe ortaya atılarak PKK’yla yapılan görüşmeleri milletimize anlatırsın.”
Çukurun derinliği ibret
- “CHP, başörtüsü konusunda samimiyete sahip değildir. Hiçbir değerli fikir beyan ettiğine şahit olunmamıştır. Çarşaf giymiş hanımefendilere parti rozeti takarak, samimiyet ve siyasi dürüstlük ispat edilemeyecektir. ‘Başörtüsü sorununu biz çözeriz’ diyerek atılmak ve arkasından bu meselenin akıbetini, mesela, seçim barajının düşürülmesine ya da YÖK meselesine bağlama, sorunu çözmemek için oluşturulan Şark kurnazlığından başka bir anlam ifade etmeyecektir. Bu sorununu, pazarlık malzemesi yapmak ana muhalefet partisinin düştüğü çukurun derinliğini göstermesi bakımından ibretliktir.
- Başörtüsü sorununun odaklandığı alan üniversitelerdir. İlköğretim çağındaki çocukların okula başörtüsüyle girmeye çalışmaları, çözüme yönelik umutları zedeleyecektir. Bu tip provokasyon niteliğindeki girişimlerin önlenmesi hükümetin işidir. Hükümet, başörtüsü serbestisinin üniversitelerle sınırlı kalacağını kamuoyuna taahhüt etmezse, toplumsal tansiyon yükselecektir.
Başsavcının sözleri yanlış
- Başörtüsü sorununun çözümüne yönelik girişimlerin laikliğe aykırı olduğunu iddia etmek, ölçüsü kaçmış ve insafla bağdaşmayan bir yaklaşımdır. Bu itibarla Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’nın açıklamasını kabul etmemiz mümkün değildir. Erdoğan’ın başı açık hanımefendileri zan altında bırakan sözlerini tam bir kendini bilmezlik olarak görüyorum. Bu seviyesiz değerlendirme sahibinin, bu ülkede Başbakanlık makamını işgal ediyor olması büyük talihsizlik. Bu mesele yeter ki çözülsün, kimin hanesine ne yazılacağı ve ne çıkar sağlayacağı bizim konumuz ve merakımız değildir. AKP’yi adım atmaya davet ediyoruz.
PKK ile görüşmeleri anlat
- Milletimize verilen yardımlar söz konusu olduğunda her şeyi ‘AKP yaptı’ olacak, ancak sıra PKK’yla müzakereye gelince top devlete atılacak. AKP ile PKK arasındaki müzakereye dikkat çekerken, Başbakan bunu reddetmiş ve bu iddiayı şerefsizlikle suçlamıştı. Başbakan bize şerefi ve haysiyeti öğretecek kadar sicili ve niyeti berrak biri değildir ve kötü sözlerini aynısıyla kabullenmek durumundadır. Yüreğin yetiyorsa, cesaretin varsa buna da sahip çıkarsın ve mertçe ortaya atılarak PKK’yla yapılan görüşmeleri milletimize anlatırsın.”